Bielefeld’de kremalı pasta ile telafi

Bielefeld’de kremalı pasta ile telafi

Christian Lindnere, Bielefeld'de bir kremalı pasta hediye ediliyor.

MERVE AKAL 14 Ocak 2025 YORUM

Kendisi, maliye bakanlığı görevinden alınması, çocuk bakımı, bürokrasi, Avrupa ve AfD üzerine konuşuyor.
“Sizi burada araba katedrali içinde karşılamaktan memnuniyet duyuyorum,” diyor Gregor vom Braucke, Bielefeld seçim bölgesi direkt adayı, ve açılış konuşmasına başlıyor. Açılış konuşmasını
Gregor vom Braucke ve Bielefeld FDP grup başkanı Jasmin Wahl-Schwentker birlikte yapıyor.

Her ikisi de hemfikir: Acil olarak bir ekonomik dönüşüm gerekli. Borç freni uygulanmalı. Kırmızı-Yeşil ittifakının iktidarı bırakması gerekiyor çünkü ekonomi ve otomobil trafiğine yeterince önem vermiyorlar. CDU ise kırmızı-yeşil ittifakın taleplerine çoğu zaman fazla uyum sağlıyor.

Bielefeld’de Lindner’e büyük alkış

Ardından FDP başkanı Christian Lindner salona geliyor. Partili arkadaşları tarafından bir kremalı pasta ile karşılanıyor. Lindner bu pastanın üzerinde “terapötik bir etkisi” olduğunu söylüyor. Çünkü
kendisi birkaç kuşak pastacı ustası ailesinden geliyor ve kremalı pastayı, tıraş köpüuğüyle yapılan pastalara tercih ediyor.

Christian Lindner uyarıyor: “Ama demokraside asla vahşetin, korkutmanın ya da şiddetin siyasî tartışmanın bir aracı olmasına izin verilmemeli. Eğer sol, FDP’ye – Ampul koalisyonuna rağmen – karşı çıkıyorsa, FDP hala merkezde bir parti.” Çok daha kötüsü, eğer zanaatkârlar ve KOBİ’ler FDP’ye karşı protesto yaparsa, bu daha çok can yakar, diyor.

Maliye Bakanlığı görevinden alınması

Christian Lindner, maliye bakanlığı görevinden alınması konusunda da konuşuyor. Kasım ayında Olaf Scholz tarafından bir ültimatomla karşılaşmış: Ya Olaf Scholz’un ekonomik politikasını
destekleyecek ya da borç frenine bağlı kalacak. Borç frenine bağlı kalmaya karar verdiği için Olaf Scholz tarafından maliye bakanlığı görevinden alınmış.

Lindner şöyle diyor: “Ben karar verdim, FDP karar verdi. Anayasayı çiğnemektense ve artan ekonomik krize karşı hareketsiz kalmaktansa, görevden alınmayı tercih ederiz.” Olaf Scholz’un ekonomik politikasını desteklemek, Lindner tarafından bir “boyun eğme” olarak tanımlanıyor. Böyle bir durumda kendilerinin ve FDP’nin sadece kendilerine olan saygılarını kaybetmekle kalmayıp, ülkeye de zarar vereceklerini belirtiyor.

Kış Seçim Kampanyası’nın Ardından Siyasî Bahar

Christian Lindner, demokraside vatandaşların karar vermesine olanak tanınmasının her zaman bir fırsat olduğunu söylüyor. Lindner’a göre, kış mevsiminde gerçekleşen seçim kampanyasından sonra bir “siyasî bahar” gelebilir. “Ülkenin ekonomik temelleri, sosyal politikalardan önce gelir,” diyor.

Lindner’den Anılar

Nisan 2024’te Washington’daki Uluslararası Para Fonu bahar toplantısına katıldığını anlatarak bir anı paylaşıyor. Bu toplantıda 190 ülkeden maliye bakanları ve merkez bankası başkanları bir araya  gelmişti. Berlin’den bir sahneyle başlayan sunum, küresel büyük zayıflık ve ekonomik krizi ele alıyordu. Lindner bu konuda şöyle diyor: “Daha önce, herkesin peşinden gittiği bir Alman modeli vardı.
Bugün ise küresel ekonomik büyük zayıflık için bir örnek olduk.“

Christian Lindner bunu şu şekilde değerlendiriyor: “Eskiden başkaların peşinden gitmek istediği Almanya modeli vardı. Bugün ise küresel büyük zayıflığın bir örneğiyiz.” Uluslararası Para
Fonu toplantısına bir sonraki katılımında, küresel büyük zayıflık yerine yapısal reformlara cesaretin bir örneği olarak katılma sözü verdi.

