Hacı Bektaş Veli, insanın bazı hallerini yorumlarken şu tespitlerde bulunuyor: “insanlar beş kısma ayrılır. Bunlar; kerim, cömert, cimri, kötü ve rezil olanlardır. Kerim, yemeyip yedirendir. Cömert, hem yeyip hem yediren/verendir. Cimri, kendisi yeyip başkasına vermeyendir. Kötü, yemeyip yedirmeyendir. Rezil ise kendisi yemediği gibi başkasına da yedirmeyendir ve başkasının iyilik yapmasına da engel olandır. Şimdi Hacı
Hacı Bektaş Veli, insanın bazı hallerini yorumlarken şu tespitlerde bulunuyor: “insanlar beş kısma ayrılır.
Bunlar; kerim, cömert, cimri, kötü ve rezil olanlardır.
Kerim, yemeyip yedirendir.
Cömert, hem yeyip hem yediren/verendir.
Cimri, kendisi yeyip başkasına vermeyendir.
Kötü, yemeyip yedirmeyendir.
Rezil ise kendisi yemediği gibi başkasına da yedirmeyendir ve başkasının iyilik yapmasına da engel olandır.
Şimdi Hacı Bektaş Veli’nin bu belirlemelerinden yola çıkarak çevremizde, iletişim içinde bulunduğumuz insanların hangi kategoride olduğunu veya daha çok hangi aşamaya yakın olduklarını rahatlıkla tespit edebiliriz. En önemlisi de bu tespitlere göre bizzat bizler hangi konumda ve hangi aşamadayız? Açık yüreklilikle, hiç bir torpile gerek duymaksızın özümüzü dara çektiğimizde kendimizi nerede görüyoruz?
Civanmert ve kerim miyiz? Değilsek bile böyle olmak adına ne tür bir çalışma ve çabamız söz konusu?