Hakikat kapısı ve makamları – 4

Hakikat kapısı ve makamları – 4

Hakikat Kapısı ve Makamları: Alçak gönüllü/Turab olmak Kimsenin ayıbını görmemek Yapabileceği  hiç bir iyiliği esirgememek Allah’ın her yarattığını sevmek Tüm insanları bir görmek Birliğe yönelmek ve yöneltmek Manayı bilmek/sırrı öğrenmek Öze ermek/seyru suluğunu tamamlamak Hakkin sırrını öğrenmek/öğretmek Allah’ın varlığına ulaşmak Hakikat kapısı, cümle perdelerin kaldırıldığı, bütün sonuçların sebeplerine ulaşıldığı, hiçliğe/yokluğa ulaşılarak her dem var olmanın

REMZİ KAPTAN 07 Kasım 2018 REMZİ KAPTAN

Hakikat Kapısı ve Makamları:

  1. Alçak gönüllü/Turab olmak
  2. Kimsenin ayıbını görmemek
  3. Yapabileceği  hiç bir iyiliği esirgememek
  4. Allah’ın her yarattığını sevmek
  5. Tüm insanları bir görmek
  6. Birliğe yönelmek ve yöneltmek
  7. Manayı bilmek/sırrı öğrenmek
  8. Öze ermek/seyru suluğunu tamamlamak
  9. Hakkin sırrını öğrenmek/öğretmek
  10. Allah’ın varlığına ulaşmak

Hakikat kapısı, cümle perdelerin kaldırıldığı, bütün sonuçların sebeplerine ulaşıldığı, hiçliğe/yokluğa ulaşılarak her dem var olmanın meydana geldiği kapıdır.

Bu kapıya ulaşmış olanlar, geldikleri öz´le, ana kaynakla buluşmuş, bir olmuşlardır.

Hakikate ulaşmış olanlar için yanlış yapmak yoktur. Onlar artık yalnızca doğruları dile getirir, yalnızca doğrularla hareket ederler. Onlar, Hallac-ı Mansur gibi Hakla Hak olmuşlardır. Hakla hak olmuş olanlar için gizli-açık yoktur. Onlar cümle varlıkların bilincinde, cümle sırlara hakim olanlardır.

Hakikat kapısındaki makamların detayları

  1. Alçak gönüllü/turab olmak

Hakikat kapısının ilk makamı olan alçak gönüllü, turab olmak, toprak misali cömert olmaktır, bereketli olmaktır, kimseye kızmadan, iyi-kötü demeden herkese bağrını açmaktır. Turab kelimesi Hz. Alinin isimlerinden birisidir ve toprak zerresi anlamına geliyor.

  1. Kimsenin ayıbını görmemek

İnsanın üretici ve güzel yanlarını ön plana çıkarmak, başkalarının ayıplarını aramak yerine kendi eksikliklerini gidermek ve başka insanların ayıplarını yaymak yerine, onları en uygun şekilde ve onları incitmeyecek şekilde düzeltmek. İkinci makam bunları içeriyor.

  1. Yapabileceği  hiç bir iyiliği esirgememek

Üçüncü makam, insanın elinden geldiğince, bilgisi ve gücü yettiğince yardim isteyenin yardımına koşmayı, desteğe ihtiyacı olana destek olmayı içeriyor.

  1. Allah’ın her yarattığını sevmek

Dördüncü makam tevhid anlayışında olmayı, Allah’ın yaratmış olduğu cümle varlıkları, yaratandan ötürü yaratılan her şeyi sevmeyi içeriyor.

  1. Tüm insanları bir görmek

Beşinci makamda belirtilen; dini, dili, rengi, cinsiyeti ne olursa olsun, bütün insanlara ayni nazarla bakmak, kimseyi sırf bu özelliklerinden dolayı dışlamamak ve yine sırf bu özelliklerinden dolayı ayrıcalıklı olarak görmemektir.

  1. Birliğe yönelmek ve yöneltmek

Altıncı makam Vahdet-i Vücut/Vahdet-i Mevcut anlayışına vurgu yapıyor. Allah’a yakın olmak, Allah’a ulaşmak, bir olmak.

  1. Manayı bilmek/sırrı öğrenmek

Yedinci makam anlamı bilmek, sırrı öğrenmek; öğrenmiş olduğu bütün bilgileri özümseyerek tefekkür etmek; sezgi yoluyla duyularla ulaşılmayacak bilgilere ulaşmak; bunun sonucunda sezgi yoluyla herkesin bilmediği gizli bilgi ve sırlara vakıf olmak.

