İsa olmak!

İsa olmak!

Nefha-i nefes-i Rahmani’yi (Allah’in nefesinden bir nefes) taşımak zordur ruhunda, “Ruhullah” olmak. “Biz onu Ruhu’l-kudüs ile destekledik.” (Bakara, 2/87,253) sırrınca Ruhu’l- Kudus ile hemhal olmak. Sübhan’ın lütuflarına ulaşırken bir bir, tecritler, tehditler, acılar çekmek. Paklardan pak annesi, İmran ailesi’nin bakiresi Meryem’e müjde verirken melekler: “Beşiğinde de, yetişkinliğinde de insanlara hitap edip onlarla konuşacak, salih insanlardan

DR. MUSTAFA AKDAĞ 28 Aralık 2019 DR. MUSTAFA AKDAĞ

Nefha-i nefes-i Rahmani’yi (Allah’in nefesinden bir nefes) taşımak zordur ruhunda, “Ruhullah” olmak. “Biz onu Ruhu’l-kudüs ile destekledik.” (Bakara, 2/87,253) sırrınca Ruhu’l- Kudus ile hemhal olmak.

Sübhan’ın lütuflarına ulaşırken bir bir, tecritler, tehditler, acılar çekmek.
Paklardan pak annesi, İmran ailesi’nin bakiresi Meryem’e müjde verirken melekler: “Beşiğinde de, yetişkinliğinde de insanlara hitap edip onlarla konuşacak, salih insanlardan olacaktır.”(al-i İmran, 3/46) dedikleri Mesih olmak.

O’na hamile olduğunu anladığı andan itibaren, nifak üzere kurulu bu topluma bunu nasıl anlatırım deyip acı çekince, onu insanlardan bir insan olarak dünyaya getirip halka tanıtınca da zorda kalan annesine daha beşikte iken O’nun temizliği konusunda şahitlik etmektir, Allah’ın izniyle.

Toplumda sevilen, sözü dinlenen, hastalara şifa, dertlilere deva, ölülere can olmaktır İsa olmak. “Biz Rahman’ın yardımcılarıyız” diyen en güzel gençlerin başındaki güzeller güzeli olmaktır. İnsanların sakladıkları bildirilirdi kendisine, mal ve yemek biriktirmeyi sevmez, insanlarla muhtaçlarla paylaşmayı salik verirdi hep. Böyle cömert ve müstağni olunca da gökten sofralar inerdi mucize olarak.

Musa’yı (as) tasdik edip, Ahmed’i (sav) müjdelemek her yiğidin harcı değildir zira. Bu yüzden tefritler, tecritler yaşamak, ihanetlere tanıklık etmek.
Öyle ki, Allah’ın Resulü Musa’nın şeriatı tahrif edildiği bir zamanda, cehalet her yeri sarmış, zulüm ve acı sıradanlaşmıştı ki, çıkageldi ruhların beklediği kurtarıcı Mesih, Hakk’ın şanını tekrar yüceltmek, egemenliğini yeniden inşa etmek için bu cihanda. Kudreti her şeye yeten Allah için, Adem’i yoktan var etmişken, İsa’yı babasız yaratmak niçin zor olsundu ki?

İlahi bir nefha ve kudret ile anne karnına düşmesi de gözlerden ırak dünyaya gözlerini açması da bir mucize idi. Akılları gözlerine inmiş bir güruha Allah (cc) onların anlamakta zorlanacakları bir mucize bahsetmişti. Bu imtihanın ta kendisi idi. O mucize ki, kısacık ömründe hasta bedenlere şifa dağıttı, ölüleri diriltti yine Allah’ın izni ile. Şeriatı da ruhları diriltti yeniden.

Her ne kadar içinde neşet ettiği toplum onu anlamakta zorlansa da misyonunu eda etmekten geri durmadı. Zalimler ona hayat hakkı tanımadıklarında ise son kez buluştu havarileri ile ve mesajını dünyanın dört bir yanına dağıtma sözü aldı. Ashab-ı kehfler de bu yolda ilerlememişler miydi zaten!

Zalimler ortaya çıkan hakikatten rahatsız oldular elbette, tıpkı ışıktan rahatsız olan yarasalar gibi. Peşine adamlar saldılar, kendisine geri adım attıramayınca da öğrencilerine musallat olup şeytanlar ve bazılarının kafasını karıştırdılar belki de.. Gün gelip ortadan kaldırmak istediklerinde ise, O’nu nefesi ile şereflendiren Allah (cc) yine mucizevi bir şekilde yanına aldı ki, Tanrı ruhu yaratılmışların eliyle eza ve cefa gör(e)mez/görmesin diye haşa.

Onu maddi varlığı ile birlikte yanına kattı yüceler yücesi. Öldü sanmayın dedi. Kendine ait bir yaşam boyutunda, kıyamete kadar da yaşayacak, onu da anlayan anlayacak dedi. Yine gelecek zira kıyametten önce, şeriat üzere insanları tekrar toplamak için. Deccallara korkulu rüya, zalimlere kabus olacak.

Var ederken O’nu Allah, dilemişti gücünün her şeye yettiğini göstermeyi, geri alırken de gösterdi onlara bahşettiği pak ruhu bedeniyle beraber nasıl aldığını. Onu astığını sananlar salibe, sadece yanılgı içinde idiler. Bir gün dönünce yine Mesihi ruhu ile, vazifesini yapıp Allah’ın yoluna döndürecekti bil cümle alemi.

O (cc) dileyince her şey olur. O’nun (cc) için hiç bir zorluk yoktur.
İşte, Isa olmak zordur, onun yanında havari olmak, “yok mu bana yardım edecek bir babayiğit” deyince de “biz Allah’ın yardımcılarıyız” deyip hakikate bağlanmak da.

Daha 33 ünde ayrılınca rehberleri yanından, mesajını yaymaya devam ettirmek de azim ister. Zira O’nun (as) gelişi Hz. Muhammed’i (sav) müjdelemişti. Ardından gidenler de ona giden yolun taşlarını döşediler. İşte İsa (as) olmak iyi öğrenciler yetiştirebilmekti.

Biz de o yüzden hem O’nu hem de paklardan pak namus timsali annesi Meryem’i dualarımıza katarız, doğumunu kutlarız. Kıyamete değin gelecek insanlar adedince ona dualar ederiz. Nasıl ki o Peygamber efendimizi (sav) müjdeledi, O’nun gelişinin şartlarını oluşturdu, bugün de kendisinin Mesihi gelişini nimet bilip onun şartlarını hazırlamak, İsa’yı (as) anlamanın İsa gibi olmanın bir şiarıdır. 2020 yılına geldiğimiz bu hengamede, Allah (cc) O’nun (as) mesajını doğru bir şekilde anlayabilen, tevhit ve tecrid erenlerinden eylesin. Mesihi ruhunu ruhumuzda hissetmeyi nasip etsin.