Korku ve Politika

Christian Lindner, mevcut siyasetin durumun ciddiyetini henüz fark etmediğini söylüyor. Sosyal politikanın ve ekolojik sorumluluğun temelinin, ülkenin ekonomik altyapısı olduğunu belirtiyor.
Öncelikle ekonomik temelin yeniden güçlendirilmesi gerektiğini ve bunun birinci öncelik olduğunu ifade ediyor. Ayrıca, insanların işleri konusunda endişeli olduğunu, otomotiv endüstrisinde iş kayıpları yaşandığını ve 2019’dan bu yana Almanya’da hiçbir ekonomik büyükme kaydedilmediğini, enflasyonun da bundan kaynaklandığını dile getiriyor.

Christian Lindner ve Almanya’nın Gerçeği

Christian Lindner, doğruları söylediğini çünkü artık kaybedecek bir şeyi olmadığını belirtiyor. Doğrular, Almanya’nın artık yeterince çalışmadığını, 4 günlük çalışma haftası, evden çalışma ve iş
yaşam dengesi gibi kavramların ekonomik büyükmeye engel olduğunu içeriyor. Lindner, dünya genelinde hiçbir toplumun daha az çalışarak yaşam standartlarını koruduğunun
gözlemlenmediğini dile getiriyor. Daha fazla çaba, girişimcilik riski alma isteği ve değişikliğe açıklık anahtar çözüm olmalıdır, diyor.

Eğitim Politikasında Zihniyet Değişikliği

Christian Lindner, performans değerlendirmesi olmayan Bundesjugendspiele’i reddediyor. Aynı şekilde, sayısal notların yerine stresi azaltan değerlendirme yöntemlerinden de yana olmadığını
belirtiyor. “Çünkü diktede 5’i kaldırdığınızda, 5 aldıktan sonra oturup çalışarak ve çabalarınızın sonucu olarak elde ettiğiniz 2’yi de otomatik olarak kaldırırsınız.”

Çocuk Bakımı

Christian Lindner, çocuk bakımının geliştirilmesinden yana olduğunu söylüyor. Bu sayede yarı zamanlı çalışmak zorunda kalan insanların, tercihen tam zamanlı çalışabileceğini belirtiyor. Fazla
mesai tekrar cazip hale gelmelidir, diyor. Bu nedenle, fazla mesai için ödenen ek üretlerin vergiden muaf tutulmasını öneriyor. Gelir Vergisi Tarifesi ve Dayanışma Vergisi (Solidaritätszuschlag)
Gelir vergisi tarifesi, brüt ve net gelir arasında çok büyük bir fark yaratıyor. Dayanışma vergisini, “ekonomik cezalandırma vergisi” olarak tanımlıyor çünkü bu, nitelikleri nedeniyle uygun olan veya
şirketlerindeki çalışanların sorumluluğunu üstlenen ya da özel yatırımların sorumluluğunu taşıyan insanlar tarafından ödeniyor.

Lindner Bürgergeld için ne dedi?

“Bürgergeld, koşulsuz temel gelir olarak yanlış anlaşılmamalı, bunun yerine dayanışmanın asla tek taraflı bir yol olmadığını hatırlatalım.” Lindner, maliye bakanı olarak vatandaşlık geliri reformunu önerdiğini hatırlatıyor. Şimdi SPD, vatandaşlık gelirinin toksik hale geldiğini fark etti çünkü vatandaşlık gelirinden yararlananlar, çalışan ailelerle aynı yaşam standardına sahip olmuştur.

Çalışma Teşvikleri

Christian Lindner, vatandaşlık gelirini daha az cazip hale getirmek için çalışma teşvikleri talep ediyor. Bu bağlamda, temel muafiyet miktarını 1.000 € artırmanın gerçekçi olduğunu düşünüyor,
çünkü daha az vatandaşlık geliri ile vergi gelirlerinden tasarruf edilecektir. Özellikle düşük gelirli çalışanların bundan fayda sağlayacağını belirtiyor.”Yılda yakında 1 trilyon Euro vergi geliri elde edeceğiz!” Devletin, Christian Lindner’in önerilerini gerçekleştirebilmek için yeterli kaynağa sahip olduğunu ancak bu kaynakları etkili kullanmadığını söylüyor. Lindner, “Yılda yakında 1 trilyon Euro vergi geliri elde edeceğiz!” diyor.

