Sizin inancınız size bizim inancımız bize

İnanıp yaşamaya çalıştığımız İnancımızın “ne kadar yanlış olduğunu, batıl ve sapkın bir inanca” sahip olduğumuzu tarih boyunca (ve günümüzde de ) yobazlar söyleyip durdular.

Onlara göre bizler onlar gibi inanmadığımız, ibadet etmediğimiz için yanlış yoldaydık.

Kendileri ise en doğru ve mükemmel olanlardır.

Bizler yanlış yolda olduğumuz için, sapkın ve batıl inanca sahip olduğumuz için “yola getirilmesi gerekenler” olarak görüldük.

Bu yola getirilme de her türlü yok etme, asimilasyon, katletme, zulüm ve baskı ile oldu ve olmaya da devam ediyor.

İktidarda olmanın avantajını kullanan, çoğunluk olmasına güvenen kimseler daima bizlere nasıl inanıp inanmamamız gerektiğini her yol ve yöntemle dayattılar.

Tarihten günümüze esas olarak yobazlar neye inanıp inanmamız gerektiğini söylediler.

Günümüzde yeni bir kesim ortaya çıkmıştır.

Bunlar hasbelkader Aleviliğin yaşandığı bir aileden dünyaya gelmiş fakat o ailelerinin yaşadığı Aleviliğe bir şekilde eleştiri getirmiş ve böylelikle yaşanan ve yaşatılan mevcut Aleviliğin yanlış olduğunu her yol ve yöntemle tıpkı yobazların yaptığı gibi dayatıyorlar.

Yahu kardeşim biz neye inanıp inanmayacağımızı, nasıl ibadet edip etmeyeceğimizi, kimi kutsayıp Kutlamayacağımızı size mi danışacağımız?

Siz ne hakla bize neye inanıp inanmayacağımızı dayatıyorsunuz ki?

Bizler ister şuna inanırız, ister şöyle ibadet ederiz, ister bunu kutsal sayıp yüceltiriz.

Bundan kime ne?

Sizin inancınız size bizim inancımız bize.

Asgari insani duruş bunu gerektirmez mi?

Bizlerin kimseye bir yanlışı veya zararı yok ki.

İnancımız yanlış veya doğru bu bizlerin sorunu.

Bunu anlamak bu kadar mı zor.