Bayram çocuklarla şenlensin

Çocuklar için neşenin, eğlencenin ve sevginin doruğa çıktığı günlerdir bayramlar… Çocuklar, bayram coşkusunun izlerini bütün bir sene hisseder, hatta gelecek yıllara da taşırlar. Bundan dolayı insan çocukluğunda yaşadığı “Eski bayramları” hiç unutmaz. Bayramı, çocukların bir nebze de olsun hadiselerin boğucu atmosferinde bir nefes alabileceği, dış dünyaya açılabileceği ve geleceklerine umutla bakabileceği bir kapı görmeli ve

MEHMET TOY 19 Haziran 2017

Çocuklar için neşenin, eğlencenin ve sevginin doruğa çıktığı günlerdir bayramlar…

Çocuklar, bayram coşkusunun izlerini bütün bir sene hisseder, hatta gelecek yıllara da taşırlar. Bundan dolayı insan çocukluğunda yaşadığı “Eski bayramları” hiç unutmaz.

Bayramı, çocukların bir nebze de olsun hadiselerin boğucu atmosferinde bir nefes alabileceği, dış dünyaya açılabileceği ve geleceklerine umutla bakabileceği bir kapı görmeli ve bu manevi iklimi onlara dolu dolu yaşatmalıyız.  Bayramı çocuklara dolu dolu yaşatmak için de anne babalara büyük görevler düşmektedir. Bu görevleri sıralayacak olursak:

Çocuklar, bayramın heyecanını aylar öncesinden beklemeye, hayal dünyalarında yaşamaya ve yaşatmaya çalışırlar, kendilerini bayramın büyülü ikliminde hayal ederler.

Tabi, anne baba olarak bizler bayramın heyecanını yaşayabiliyor, mahiyetini hakkıyla anlatabiliyorsak! Bayrama yaklaşırken, bayramın özü anlamı, faydaları ve hususiyetlerini ihmal etmeden, çocuğa önceden anlatmalıyız. Bu yaklaşım, çocuğa, bayramı bilerek şuurlu bir şekilde yaşama imkânı tanıyacaktır.

Anne baba olarak bayrama hazırlık için yapacağınız temizliği, öncelikle kendinizden başlayarak, manevi kirlerden arınmaya çalışın.

Sonra evinizi baştan sona gözden geçirerek, ailecek evde iyi bir temizlik yapın ve evi güzel kokularla kokulandırarak manevi havaya büründürün. Yine, evi çocukla birlikte bayramın mahiyetine uygun olarak süsleyin.

Çocuk, normal zamanlardan farklı olarak evde bir değişiklik olduğunu görsün. Sonra, bu değişikliğin neden dolayı yapıldığını sorduğunda çocuğa, “Bayram bizim için çok önemli; nasıl ki Hıristiyanlar kendi bayramlarında bu işi yapıyorlar, biz de kendi bayramlarımızda bu hazırlıkları fazlasıyla yapmalıyız.” diyerek onu aşağılık kompleksinden kurtarın.

Bayramda üzerine giymek için çocuğun elbiselerini yıkayıp ütüleyin ve ütülediğiniz elbiseleri günler öncesinden hazırlayın.

Eğer yeni elbise alacaksanız bayramdan önce bu alışverişi yapın. Elbise alma işini çocuğunuzla beraber yapın. Böylelikle bayramın özel bir gün olduğunu anlamış olsun.

Arife günü de dâhil olmak üzere, çocuğunuza beş adet zarf hazırlayın. Zarfların içerisine her güne bir bayram mesajıyla beraber hediyeler koyun.

Çocuğunuz her gün o zarfları merakla açsın; hem zarfların içerisindeki bayramla alakalı mesajları öğrensin, hem de hediyelere kavuşsun.

Hediyeleşmek sünnettir. Bu sünneti işlemenin en güzel zaman dilimlerinden biri de bayramlardır. Çocuğa bayramların hediyeleşmek için bir fırsat olduğunu ve bu fırsatı iyi değerlendirmek gerektiğini söyleyin.

Bunun için de bayramda, aile fertleri olarak birbirinize hediyeler takdim etmek için önceden hediyeler alın.

Size el öpmeye gelen çocuklara, bir hediye takdim etme düşüncesi içerisinde olun ve bu hususta çocuğunuza da arkadaşları için hediyeler hazırlaması gerektiğini söyleyin. Gerekirse bu konuda çocuğunuza yardımcı olun.

Yine çocuğunuza arkadaşlarını bizzat ziyaret ederek veya o imkân yoksa telefon ederek ya da email, tebrik vs. kartı göndererek bayramını kutlamasını söyleyin. Bu konuda hassas olmasını ondan isteyin. İsteyin ki, çocuğunuz küçükken kazandığı bu hasleti, hayatının her döneminde yerine getirmeye çalışsın.

Bayram günlerinde hayatın zorlukları, kısa süreli de olsa yakamızı bırakır. Bu günlerde etrafımızdaki insanlara karşı daha hoşgörülü, daha nazik, daha güler yüzlü olmaya çalışalım.

Özellikle çocuğumuza, diğer zamanlarda yaptığı yaramazlıklar karşısında takındığımız sert tutum ve davranışlarımızı, bu günlerde yumuşatalım ve anlayışlı davranarak onları kırmayalım. Bayramın verdiği şevk ve heyecanı, bayramdan sonra da yaşayalım; sevgi, saygı ve hoşgörü anlayışımızı, sürekli hale getirelim.

Bayram; akraba, dost, komşu gibi yakın çevrenin ziyaret edilmesi için önemli bir fırsattır.

Çocuğunuza, başta dede ve nineleri olmak üzere büyüklerini ziyaret edip onların ellerini öpmelerini ve hayır dualarını almalarını söyleyin. Tabi, hocalarını da ihmal ettirmeyin!

Yapacağınız bu ziyaretleri, yer yer beraber yapın. Yine, çocuğunuza arkadaşlarını da ziyaret etmesi gerektiğini, varsa kırgın olduğu arkadaşları, bayramı bir fırsat bilip onlarla barışması gerektiğini söyleyin.

Son zamanlarda bayram denilince her nedense akla tatil gelmeye başladı. Hâlbuki bayram, anladığımız manada bir tatil demek değildir. Bayram eş, dost ve akrabalarla beraber olup sevinç ve mutluluğun paylaşıldığı günlerdir.

Bu günlerde sıla-i rahim yapmak; yani akrabaları ziyaret ederek, yardıma muhtaçlarsa yardım etmek, hasta iseler teselli vermek, ölmüşlerse yakınlarına taziyede bulunmak, üzüntülü iseler üzüntülerine ortak olmak gerekir.

Yeni yetişen nesiller, bazen uzaklarda olmaları münasebetiyle dede, nine, amca, teyze, dayı, hala sevgisi ve ilgisi görmeden yetişiyorlar.

Hâlbuki dinimiz akraba ilişkilerinin sıkı tutulması ve kesinlikle ihmal edilmemesi üzerinde durmaktadır. Hadis-i Şeriflerin ifadesine göre sıla-i rahim ömrü uzatır, mala bereket verir, akrabalar arasında sevgi bağlarını güçlendirir, fertleri bencillik ve yalnızlıktan korur, Allah’ın rızasını elde etmeyi ve O’nun rahmetinin tecellisine mazhar olmayı sağlar.

Bu yüzden anne-babalar; bahsi geçen bu kutsal değerleri çocuğa aktarıp, bu değerlerin çocuğun yaşamına aksetmesi için bayramı bir fırsat bilin!