  1. Öze ermek/seyru süluğunu tamamlamak

Sekizinci makam olan öze ermek, seyru süluğunu tamamlamak dört aşamada gerçekleşiyor.

  1. Seyr-i İllallâh (Tanrı’ya yolculuk):Tüm beşeri isteklerden arınarak, Allah’ın iradesine teslim olma.
  2. Seyr-i Fillâh (Tanrı’da yolculuk):Tanrısal nitelikleri kazanma, Tanrı’nın iradesine göre hareket etme.
  3. Seyr-i Maallâh (Tanrı ile birlikte yolculuk): Bu yolculuk, kesretten vahdete, yani halktan Hakk’a yapılan bir yolculuktur. Buna vahdet-i vücut denir ve bu makam, her şeyin Tanrısal olmasıdır.
  4. Seyr-i Anillâh (Tanrı’dan yolculuk): Bu yolculuk ise, vahdetten kesrete, yani Hakk’tan halka yapılan bir yolculuktur. Burada manevi yolcu, Tanrı’dan tekrar halka dönerek, bireylere, yani topluma hizmet edecektir. Daha doğrusu, ruhlar âleminden, beşeriyet âlemine dönerek, halkı irşat edecektir.
  5. Hakkın sırrını öğrenmek/öğretmek

Dokuzuncu makam sırrı öğrenmek ve öğretmektir. Bu aşamada artık Hakkın tek olduğunun ve sırlarının bilincine varılmıştır. Bu bilinç topluma taşırılmalı ve toplumun kemaleti sağlanmalıdır.

  1. Allah’ın varlığına ulaşmak/münacat ve müşahede

Bir kimse, müşahede yoluyla, önce İlm’el Yakin, Ayn’el Yakin ve Hakk’el Yakin mertebelerine vakıf olur. Bunların gerçekleşmesi için:

  1. “Akıl” kesin kanıt kullanarak, yani ilim yoluyla; Tanrı hakkında kesin bilgi sahibi olur ve buna “İlm’el yakin” denir.
  2. Açıklama ve bilim yoluyla bilme. Allah sırlarının, Hakk yolcusu tarafından müşahede edilmesi, yani, ilham yoluyla görünmesi, “Ayn’el Yakin”dir.
  3. Allah’ın ilmiyle ilimlenip, vasıflarıyla vasıflanıp, O’nun iradesiyle Allah’ı aracısız görmek, “Hakk’el Yakin”dir.

Bu sonuncusunun, yani Hakk’el yakin mertebesinin gerçekleşmesi için de en etkili araç, aşk ve cezbedir. Cezbe denen şey ise, insanın şuur ve benliğini yok edip, bir an için Allah’la buluşmasını sağlar, insanı bir an için vuslata kavuşturur, bir an için zerreden bütüne doğru bir akış olur ki, insan bir damla iken deryaya karışır ve bu aşk deryasında yok olur.

Bunun kaynağı ise, şekil ibadetlerinden ziyade, sevgi, aşk ve muhabbettir. Bu mertebeye gelen insan, Hakk’el Yakin mertebesine erişerek, kendi özünü bilmiş olur.

Sonuç olarak, bütün burada açıklamaya çalıştıklarımızın Dört Kapı Kırk Makamı tam manasıyla, bir bütün olarak yansıttığını söylemek mümkün değil. Aslında her makam başlı başına bir ders konusu olacak kadar derin ve önemlidir. Değil bir bütün olarak, tek bir makamın bile uzun zaman boyunca anlatılması ve öğrenilmesi gereken bir muhtevası vardır.

Bunlara rağmen, özet olarak, temel bilgiler manasında Dört Kapı Kırk Makamı yansıtmaya çalıştık. Bu yolda gidenlere ve gidecek olanlara, şeriat gemisi ile tarikat denizine açılıp, marifet dalgıcıyla hakikat incisini bulanlara/bulacak olanlara aşk ile!

Kaynak: Esat Korkmaz, Dört Kapı Kırk Makam, Haydar Kaya, Alevi-Bektaşi Erkanı, Derviş Tur, Erkanname, Hakkı Saygı, Allah, İnsan ve Sırları, Buyruk, Makalat