Bürokrasi Azaltılmalı, Teşvikler Yerine

SPD ve Yeşillerin önerdiği gibi teşvikler uygulamak yerine Christian Lindner şunları öneriyor: çalışma süreleri yasası Avrupa minimumuna indirilmeli, tedarik zinciri ve özen yükümüllülk
yasaları kaldırılmalı, sürdürülebilirlik raporlama zorunluluğu talep edilmemeli ve tüm dokümantasyon yükümüllll\u00flleri askıya alınmalı.
Dokümantasyon, Christian Lindner’in sözleriyle “okunduğunda” tekrar devreye sokulmalı. Bu, devletin daha esnek hale gelmesi için bürokrasiden kurtulma anlamına geliyor.

Lindner’in Seçim Öngörüsü

Christian Lindner, 23 Şubat 2025 seçimlerinde Friedrich Merz’in (CDU) başbakan olacağını tahmin ediyor. CDU’nun SPD ve Yeşillerle koalisyon kurma olasılığını “aynı politikayla bir başbakan
değişikliği” olarak nitelendiriyor. Ancak CDU ve FDP arasındaki bir koalisyonun “gerçek bir politika değişikliği” ve yön değişikliği olacağını belirtiyor. Ülkemizin sorunlarını çözecek siyah-sarı bir koalisyonun zamanının geldiğini ifade ediyor.

AfD’nin Tehlikesi Hafife Alınmamalı

FDP başkanı Christian Lindner, AfD’nin yarattığı tehlikenin hafife alınmaması gerektiğini söylüyor. Daha müzdarip seçmenlerin demokratik merkeze yeniden kazandırılabileceğini, eğer bu seçmenlere perspektifler sunulursa mümkün olduğunu ifade ediyor.

Hiçbir İnsan Kaybedilmemeli

“Bu çabaları sadece güç politikaları nedeniyle değil, aynı zamanda demokrasi politikaları nedeniyle de yapmalıyız,” diyor ve şunları ekliyor: “Liberal partiler, demokratik partiler, aşırı sağçı popülistler gibi konuşmamalı. Aşırı sağçı popülistler gibi olmamalıyız. Ancak demokratik partiler olarak her zaman insanlara popülistlere bir alternatif sunma görevimiz var. Demokrasi, gerekli sorunlara çözüm getirdiğini insanlara göstermeli. Demokrasi içinde hiçbir insan kaybedilmemeli.”

AfD Ülkemiz için Tehlikeli Bir Parti

AfD, önyargıları yaydığı ve yeniden göç fikrini savunduğu için ülkemizin liberalliğine karşıdır, diyor Lindner. Ayrıca, kontrollü göçten yana olduğunu belirtiyor. “Kimlerin kalıp kimlerin gitmesi
gerektiğine karar vermek bizim hakkımız,” diyor.

Bizim Görünümüz, Çeşitli ve Hoşgörülü Bir Toplumdur

“AfD’nin aksine bizim vizyonumuz, etnik-kültürel-dinsel olarak homojen bir halk değil; çeşitli, hoşgörülü bir toplumdur. Biz insanları grup aidiyetlerine, etnik kökenlerine, dinlerine veya kültürel
tercihlerini göz önüe alarak değil, sadece anayasa değerlerimizi paylaşıp paylaşmadıklarına bakarak değerlendiririz. Anayasamızın değerlerini paylaşan herkes bize hoşgelmiştir,” diyor Christian
Lindner.

Christian Lindner, Elon Musk ile Alice Weidel arasındaki görüşmeyi Alman demokrasisini

İstikrarsızlaştırma ve kaosa sürükleme eylemi olarak görüyor.  “Alman vatanseverliği söz konusu olduğunda, hiçbir vatansever AfD’yi desteklememelidir.”

AB’den Çıkış Ekonomik Açıdan Mantıklı Değil

AfD’nin talep ettiği gibi bir AB’den çıkış, ekonomik açıdan mantıklı değildir, diyor Lindner. Avrupa Birliği fikri, bir özgürlük alanı yaratmayı, ekonomik özgürlük kadar, eğitim ve seyahat özgürlüğünü de sağlamayı amaçlamaktadır.
Dünyadaki değişimler karşısında: Çin’in baskın olma isteği, Donald Trump’ın düzensiz politikaları ve Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısı göz önüne alındığında, Avrupa Birliği desteklenmeli ve
güçlendirilmelidir, diyor Lindner