Hü diyerek semah dönelim

Hü diyerek semah dönelim

Hakk ve hakikatin aşkıyla dönülür semah.

REMZİ KAPTAN 29 Şubat 2024 REMZİ KAPTAN

Yalın ayak, başı açık olarak, bütün kinlerden ve kibirden arınmış olarak, nefret ve öfkeden sıyrılmış olarak, razı olmuş ve razı etmiş olarak, aşk ve ikrar ile tıpkı kainattaki güneşi ve güneşleri, yıldızları ve cümle varlıkları emsal alarak Hü diyerek semah dönelim.

Bir elimiz yüreğimizde, şah damarımızdan bile bize daha yakın olanın orada olduğunun inancıyla, diğer elimiz açılmış, uzakları yakın etmenin arzusuyla yaradan aşkına semahımızı dönelim.

Hakk ve hakikatin aşkıyla dönülür semah.

Seyir için değildir, cümle kainat nasıl ki seyir için değil, Hakk için, hakikatlerin zuhuru için semah dönüyorsa, bizlerde böyle, bu anlayış ve itikatla semah döneriz.

Semah asla oyun değildir, semah ibadettir.
İbadette form ve şekil arayanlar, bizden uzaktırlar, biz bizi biliriz.

Ve biz yine biliriz ki, iman ederiz ki semahımız ibadettir.

Biliriz ki bu meydanda –ki burası Hakk’ın meydanıdır- dönülen semahlar eğer saf ise yani arınmışların döndüğü semah ise, o kişi için yeniden doğuş gerçekleşmiştir
Miraca çıkılmış ve tekrar bu meydana gelinmiştir.

Semah, Kırkların semahıdır çünkü.

El ele, el Hakk’a diyenlerin semahları saf olur, günahları af olur.

Onlar el ele, yürek yüreğe o sonsuzluk zincirinin bir halkası olmuşlardır.

O halde; umutsuzluk yok, pes etmek ve tükenmek asla yok.

Hakk’a inanç, hakikatlere bağlılık olduğu sürece daima bir kapı açık, bir imkan yedekte, bir çözüm mümkündür.

Madem böyle, madem Hakk bizimle; o halde yüreğimizi arındıralım, iyi niyetimizi koruyalım, kirlerimizi temizleyip giderelim.

Ve alnı açık bir şekilde, başı dik bir halde gözlerimizi sonsuz maviliğe açalım.

Görebildiğimiz en uç noktaya kadar bakalım.

Nefes alalım en derin şekilde ve verelim en sakin halimizle.

Duyumsayalım damarlarımızda dolaşan yaşamın varoluş ateşini.

Sinir tellerimizin milyon vatlık elektrikten daha hızlı hareket ettiğini hissedelim.

Bu duyumsama ve hissiyat ile varoluşumuza şükür edip, bu andan itibaren en güzeli ve doğrusunu oluşturmanın ikrarını verelim.

Öyleyse; Ya Hakk, sen varsın, sana ikrarım var, özüm sana bağlıdır.

Döndüğüm şu çark-ı pervazların aşkına, sonsuz aşkınla nurlandır yüreğimi.