Türkiye’de mirasçı olmada vatandaşlığımın önemi var mı?

Mirasçılık belgesinde mirasçı sıfatıyla yer alan her Türk vatandaşı sınırlandırma olmaksızın Türkiye’de geriye bırakılan taşınır taşınmaz mallara mirasçı olabilir.

AVUKAT ŞERİF YILMAZ 18 Ocak 2025 YAZARLAR

Türk miras hukukunda prensip olarak mirasçılıkta birkaç istisna dışında vatandaşlığın bir önemi bulunmuyor. Ancak Türkiye’de miras bırakanın geriye bıraktığı bir taşınmaz mal varsa yabancı uyruklular için bazı sınırlandırmalar bulunabiliyor.

Bu nedenle mirasçılık sıfatının kazanılmasını vatandaşlık durumuna göre ayrı ayrı ele alacağız. Bu anlamda üç grup söz konusu olacaktır; Türk mirasçı, yabancı mirasçı ve vatansız mirasçı.

Lâkin köşemizin kısıtlı olması nedeniyle bu yazımızda sadece Türk vatandaşları ile Türk vatandaşlığına bağlı grupların mirasçılık haklarını izah etmeye çalışacağız. Tamamen yabancı uyruklular ile vatansızların mirasçılık haklarını ve şartlarını başka bir köşe yazımızda ele alacağız.

Türk vatandaşlarının mirasçılığı

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası miras ve mülkiyet haklarını temel insan hak ve özgürlüklerinden sayıp güvence altına almıştır. Anayasanın 35. maddesi herkesin mülkiyet ve miras haklarına sahip olduğunu, bu hakların ancak kamu yararı amacıyla kanunla sınırlanabileceğini hüküm altına almıştır.

Bu nedenle her Türk vatandaşı bu haklara sahiptir. Mirasçılık belgesinde mirasçı sıfatıyla yer alan her Türk vatandaşı sınırlandırma olmaksızın Türkiye’de geriye bırakılan taşınır taşınmaz mallara mirasçı olabilir. Vatandaşlığın belirlenmesi yetkisi ise T.C. İçişleri Bakanlığına aittir.  (TVK md. 36/3)

İdari veya adli bir makamın bir kişinin Türk vatandaşlığı konusunda tereddüdü olursa bunu belirlemek üzere T.C. İçişleri Bakanlığından sorması gerekir.

Burada şunu da belirtmek gerekir ki, miras bırakanın ölümü tarihinden sonra Türk vatandaşlığına geçilmesi halinde Türk vatandaşı gibi mirasçılık sıfatı kazanılamaz. Zira miras bırakanın ölümü anında yani miras açılırken kişi Türk vatandaşı değil, yabancı vatandaş veya vatansızdır. Türk vatandaşlığını miras açıldıktan sonra almıştır.

Miras bırakanın yabancı uyruklu, mirasçının ise Türk vatandaşı olması Türkiye’deki miras malları açısından mirasçılık sıfatının kazanılmasında etkili değildir.

Birden çok vatandaşlığa sahip kişilerin mirasçılığı

Yabancı bir veya birden çok ülke vatandaşlığı yanında aynı zamanda Türk vatandaşı olanlar zaten Türk vatandaşı oldukları için sadece Türk vatandaşlığına sahip vatandaşlarla aynı miras haklarına hiçbir sınırlandırma olmadan sahip olurlar. Bunlar açısından hiçbir sorun yoktur.

Mavi kartlıların mirasçılığı

Doğumla Türk vatandaşı olup daha sonradan Türk devletinden izin alarak yabancı bir ülke vatandaşlığına girenlerle bunların 3. dereceye kadar alt soylarına mavi kartlılar denir. (TVK md. 28) Bunlar için 2013 yılından itibaren Türk vatandaşlarına özgü aile kütüğünden ayrı olarak Mavi Kartlılar Kütüğü oluşturulmuştur.

Türk vatandaşlığından çıkma belgesinin bu insanlarımıza imza karşılığı teslimi ile Türk vatandaşlıklarını kaybederler ve kayıp tarihinden itibaren yabancı muamelesine tabi tutulurlar. (TVK md.27)

Lâkin mavi kartlılar Türk vatandaşlarına özgü seçme ve seçilme, muafen araç veya ev eşyası ithal etme haklarına sahip olmadıkları gibi askerlik hizmetini yapma yükümlülükleri de yoktur. Bunların dışında Türk vatandaşlarına tanınan haklardan aynen yararlanmaya devam ederler. Dolayısıyla mirasçılık açısından Türkiye sınırları içerisinde Türk vatandaşı gibi kabul edilirler.

Kısacası mavi kart hakkı sahipleri de Türk vatandaşlığına sahip vatandaşlarla aynı miras haklarına hiçbir sınırlandırma olmadan sahip olurlar. Bunlar açısından da hiçbir sorun yoktur.

Türk vatandaşlığı iptal edilenler, vatandaşlığı kaybettirilenlerle vatandaşlıktan çıkartılanların mirasçılığı

Türk vatandaşlığının iptali, çeşitli sebeplerle kaybettirilmesi veya vatandaşlığın ıskatı (vatandaşlıktan çıkartılma) söz konusu olabilir. Bu durumda bu kişilerin mavi kart hakkı da olmadığından bunlar yabancı muamelesi görürler.

Dolayısıyla bir diğer köşe yazımızda açıklayacağımız gibi bu kişiler Türkiye’deki taşınmaz mallar açısından Tapu Kanunu’nun 35. maddesi gereğince vatandaşı oldukları ülke ile Türkiye arasında karşılılık (mütekabiliyet) sınırlamasına tabi olarak miras hakları olacaktır.

Türkiye’de azınlıklara mensup olanların mirasçılığı

24 Temmuz 1923 tarihli Lozan Barış Anlaşmasına göre Türkiye’de bulunan ve Müslüman olmayan Rumlar, Ermeniler ve Yahudiler Türk vatandaşı azınlık olarak kabul ediliyor. Uluslararası anlaşmalarla bu azınlık grupların sosyal, kültürel ve dini özgürlükleri teminat altına alınmıştır.

Zaman içerisinde özellikle Yunanistan’ın Türk vatandaşlarına veya Yunanistan’daki Türk asıllı azınlığa uyguladığı miras ve toprak edinme haklarına ilişkin kısıtlamalar ve uygulamalar nedeniyle karşılılık esasına göre Türkiye’de yaşayan Rum azınlığa uygulamada da aynı kısıtlamaların olması gerekip gerekmediği tereddüt oluşturuyor.

Yunanistan’ın zaman zaman bu uygulamalarına rağmen Türk Devleti, Türk vatandaşı Rumlara aynı uygulamaları yapmamıştır. Zira bu azınlıklar Türk vatandaşı olduklarından onlara hem mülkiyet hem de miras hakkını devamlı olarak vermiştir.

Fakat 1923 Lozan Anlaşmasına göre Yunanistan’daki Türk asıllı azınlıkların Türk vatandaşlığı bulunmadığından bunlar mirasçı olma ve mal edinme açısından yabancı statüsündedirler.