Avrupa silahlanma rekorunu kırdı

Avrupa silahlanma rekorunu kırdı

Fransa Devlet Başkanı Macron, 2019 yılında “NATO’nun beyin ölümü gerçekleşti” demişti.

SEDAT LAÇİNER 21 Haziran 2024 SEDAT LAÇİNER

 Bunun söylerken kastı Avrupa’nın artık kendi savunmasını üstlenmesinin gerektiğiydi. Bu ise NATO’yu ve ABD’yi Avrupa’nın dışında tutarak olacaktı. 2019’da hava çok farklıydı. 2019’da Almanya’da bile güvenliği Amerika’ya terk etme düşüncesi artık ağır eleştiri altındaydı. Almanya büyük bir seçimle karşı karşıyaydı; Almanlar, Amerika ile yolları kısmen ayırmayı tartışıyorlardı.

Aynı dönemde ABD Başkanı Trump Avrupa’yı tehdit etti durdu. ABD Başkanı Trump 2018’deki NATO zirvesinde üye ülkelerin, savunma harcamalarını, önce milli gelirlerinin yüzde 2’sine, sonra da yüzde 4’üne çıkarması gerektiğini savundu ve üyeleri azarladı: “Harcamayı Amerika olarak biz yapıyoruz ama NATO sizi, Avrupa’yı savunuyor”. Trump, ABD’yi NATO’dan çıkarmayı düşündüğünü bile söyledi. 

Trump, o günlerde, yüzde 2 oranını karşılamayacak NATO üyelerine saldırı olursa ABD’nin onları savunmayacağını da ima etmişti. Trump, birkaç ay önce “parayı ödemeyen devletleri Rusya’nın kucağına atacağını” tekrar etti. 

Trump’ın Avrupalılara bir diğer tehditi ise ticaret konusundaydı. Trump’a göre Avrupalılar Amerika’ya otomobil, şarap, makine vs satıyor ama ABD’den yeterince alım yapmıyordu. Avrupalılar ya Amerika’ya yatırım yapacaklardı ya da ABD onlara ek vergiler koyacaktı. 

2020 seçimlerinde Trump kaybetti, Biden ABD Başkanı oldu. Peki, Amerikan savunma ve dış politika bürokrasisinin hedefleri değişti mi? Hayır! Trump’ın bağıra çağıra yaptıramadığını Biden, tereyağından kıl çeker gibi sessiz sedasız yaptı. Biden derken şahıs olarak Biden’ı kastetmiyorum, Biden yönetimi altında Amerikan bürokrasisini işaret ediyorum. 

Bakın şu anda 2024 yılındayız ve NATO üyelerinin 9’u hariç tamamı, yani 23 üye milli gelirinin yüzde 2’den fazlasını savunma ayırdı bile. Trump’ın tehdit ederek başaramadığını Biden, bir tek cümle kurmadan başardı

Macron 2019 yılında “NATO’nun beyin ölümünden” bahsetmişti. Ama sadece birkaç yıl sonra NATO, dünyanın en fit ve en popüler örgütüne döndü… Japonya bile NATO’ya üye olmak istiyor. Dünyanın en barışçı, en pasifist ülkeleri bilinen İsveç ile Finlandiya NATO üyesi olmak için kapılarda yattı, Türkiye gibi üyelere yalvar yakar oldular.

Aynı şekilde, Trump’ın tehdit ettiği Avrupa firmaları tıpış tıpış ABD’de yatırımlara başladılar; Rusya ve Çin, Avrupa pazarlarından dışlanırken onların yerini Amerika almaya başladı… Avrupa’nın en büyük gaz tedarikçisi okyanusun öte yanından gemilerle gaz taşıyan ABD firmaları oldu… Trump ne dediyse hepsini Biden yaptı… Üstelik kavgasız gürültüsüz… 

ABD’den ayrılma planları yapan Avrupa Birliği, ABD’nin yörüngesine yeniden girdi. Hem de daha kuvvetli olarak. Şimdi ‘Trump gelmesin’ diye dua ediyorlar, çünkü Trump gelir ise ABD ile Avrupa’nın bağları gevşeyebilir. 

İşin sırrı nedir? Biden tüm bunları nasıl yaptı? Tabiri caiz ise Avrupa’yı kendisine meftun etmeyi nasıl başardı?

Burada sihirli kelime Ukrayna Savaşı. Ukrayna Savaşı’nın en büyük galibi daha şimdiden ABD… Bu savaşın en büyük mağlubu ise Avrupa… Kıtada güvenlik yapısı çöktü ve yerine Amerikan korumasından başka bir özelliği olmayan basit bir düzen geldi. ABD söylüyor, Avrupa yapıyor. Hepsi bu… ABD Kongresi, 6-7 ay Ukrayna’ya yardımı kesince Ukrayna birer birer şehirleri, kasabaları kaybetmeye başladı. Rus Ordusunun soluğu Paris’te almasından bile korkuldu… ABD, yardımı yeniden başlattı da Almanı Fransızı derin bir oh çekti.

