Avrupa’nın çöplüğü neresi?

Yaşı elliye merdiven dayamış olanlar hatırlayacaktır. Eskiden her şehrin bir çöplüğü olurdu. Çöpçüler, kuşlar ve üç beş kuruş kazanma umuduyla çöpleri eşeleyen garibanların dışında kimsenin yolunu bilmediği bu çöplüklerden kara bir duman yükselirdi hep. Şimdi her şehrin bir çöp toplama merkezi, çoğu ülkenin de çöp yakma/işleme tesisi var. Plastik, metal, kâğıt, cam, meyve kabuğu, aklınıza

PANORAMA - NEWS 30 Nisan 2019 BRÜKSEL ROTASI

Yaşı elliye merdiven dayamış olanlar hatırlayacaktır. Eskiden her şehrin bir çöplüğü olurdu. Çöpçüler, kuşlar ve üç beş kuruş kazanma umuduyla çöpleri eşeleyen garibanların dışında kimsenin yolunu bilmediği bu çöplüklerden kara bir duman yükselirdi hep. Şimdi her şehrin bir çöp toplama merkezi, çoğu ülkenin de çöp yakma/işleme tesisi var.

Plastik, metal, kâğıt, cam, meyve kabuğu, aklınıza ne gelirse. Artık çöplerimizi özenle ayırıp, ayrı torba veya konteynerlere dolduruyoruz. Belediye hizmetleri yanlış yapanı affetmiyor. Hatta çoğu AB ülkesinde göçmene çöp ayrıştırma ve atma kursu da veriliyor.

Dünyanın birçok yerinde hâlâ parasız, ama Avrupa’da çöp atmak da pahalı iş. Şikâyetimiz var mı? Hayır. Tersine memleketlerimize gittiğimizde övüne övüne anlatıyoruz Avrupa’daki çöpümüzün hikayesini.

Ama özene bezene ayrıştırdığımız bu çöplere ne oluyor, bunlar nereye gidiyor?  Gelin sorunun cevabını en yetkili ağızdan alalım: AB Parlamentosu 19 Aralık 2018 tarihli raporunda AB dahilinde geri dönüşüm amacıyla toplanan çöplerin yarısının AB dışındaki ülkelere ihraç edildiğini belirtiyor.

Peki AB çöpünü kendi işlemek yerine neden başkasına gönderiyor? Yanıt bir hayli ilginç: Yetersiz kapasite, teknoloji ve finansal kaynaklar. Kısacası araçları sürücüsüz sevk edecek, en kaliteli otomobilleri üretecek, uzaya uydu gönderecek beceriye velhasılıkelam teknolojinin hasına sahip olan AB ülkeleri plastik işleyecek yeterli teknolojiye ve paraya sahip değil.

Birkaç yıl öncesine kadar Çin Avrupa’nın çöpünü alıyormuş, ama onlar da uyanmış artık. Almak bir yana sonunda yasaklamışlar Avrupa’dan çöp getirme işini. Peki şimdi nereye gidiyor bizim çöpler?

Tayland, Malezya, Vietnam gibi ülkeler hâlâ G7 ülkelerinden para kazanırız umuduyla çöp alıyor. Merak eden internetteki resimlere baksın. Dağ gibi yığılmış plastik çöplerin insanların suyunu, çevresini, köyünü ne hale getirdiğini görsün.

Plastik dediğimiz malzeme adeta insanlığın baş belası. Plastiği hem üretirken hem de yok ederken göz bebeğimiz gezegenin anası ağlıyor. Öyle ki sadece plastik üretimi veya yakılması esnasında atmosfere salınan CO2 miktarı yıllık 400 milyon ton. Denizlere atılan plastiğin nasıl bir felakete sebep olduğunu bilmeyen yok.

AB’nin plastik sorununu biraz olsun çözmek için bir dizi adım attığını biliyorsunuz. Takdire şayan işler, kabul ediyoruz. Ancak öyle ya da böyle AB dahilinde üretilen plastik çöpün bir kısmını enerjiye dönüştürüp geri kalanını yoksul ülkelere göndermek çok tutarlı değil.

Bu tutarsızlığa karşı sonunda Almanya’dan haklı bir ses yükseldi.  SPD’li Çevre Bakanı Svenja Schulze, aşırı şekilde kirlenmiş ve geri dönüşüm imkânı bulunmayan çöplerin başka ülkelere ihracına engel olma amacında.

Girişim yeni değil, Norveç yıllardır böylesi çöplerin OECD dışındaki ülkelere gönderilmesine karşı çıkıyor. Şimdi Almanya gibi güçlü bir aktör de devreye girdi.Geç ama yerinde ve hakkaniyetli bir girişim. Umarım lafta kalmaz, gerisi gelir.