Türkiye’den emeklilikte hem daha az borçlanma bedeli hem de daha avantajlı emekli maaşı hakkına sahip olmak için gurbetçimiz Bağ kur yerine SSK kapsamında emekli olmak istiyor. 2008 yılındaki kanun değişikliğinden sonra borçlanma bedelleri asgari ücrete endekslenerek Türkiye’deki en son sigortalılık durumuna göre borçlanma statüsü belirlenmeye başladı. Yani vatandaşımız Türkiye’de en son SSK’lı çalışmışsa borçlanması SSK
Türkiye’den emeklilikte hem daha az borçlanma bedeli hem de daha avantajlı emekli maaşı hakkına sahip olmak için gurbetçimiz Bağ kur yerine SSK kapsamında emekli olmak istiyor.
2008 yılındaki kanun değişikliğinden sonra borçlanma bedelleri asgari ücrete endekslenerek Türkiye’deki en son sigortalılık durumuna göre borçlanma statüsü belirlenmeye başladı.
Yani vatandaşımız Türkiye’de en son SSK’lı çalışmışsa borçlanması SSK kapsamında, Bağkur’lu ise Bağkur kapsamında Emekli Sandığına tabi ise Emekli Sandığı statüsünde borçlandırılıyor.
Şayet kişinin Türkiye’de hiç sigortalı çalışması yoksa yeni kanun gereğince doğrudan Bağkur kapsamında borçlanma işlemi yapılıyor ve emeklilik şartları da bu sigortalılık statüsüne göre belirleniyor.
İşte bu yeni kural gereğince en son çalışması Bağ kur veya Emekli Sandığı olanlarla hiç çalışması olmayanlar Bağkur veya Emekli Sandığı statüsünden için Türkiye’de kısa süreli SSK kapsamında çalışmakta ve en son sigortalılık statüsünü SSK’ya çevirerek hem daha az prim günü ile hem de aylık avantajlıyla emeklilik hakkı alma imkanı buluyorlar.
Maalesef Türk milleti olarak her işimizi son dakikaya bırakma gibi bir hasletimiz var. Zira her yılsonu yaz aylarında izindeyken SSK girişi yapan ve zamdan etkilenmeden yurtdışı borçlanma başvurusu yapmak isteyenler başvurularını Aralık ayının son günlerine bırakıyorlar.
Dolayısıyla zaman çok kısa olduğundan SSK girişi yapma imkanı bulunmayan vatandaş ise bize zamdan etkilenmeden ve SSK girişi yapmadan nasıl borçlanma yapacağını soruyor. Elbette bu mümkün. Ama nasıl?
İşte bu yazımızda zamdan en az miktarda etkilenerek yurtdışı borçlanma yapmanın formülünü vereceğiz. Bir örnekle formülü verelim;
05.04.1976 doğumlu ve Almanya’ya 10.11.1993 yılında gelen, Almanya’da 1995 yılındaki çocuk yetiştirme süreleri sebebiyle ilk sigorta girişi olan bir bayan gurbetçimiz işyerinden izin alamamak, çocukların okulu gibi veya özel sebeplerle Türkiye’de SSK girişi yapmamış ve yılsonuna kadar da yapma imkanı yok.
Bu bayan gurbetçimizin Türkiye’de hiç sigorta girişi bulunmuyor. Bu durumda yeni kurala göre normalde Bağkur kapsamında borçlanma yapması ve en az 7200 prim günü ile emekli olması gerekiyor.
Oysa bu bayanın 18 yaşını doldurduğu tarihi esas aldığımızda SSK kapsamında 5675 prim günü ile 50 yaşında emekli olması mümkün. Ama sigorta girişi olmadığından borçlanma Bağkur’dan yapılmak zorunda.
Bu bayan vatandaşımızın öncelikle SSK için kendisine gerekli 5675 günden 3,5 yılını yani 1260 günü çıkartıp 05.04.1994 tarihinden itibaren 4415 güne kadar Bağkur kapsamında borçlanmasını yapıyoruz. Bu yılsonuna kadar başvurduğumuzda kendisi zamdan etkilenmeden 4415 gün karşılığı 83.709 TL ödeyecektir. Bunu ödediğinde Bağkur kapsamında 4415 günü olacaktır.
Bu bayan ekstra masraf etmesine gerek kalmadan gelecek yıl yazın Türkiye’ye tatile gittiğinde 5 günlük gerçek ve usulüne uygun bir çalışma ile SSK kapsamına girecektir.
Bu çalışmadan sonra son 3,5 yılını yani 05.10.2006 tarihinden itibaren 1260 günü de SSK kapsamında borçlanıp bedelini yatırdığında Türkiye çalışmalarıyla birlikte en son SSK kapsamında 1265 günü olacaktır.
Bu durumda 2829 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumlarına Tabi Olarak Geçen Hizmetlerin Birleştirilmesi Hakkında Kanun hükümleri gereğince bu bayanın 4415 gün Bağkur süreleri ile 1265 gün SSK prim günlerinden son 7 yıl içerisinde en fazla (1260 gün- 3,5 yıl) SSK kapsamında geçtiğinden toplanarak SSK kapsamında yine 5675 günle 50 yaşında emekli aylığına hak kazanacaktır.
Peki bu bayan gurbetçinin böyle yapmakla ne kadar kârı olacaktır?
Şayet bu bayan gurbetçimiz 2017 yılında değil de 2018 yılında SSK girişinden sonra başvurusunu yapsaydı, bu yazı hazırlanırken belli olmamakla birlikte günlük borçlanma bedeline yüzde 15 zam geldiğini kabul edersek 5675 günün tamamı için 123.738 TL ödeyecekti. Ancak yılsonuna kadar borçlanmasını SSK kapsamında yapabilseydi 107.598 TL ödeyecekti. Aradaki zararı 16.140 TL.
Oysa başvurusunu 4415 gün için öncelikle Bağkur’dan yaparak 83 bin 709 TL ödedi. 2018 yılında 1260 gün için ise 27 bin 473 TL ödeyecek. Toplam ödeyeceği miktar 111 bin 71 TL. Bu durumda toplam kârı 123.738 TL- 111.071 TL= 12.667 TL’si zararı ise sadece 111.071-107.598= 3.473 TL olacaktır.
Tabiidir ki, bunu yaparken öncelikle iyi bir emeklilik tespiti ve uzman bir kişi aracılığıyla avantaj-dezavantajlarının değerlendirilip iyi bir borçlanma planı yapmak çok önemli. Bazı durumlarda yapılacak yanlış bir planlama ve işlemle daha geç emeklilik, tekrar Bağkur kapsamından çıkıp düzeltme için büyük zararlara veya daha düşük emekli maaşı almaya sebep verilebilir.