TAM GAZ SİLAHLANMA

Avrupa şu anda deli gibi silahlanıyor… ABD’nin savunma bütçesi ise aynı. Avrupalı ülkeler on milyarlarca doları gözlerini kırpmadan silaha yatırıyor. Silah pazarının hakimi ise ABD. 

NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, önceki gün yaptığı açıklamada 23 NATO üyesi ülkenin bu yıl % 2’lik savunma harcaması hedefine ulaşacağını, bunun da geçmişte görülmemiş bir rekor olduğunu açıkladı. Avrupalı NATO üyeleri hiçbir dönemde bu kadar silah harcaması yapmamıştı… Harcamalar 2. Dünya Savaşı’nı andırıyor. 

23 ülke hedeflenenden fazla harcama yapacak, geri kalan 9 üye ise zaten yüzde 2’ye yakın harcama yapıyor. Bu rakam 2021 yılında, yani Ukrayna Savaşı’ndan önce sadece 6 ülke idi. Yani Ukrayna Savaşı’ndan önce sadece 6 NATO üyesi ülke milli gelirinden en az yüzde 2 payı savunmaya harcarken bu sayı Ukrayna Savaşı’ndan sonra neredeyse 4 misli artarak 23’e çıkmış.

 Stoltenberg grurlu ve sevinçli, “Avrupalılar kolektif güvenlikleri için birkaç yıl öncesine göre daha fazlasını yapıyorlar. Her zamankinden daha büyük, daha güçlü ve daha birleşik hale geldik” diyor.

Oysa ki olan şu: Avrupa kültüre, eğitime, sağlığa ve istihdama daha az para harcıyor. Elde avuçta ne varsa silaha, cephaneye harcanıyor. Üstelik Avrupa’nın ekonomideki ve sosyal yaşamdaki sorunları her zamankinden daha fazla. Örneğin Almanya’da, Fransa’da hastaneler çöküyor ama Avrupa parayı yeni hastanelere değil silaha harcıyor. Günün sonunda suçladıkları ise sadece göçmenler ve yabancı kökenli vatandaşlar oluyor. Avrupa karanlığa taş atıp, sonuç umuyor.

Washington, Stoltenberg’den memnun; NATO Genel Sekreteri olarak iyi iş çıkardı. Trump’ın ve Biden’ın hedeflerinin tutturulmasında Stoltenberg’in de payı büyük. Biden ona “dostum” dedi.

Stoltenberg ise NATO müttefiklerinin ABD’den daha fazla askeri teçhizat, mühimmat satın aldıklarını grurla ilan etti: “Yani NATO, ABD’nin güvenliği için iyidir, ancak NATO aynı zamanda ABD’nin ticari işleri için de iyidir” dedi… Daha ne desin.

Trump ne demişti? “Parayı veren düdüğü çalar. Savunma için para ödemezseniz hizmet de alamazsınız”. Görünen o ki Avrupalılar parayı veriyor, bakalım düdüğü de çalabilecekler mi? 

NATO’nun resmi hedefi gelirin yüzde 2’sini savunmaya ayırmak, ancak bazı üyeler için yüzde 2 bile yetmeyecek… Polonya şimdiden yüzde 4’ün üzerine çıktı bile. Estonya da oran açısından NATO’nun zirvesinde… Nasıl olmasın ki? Trump ne demişti, “mesela Estonya, Rusya, Estonya’ya saldırsa bakarım, hesabı ödemiş mi? Ödememişse yardıma gitmem.” Estonya hesabı ödedi. Milli gelirinden çok büyük bir kısmı Ukrayna’ya gönderdi. Kendi ülkesinde büyük bir NATO üssü kuruluyor ve Estonya tüm güvenliğini NATO’ya terk etti. 

Avrupa’da savunma harcamaları 2023’de yüzde 20’ye yakın artmış. NATO tarihinde böyle bir artış görülmemiş… Bazı ülkelerde daha fazla. Üstelik birçok sipariş 2024 yılına kaldı. Pek çok devlette bu artışlar en az 2030’a kadar devam edecek. Savunma harcamalarını 2 misline, hatta daha fazlasına çıkarmak isteyenler var. Almanlar, yeni tank, uçak ve füzeler sipariş etti. en büyük alımı ABD ve İsrail’den yaptılar. Polonyalılar ise kimi bulsalar ondan alıyorlar. ABD’den, Güney Kore’den, Almanya’dan hatta Türkiye’den silah, iha ve mühimmat aldılar. 

Avrupalıların silahlanmasında 2 korku büyük rol oynuyor:

1) Rus korkusu,

2) Trump korkusu…

Trump seçilirse ABD ile araları bozulsun istemiyorlar. Trump artık onlara bağırıp çağıramayacak, çünkü silah alıyorlar, üstelik ABD firmalarından.

Bu arada hatırlatalım Rusya da silahlanıyor ve bunun için gelirinin en az yüzde 9’unu harcıyor… Avrupa çıldırmış olmalı, aklını yitirmiş gibi davranıyor. Sahnede silah var, hem de pek çok… Sonraki sahneyi düşünmek bile istemiyorum..