Almanya ekonomisinde Çin’in etkisi

Almanya ekonomisinde Çin’in etkisi

Pandemi ve Ukrayna Savaşı’na ek olarak Alman ekonomisine üçüncü darbe Çin'in yavaşlamasıyla geldi. Almanya’nın Çin’e ihracatı 2023’de azaldı.

SEDAT LAÇİNER 29 Aralık 2023 YORUM

Ayrıca, Çin’de faaliyet gösteren Alman firmaları da ciddi zorluklar yaşıyor. Çin ile Batı arasındaki gerilim artıyor ve ABD, Çin ile ticari ilişkileri zorlaştıran önlemler almaya devam ediyor. Almanya, Çin pazarı yerine başka pazarlar bulmak zorunda. Özetle, ABD önderliğindeki Batı dünyası Rusyta ve Çin ile sorunlar yaşadı, asıl faturayı Alman ekonomisi ödedi.

ALMAN EKONOMİSİNDE YAPISAL DEĞİŞİM ŞART

Dönemsel olayların etkisini bir yana bırakacak olur isek Almanya ekonomisini yeniden yapılandırmak zorunda, daha esnek hale getirmek zorunda. Alman ekonomisi ağırlıklı olarak imalat sanayi üzerinde duruyor. Bilişim sektörleri, robotik, sosyal medya ve benzeri yeni ekonomilerde Almanya’nın payı çok sınırlı. Almanların bir Amazon’u, bir Apple’ı, bir Google’ı yok. Daha önemlisi Almanya’nın iş ortamı diğer ülkeler ile kıyaslandığında firmaları zorluyor. Almanya’da yatırım yapmak her geçen gün zorlaşıyor. Diğer taraftan Portekiz, İtalya, Yunanistan ve İspanya eşit ölçekte bir ekonomik dönüşümü sessizce yaşanıyor. Bu ülkeler son 10 yılda yatırıma daha dost ortamlar oluşturdular ve bu durum örneğin İspanya’da büyümeyi getirdi. İspanya’nın gelecek yıl Almanya’nın 2 katından daha hızlı büyümesi beklenirken, Yunanistan’ın GSYİH’sının Almanya’nın 3 katından daha hızlı büyümesi bekleniyor. Çevre ülkeler iş dünyası için daha iyi yerler haline geldiler ve bunun karşılığını alıyorlar. Reformlar, işe alma ve işten çıkarmanın kolaylaştırılmasını içeriyor. Bu, başlangıçta genellikle pek popüler değildir, ancak genellikle istihdamda artışa ve daha güçlü ekonomik dinamizme yol açar, çünkü şirketler personele şans verirken kendilerini daha güvende hissederler ve insanlar iş değiştirmeyi daha kolay bulurlar.Almanya bu reformları yapabilecek mi? İşçiler açısından son 20 yılda zaten bazı acı reçeteler içiren Almanya’nın bunu ne kadar yapabileceği tartışmalı.

KREDİLER, FAİZLER

Alman ekonomisinin bir diğer sorunu yüksek faizler ve yüksek borç yükü… 2013’ün başından bu yana Almanya’da konut kredilerinin neredeyse yüzde 60 oranında arttığı görülüyor. Fransa’da bu oran yüzde 56. Yani Almanya ve Fransa’da ev almak çok pahalı hale geldi. Bu da konut piyasalarını vurdu; konuta talep yüksek ama alabilen az. İnşaatlar azalıyor. Bu da birçok sektörü olumsuz etkiliyor. Almanya’da şirketlerin borç yükü de oldukça fazla. Dahası devlet, Kovid döneminde haddinden fazla açıldı. Şu anki hükümet Kovid harcamalarını yeni yatırımlara, özellikle yeşil yatırımlara yönlendirmek istiyor. Ancak Anayasa Mahkemesi buna izin vermiyor. Çünkü Almanya borçlanma konusundaki kırmızı çizgilerini zorluyor. Hükümet ise bir parça açılmadan büyümeyi teşvik edemeyeceklerini söylüyor… Bu noktada ben şaşırıyorum; Almanya hala yeşil yatırım peşinde. Anlaşılan o ki “yeşil politikalar” ciddi bir takıntı. Kamu borcu üzerindeki sıkı sınırlamalar, hükümetin yatırım için çok az manevra alanına sahip olduğu anlamına geliyor. Özel sektör de durmuş durumda… Özetle, 2023 bir hayli kasvetli geçti. Kötü olan şu ki Alman ekonomisi 2024’e de umutla bakamıyor.