Neyi nasıl ve ne zaman yiyip içmeli?

Acıkmadan yememek Normal bir sindirim sistemi içine aldığı gıdaları sindirmeden, üzerine yeni bir yiyecek alınırsa işlemler karışır ve zorlaşır. Yemeğin üstüne başka bir yemek yollamak, bu yüzden hastalık sebebidir denilmiştir. Ağızdan geçen gıdanın midede kalış süresi 3-4 saat kadardır. Fakat bu süre sadece mideye ait birinci aşamadaki süredir. İnce bağırsağın üç bölgesinde asıl parçalanmanın bitmesi

PANORAMA - NEWS 08 Ekim 2018 YORUM

Acıkmadan yememek

Normal bir sindirim sistemi içine aldığı gıdaları sindirmeden, üzerine yeni bir yiyecek alınırsa işlemler karışır ve zorlaşır. Yemeğin üstüne başka bir yemek yollamak, bu yüzden hastalık sebebidir denilmiştir.

Ağızdan geçen gıdanın midede kalış süresi 3-4 saat kadardır. Fakat bu süre sadece mideye ait birinci aşamadaki süredir. İnce bağırsağın üç bölgesinde asıl parçalanmanın bitmesi ve emilim süreçlerinden sonra kalın bağırsakta suyun geri emilip dışkının katılaştırılmasıyla beraber bu süreç 10 saate kadar uzayabilir.

Midedeki birinci fasıl bitmeden yeniden bir şey yemek midenin salgı yapma ve çalkalanma seyrini bozar. Önceki yemeğin de kimyasını karıştırarak midede yanma, ekşime, gaz ve şişkinliğe sebep olur. En doğrusu gıda maddeleri ince bağırsağın son bölgesinde kandan hücrelere geçtikten sonra ikinci bir yemek yenebilir. Dolayısıyla günde iki defa yemek insan için yeterlidir.

O halde en önemli sağlık kuralı ve bütün hastalıklara deva olan yegâne ilaç iyice acıkmadan yememektir.

Yeme ve içmeye dikkat edilmeli

Et, yumurta, nohut, mercimek ve fasulye ile peynir gibi proteinli yiyeceklerin midede asit ve pepsin enzimiyle birinci parçalanma işlemi uzun sürer. Daha sonra da aminoasitlerine kadar kademe kademe parçalanması süre alır. Mono ve disakkarit şekerlerden ibaret (tatlılar ve meyveler) gıdalar ise midede fazla kalmadan bağırsağa geçer.

Su ise oturarak içmek şartıyla içinde mikroplar varsa midede dezenfekte edilir ve vücut ısısına ulaştıktan sonra, doğrudan bağırsağa geçer. Bu durumda suyu ya yemekten önce veya çok sonra içmelidir.

Önce içilirse sindirim enzimleri henüz salgılanmadığı için bir zarar vermeden bağırsağa geçer ve yolları yıkamış olur. Çünkü sindirim enzimleri ancak yemeği gördüğümüzde ve açlık hissi zirve yaptığında salınmaya başlar. Tam yemek sırasında su içersek sindirim enzimlerini zayıflatmış ve tesirini azaltmış oluruz. Ayrıca yemekte su içen, yemeği iyi çiğneyemeyeceğinden, gerektiği kadar çiğnenmemiş yemek mideye, bağırsağa ve dalağa ağır zarar verir.

Yemekten hemen sonra içilen su bağırsağa geçemez, midenin genişlemesine, mide asidinin sulanıp zayıflamasına, hazmın uzamasına, zorlaşmasına ve bozulmasına sebep olur. Yemek yendikten 1,5-3 saat sonra su içmek daha uygundur.

Zaten 1,5-3 saat sonra midedeki sindirim işlemi sona doğru yaklaşınca yani yemek bağırsaklarda parçalanmaya ve emilime hazır hale gelince insanın su istemesi normaldir, su içmek için en doğru zaman yemekten sonrasıdır. Kur’an-ı Kerim’in Araf Suresi’nin 31. ayetinde: “…yiyin-için, fakat israf etmeyin …” şeklinde ifade edilen beyanda önce “yiyin” emrinin ve daha sonra ise içme fiilinin zikredilmesinin bir hikmeti, suyun yemekten sonra içilmesine işaret olabilir.

Diğer önemli bir husus tok karına asla meyve yenmemesidir. Yemekten sonra kanımızda glikoz konsantrasyonu artmış durumdayken üzerine früktoz (meyve şekeri) yüklü tatlı meyveleri yemek, karaciğerin işini bitirmek demektir. Yemekten sonra yenen meyveler karaciğerde tıpkı alkol içilmiş gibi muamele görür ve karaciğeri çok yorar, yağlanmasına ve hatta siroza sebep olur. Bu durumda birlikte yememek şartıyla, ya meyve veya tatlı (sadece birisi) istenirse salata da olabilir, yemekten önce yenmelidir. Bunlar midede işlem görmeyeceği için bağırsağa çabuk geçerler.

Daha sonra asıl yemek yenilir. Kur’an-ı Kerim’de bu tertibe işaret eden Vakıa Suresi’nin 20 ve 21 âyetlerinde cennet nimetlerinden bahsedilirken “beğendikleri meyveleri ve arzu ettikleri kuş etlerini dolaştırırlar” beyanında et meyveden sonra takdim edilmiştir. Benzer şekilde Bakara Suresi 57. Âyette de “Size kudret helvası ve bıldırcın indirdik” derken burada da helva yani tatlı (karbonhidrat) bıldırcından yani proteinden önce zikredilmektedir.

Prof. Dr. Atıf Yorulmaz

ÖNE ÇIKANLAR