Mutluluğun kaynağı: Hayallerimiz

Mutluluğun kaynağı: Hayallerimiz

İnsan, hayalleri sayesinde zamanı ve mekanın kalın duvarlarını aşarak özgürleşebilir. Gün olur kendini dağ başında küçük bir kulübede, insanlardan uzak bir ada da, gizemli ve bir o kadar da heyecanını artıran ortamlar da hayal ederken bazen de evinin bir odasında, ya da balkonunda ki küçük, rengi güneşten solmuş belki de yer yer boyası hafifçe kabarmış

VAHİT GÖZ 15 Şubat 2021 RENKKÖRÜ DÜŞÜNCE

İnsan, hayalleri sayesinde zamanı ve mekanın kalın duvarlarını aşarak özgürleşebilir. Gün olur kendini dağ başında küçük bir kulübede, insanlardan uzak bir ada da, gizemli ve bir o kadar da heyecanını artıran ortamlar da hayal ederken bazen de evinin bir odasında, ya da balkonunda ki küçük, rengi güneşten solmuş belki de yer yer boyası hafifçe kabarmış masasının bir ucunda oturup kitap okurken hayal edebilir.

Dedim ya hayallerde geçmiş ve gelecek, gece ve gündüz, acı ve tatlı herşey karışabilir. Bir arkadaşın yanında hissedilen o güzel günler, bir çay sohbetinde yaşanılan anılar hayal olur zihnin ekranından perdeye yansır ve devam eder kendini izletmeye.

Hayaller esasında kuyu gibidir. Derinlikleri, genişliği farklı farklı olduğu gibi suyunun tadı, kokusu,soğuk yada sıcaklığı da farklıdır. Herkesin hayali kendisine özeldir, güzel ve özgüdür. Ben insanı insan yapan şeylerin başında hayallerin geldiğine inanırım.

Geçmişi, şimdisi, geleceği hayalleri ile güzelleşir, anlam kazanır, yolunu bulur. Çoğu kez de hayaller insana yol buldurur. Yoksa insan nedir ki? Görüntüsüne mi ya da aklına, davranışlarına mı insan diyeceğiz. Bence insanın tanımında mutlaka onu ”hayalleri olan varlık’’ diye ifade etmek gerekir. Bir düşünün!… Hayallerimiz hiç yok.. Geçmiş ve gelecek diye bir şey yok. Sizce bu nasıl bir şey olurdu?.Hayallerin eksikliği, özlemi, acıyı, sevgiyi, kavuşmayı, sıla hasretini kısacası insanın beş duyusunun ulaşamadığı şeyleri yok saymak değil midir?

Bir yerde izlemiştim, sokakta kağıt toplayıp geçimini sağlamaya çalışan hayatta kalmaya çalışan gence soruyor biri; gelecek ile ilgili hayallerin nedir diye? Gencin verdiği cevap insanın kanını donduruyor adeta: Hiç bir hayalim yok!.. Bu fotoğraftaki genç ne kadar yaşıyordur, bu hayatın ne farkındadır acaba?

Ah bu hayaller… Kimine acı çektirirken kiminine de güç kaynağı olurlar. Yaşamın gayesi olurlar.

Hayal kurmak hem çok ucuz hem de özel bir ofis tutmadan, kira ödemeden, hiç masraf etmeden elde edilen bir şeydir. Kendinizi sınırlar ötesi seyehatlerde pasaportsuz gezintiye çıkarabilir, izin almadan her türlü yere girebilir, dünyanın sınırlarını aşıp atmosferin dışındaki dünyalara uzay mekiği kullanmadan seyahat edebilirsiniz.

Hayal kurmanın keyfini hayal kurmayı bilenler ancak anlar. Hayal kurmak bir yönüyle o kadar da kolay değildir aslında. Yani her insanın hayal kurduğunu, hayallerinde mutlu olduğunu düşünmeniz sizi yanıltabilir. İnsanlar hiç hayal kurmazlar demiyorum. Ancak hayallerin kalitesi, kişiye motivasyonu, hayata tutunması için sağlam kökler oluşturmasını, engellere takılmamayı aşabilecek hayalleri herkes kuramaz diyorum
aslında…

Ben hayallerin gücüne inanıyorum. Hayalleri güçlü insanların ayakta kaldıklarına, kolay kolay yıkılmadıklarına ve aynı şekilde hayalleri güçlü insanların hayatta başarılı olduklarına inanıyorum. Düşünün!.. bir yerde tutsaksınız veya savaş ortamındasınız. Sizi normal şartların iyilişmesi dışında sadece hayalleriniz bu olumsuz ortamdan çıkarıp özgürleştirebilir. Ya da korkunç bir hastalığa yakalandınız.

İlaçların etkisi, teknik destek gibi şeylerin yanında hayallerinizin gücü, derinliği oranında bu girdaptan kurtulabilirsiniz. Sonuç, ölüm de olabilir ama hayalleriniz sizi son anınıza kadar hayata tutunmaya ve ölüm sonrası duruma inancınıza göre yeni yaşama da hazırlar.

Filibeli Ahmet Hilmi’nin bu konuyla ilgili uzun yıllar önce okuduğum kendi dünyamızın klasiklerinden ”A’mak-ı Hayal’’ adlı eseri aklıma geldi. Dünyanın katmanlarını aşıp, gezegenleri, samanyolunu ücretsiz gezdiğimi hatırladım. Aslında konu kitaplara kaymışken her insanın kitap dostları ile aynı mutluluğu, seyahatleri yapacağına inanıyorum.

Yeter ki insanın kendisini yakın hissettiği, duygularını paylaştığı, dertleştiği dostları içine kitapları da dahil etmesine bağlıdır. Bugünler tam da kitap okunacak zamanlar desem çok klişe bir ifade olarak bakabilirsiniz. Ama aslında aynı şeyi yarınlar içinde söylerdim. Yarınlar da dün’ler gibi çok kitap okunması gereken günler…

Tekrar hayallerimize dönersek, bizi hayallere yönlendiren şeylerin başında albümler gelir belki de. Daha sonra yıllardır göremediğimiz bir arkadaşımızı hatırlamak veya onunla karşılaşmak. Ya da izlediğimiz filmde ki bir kare, okunan kitabın bir cümlesi, içilen kahvenin yada yenilen bir yemeğin tadının ve görüntüsünün çağrışımları…

Hayallerimizin güzelliği bizi farklı kılar. Hayallerimizi güzelleştiren bakış ve duyuşlara sahip derinliğe erişebilmek ise tamamen kendi gayretlerimizle orantılıdır.

Hayallerimizde derinleşip, hayata geçirebilme dilekleriyle…
Uzman Psikolojik Danışman

ÖNE ÇIKANLAR