Almanya’da evlilik vaadi ile dolandırıcılık suçu nedir?

Geçen sene “Cezai ve Sınıraşan Örgütlü Suçlarla Mücadelede ABD ve Türkiye Arasında Adli Yardımlaşma Rehberi” isimli 765 sayfalık kitabım piyasaya çıktıktan sonra bu yıl ABD’de İngilizce olarak yayımlanacak 610 sayfalık “Turkey and The United States Between Extradition Law (Türkiye ve ABD Arasında Suçluların İadesi Hukuku)” ile Türkiye’de piyasa çıkacak olan sayfalık “Antikçağdan Günümüzde İnfaz Hukuku

AKGÜN BİLGİN 30 Ocak 2022 YORUM

Geçen sene “Cezai ve Sınıraşan Örgütlü Suçlarla Mücadelede ABD ve Türkiye Arasında Adli Yardımlaşma Rehberi” isimli 765 sayfalık kitabım piyasaya çıktıktan sonra bu yıl ABD’de İngilizce olarak yayımlanacak 610 sayfalık “Turkey and The United States Between Extradition Law (Türkiye ve ABD Arasında Suçluların İadesi Hukuku)” ile Türkiye’de piyasa çıkacak olan sayfalık “Antikçağdan Günümüzde İnfaz Hukuku Tarihi” isimli iki yeni kitap daha yazdım.

Aylardır araştırmalarıma ve kitaplarıma yoğunlaştığımdan dolayı uzun süredir köşe yazamıyorum. Ama artık köşe yazmaya devam etmek ve sizlerle yeniden buluşmak ümidiyle kocaman bir Merhaba!

İnternetten tanışıp aradığı aşkı bulanların mutlu sonla biten hikâyeleri kadar bazen günlük hayatımızda çevremizden romantik ilişki ile kurulan “Aşk Dolandırıcılığı” olarak da bilinen çevrimiçi flört mağdurlarının hikâyelerini de duymak mümkün. Bu hafta sizlere hem Türkiye’de hem de Almanya’daki Türk toplumunda çok sık rastlanılan ancak dile getirilmekten çekinilen, utanılan romantik ilişki veya evlilik vaadiyle yapılan uluslararası dolandırıcılık suçundan, yöntemlerinden ve tedbirlerinden bahsedeceğim. Çünkü tanıdığımız yeni insanlara dahi şüphe ile bakmamıza neden olan dolandırıcılık olayları hepimizin psikolojisini ciddi düzeyde etkilemektedir.

Konuya geçmeden önce özellikle belirtmek istediğim önemli bir husus var. Bilim, teknoloji, siyaset, politika, eğitim, spor, sanat, tıp, kültür ve medeniyet ne kadar ilerlerse ilerlesin bağnazlık, cehaletten veya umut tacirliğinden beslenen organizasyonların kendisine sığınak arayanları kullanması, sömürmesi ve dolandırması çok kolaydır.

Her şeyden önce insanoğlunun doğası gereği değişmeyen barınma, yiyecek, güvenlik ve güç istemcisi tarih boyunca bulunmakta, bu uğurda savaşlar çıkmakta ve bunlar günlük hayatımızda karşımıza iş, mal – mülk (çok para kazanma hırsı), evlilik (güvenli bir liman), gelecek kaygısı, güç, para ihtiyacı veya irade zayıflığı, zaaflar gibi umut tacirlerinin ve suç örgütlerinin tarih boyunca “insan doğası” alanlarını istismar ettiğini, beslendiğini, zemin bulduğunu unutmamak gerekir. Yani bunlar insan doğası dediğimiz “doğmatik” alanlar insanın insan oluşundan getirdiği haklardır ve bu düşünceler “doğa” (physei) ile “insan”ın koymuş olduğu (these) kurallar arasındaki karşıtlığın bize doğurduğu “doğal hukuk” ile “pozitif hukuk” biçimidir.

