Sağcı ve ırkçı-milliyetçi AfD, hızla yükselerek anketlere göre ikinci parti durumunda.
Geçen seçimlerde insanların umut bağlayarak iktidara getirdikleri sosyal demokratlar ve yeşiller, kendilerinden beklenenin tam tersini yaparak, savaşçı, Amerikan yanlısı politikalar ile ülkeyi yönetemez hale geldiler.
Pahalılık, işsizlik, yanlış mülteci politikası ile insanların umudu olmaktan çıktılar. Bu durum sağcı ve ırkçı-milliyetçi partilerin hızla yükselmesine yol açtı. AfD anketlere göre ikinci parti durumunda. O nedenle pazar günkü seçimler tarihi bir öneme sahip. Ancak bizim Türkiyeli göçmenler bunun pek bilincinde değil. Oysa 1,2 milyonluk oy potansiyeli ile çok önemli bir rol oynayabilir, büyük bir “sağa kaymayı” önleyebilirler. Artık kendileri için en azından “ikinci vatan olan” Almanya’nın demokratik, çoğulcu, sosyal devlet kalmasına katkıda bulunabilirler.
Bunu en iyi şekilde Bundestag’a girme şansı yüksek olan demokratik partilere oy vererek yapabilirler. Yapılan anketlere göre meclise girme şansı garanti görünen Partiler: Sosyal Demokrat Parti (SPD), Sol Parti (Die Linke) ve Yeşiller Partisi ( Bündnis 90 / Die Grünen).
Bundestag’a giren milletvekillerinin sayısı arttıkça aşırı sağcı ve ırkçı AfD’nin aldığı sandalye sayısı azalıyor. Böylece parlamentodaki etkileri de azalmış oluyor. Almanya’da demokrasinin güvence altına alınması, toplumsal barış için mutlaka stratejik oy kullanmak gerekiyor.
Ben yarım yüz yıldır yaşayan bir eğitimci ve yazar olarak oy kullanma hakkına sahip Alman vatandaşı tüm seçmenlerin, günlerdir sokaklarda demokrasi için gösteri yapan Alman dostlarımız gibi akıllarını kullanarak demokrasiden yana oy vereceklerine inanıyorum
