2200 yıldır ayakta: Çin Seddi’nin ‘canlı derisi’ olduğu ortaya çıktı

2200 yıldır ayakta: Çin Seddi’nin ‘canlı derisi’ olduğu ortaya çıktı

İmparatorluklarını dış dünyadan korumak için inşa edilen Çin Seddi, M.Ö.221'den itibaren güncelliğini koruyarak günümüze kadar gelen bir yapı. Peki bu yapının doğal çürümeye karşı bir bağışıklığı var mı, erozyon gibi doğal afetlerden kendisini nasıl koruyor? İşte, Çin Seddi'nin bu kadar yıl nasıl ayakta kaldığına dair detaylar...

PANORAMA-NEWS 22 Aralık 2023 DÜNYA

Çin’in kuzey sınırı boyunca uzanan ve yaklaşık 21 bin kilometre uzunluğunda olan savunma hattı, 2200 yıldan fazla bir süredir varlığını sürdürüyor. Uzaydan görülüyor olması bir efsane olsa da Dünya üzerindeki en etkileyici yapılardan birisi olan bu anıtsal miras bile erozyon gibi doğal afetlerle karşı karşıyadır. İşte, araştırmalara göre Çin Seddi’nin yapısına ve nasıl korunduğuna dair açıklamalar…

Çin Seddi’nin en bilinen bölümleri taştan yapıldı ancak geniş kısımlarında kireç, kum ve kil gibi organik malzemelerin kullanıldığı döşeme toprak adlı sıkıştırılmış bir toprak kullanıldı. Bu kısımlar, yosun ve likenlerden oluşan bir biyokabuk tabakası ile kaplıdır.

Biyokabuk veya biyolojik toprak kabuğu; toprak yüzeyinde ince, yapışkan bir tabaka oluşturan siyanobakteriler, likenler, yosunlar gibi canlı organizmaların karışımıdır. Bu tabakaya ”yaşayan deri” de denilir ve Çin Seddi’ni koruduğu düşünülür.

Biyokabuk, Çin Seddi’ni çevreleyerek; rüzgar, yağmur ve diğer çevresel etmenlere karşı koruyucu bir tabaka oluşturuyor. Ayrıca, yapıya zarar veren erozyon etkilerini de azaltarak dayanıklılığı ve bütünlüğü koruyor.

Çin Seddi’nin sağlamlığını ve bütünlüğünü test eden araştırmacılar, inşa edilen sekiz farklı bölümden örnekler toplarken bu tabakayı keşfetti.

Bilim Gelişmeleri dergisinde yayımlanan bir çalışmaya göre, bu tip döşeme toprak yapıların; rüzgar erozyonu, yağış aşındırması, tuzlanma ve donma-çözülme döngüleri gibi etkenlere karşı oldukça savunmasız olduğu belirtiliyor.

Ancak diğer araştırmalara göre, bu toprağın dışında oluşan biyokabuk yapısı, erozyonu önlemeye yardımcı olabiliyor. Yani, tabakanın içerisindeki siyanobakteriler ve yosun ile liken sıkıca birbirine bağlanarak yapıyı güçlendiriyor. Ayrıca, bu çimento işlevi gören maddeler güçlü bir mekanik dayanıklılıkla dış erozyona karşı korumayı sağlıyor.

Biyokabukların bileşimi, iklim koşullarına bağlı olarak farklılık gösterebilir. Kurak iklimlerde siyanobakteriyel biyokabuklar hakimken yosun biyokabukları yarı kurak iklimlerde gelişir.

Yani, biyokabukların koruyucu işlevleri Çin Seddi’nin her yerinde aynı işlemiyor. Bu sebeple yapıyı güçlendirmek adına tüm kısımlarına eklenmek istendiğinde miras alanının estetik değerini etkileyebilir. Orijinalliği bozulmasın istendiğinden bu durum, şu anda başvurulmayan bir yöntemdir.