Bu karşıtlıkta, sanrılara dayanan insanın yaptığı hukukun ya da yasaların güçsüzlüğünü vurgulanır. İşte insanoğlu suçla mücadelede istediği kadar yasalar yaparsa yapsın, buna karşı suç örgütleri veya suçlularında taktik değiştirerek bazen cezasız kalmasının nedeni de burada saklıdır. Kanun koyucu ile kanunları çiğneyen her iki tarafın da düşünen bir canlı türü olan “insan” olmasıdır. Burada esas olan evrensellik yargı ilkesi gereği suçluların cezasız kalmamasıdır.

Gelelim asıl konumuza…

Türkiye’de yaşanan ekonomik nedenlerle birçok Türk erkeği evlilik yoluyla Almanya’ya yerleşmek istemekte ama genellikle pandemi sürecinde sosyal medyada çevrimiçi flörtün yaygınlaşmasıyla romantik ilişkilerle bu durumu istismar eden birçok Türk bulunmakta, ancak çoğunlukla hiç biri ceza almamaktadır. Almanya’ya göç etmek isteyen ve internette sahte hesaplar aracılığı ile tanıştığı kişilere hem gönlünü hem de hem parasını kaptıran binlerce Türkiye’li mağdur olduğu kadarda Türkiye’de gerçek evlilik yapıp hem gönlünü hem de parasını kaptıran gurbetçimizde bulunmaktadır.

İlk önce belirtmek isterim ki, evlenme vaadiyle kandırma yolu ile dolandırıcılık suçu kapsamında dolandırıcılar hep kurtarıcı rolüne bürünürler! Mağdurların duygusal boşluklarını kullanarak mal, mülk ve paralarını zimmetlerine geçirirler. Tüm bunları yaparken büyük bir sabırla yavaş yavaş ilerlemelerinin tek sebebi; güven telkin etmesidir. Güven duyan mağdur tüm sınır duvarlarını kaldırarak savunmasız kalmakta ve ne yazık ki dolandırıcı da bunu kullanmaktadır.

Evlilik vaadi ile dolandırıcılık suç tipinin işleniş şekli çok fazla olmakla birlikte, genellikle internet üzerinden işlenmektedir. Örnekleri arasında arkadaşlık siteleri ve evlilik siteleri en bilinenleridir. Hem kadınları hem de erkekleri hedef alan nitelikli dolandırıcılık suçudur. Kadınların yanı sıra erkeklere karşı da işlenen bir suç tipi olmasının en belirgin örneği, özellikle başka ülkelerdeki dolandırıcıların hedeflerinde yer almalarıdır. Kadın dolandırıcılar, genellikle kendilerini farklı tanıtıp, erkekleri de hem duygusal hem de maddi açıdan mağdur edebilmektedir.

Buna bir örnek vermek gerekirse, Amerika Birleşik Devletleri’nde en çok Türklerin yaşadığı New Jersey eyaletinin Burlington County’e bağlı Maple Shade şehrinde Martins Friday Inalegwu ve Steincy Mathieu isimli Nijerya’lı evli bir çiftin Ekim 2016 ile 13 Mayıs 2020 tarihleri arasında, aralarında New Jersey’de yaşayan çoğunluğu Türk kadınlarından oluşan 36 kişilik evlilik çetesi kurdu. Çete üyeleri sosyal medya sitelerinde oluşturdukları sahte kadın profilleriyle mağdurlarına Amerika’da gerçek evlilik yaparak Green Kart alma ve ABD vatandaşlığına geçme vaadleri verdiler ve paralar aldılar.

Özellikle Nijerya ve Türkiye’den Amerika’ya yerleşmek isteyen binlerce insanla yazıştıkları tespit edilen şebeke üyeleri e-posta ve telefon aracılığıyla romantik bir ilişki kuruyormuş gibi yaptılar. Mağdurlardan hayali acil ihtiyaçlar için kendilerine veya ortaklarına para göndermelerini istediler. Daha sonra New Jersey’de fiziken buluştukları 33’ten fazla kurbandan 6 milyon dolar dolandırdılar.

Devamı gelecek…