Mülteci statüsü alanların Alman vatandaşlığına kabul şartları

Alman federal koalisyon hükümetinin kabul ettiği “Vatandaşlık Kanununun Modernizasyonu Hakkında Kanun Tasarısı”nda mülteci statüsü dışında olanlar için mevcut yasada aranan Almanya’da 8 yıldan beri yasal olarak ikamet etme süresi 5 yıla düşürülüyor.

AVUKAT ŞERİF YILMAZ 23 Eylül 2023 YAZARLAR

Federal Almanya Anayasa’sının 16a maddesine göre ülkelerinde siyasi nedenlerle kovuşturulanlar, sığınma hakkına sahip olabiliyorlar. Sığınma hakkına sahip olduğu idari makamlarca tespit edilip tanınan bu kişilere mevzuattaki diğer şartlar da nazara alınarak Alman Oturum Yasası’nın 25/1 maddesine göre oturum izni verilir.

Aynı yasanın 60/1 maddesi gereğince Mültecilerin Hukuki Statüsü Hakkında 28.07.1951 tarihli Cenevre Sözleşmesi uyarınca siyasi mülteci olarak tanınma (Sözleşme Mültecisi) halinde ise Oturum Yasasının 25/2 maddesine göre bir oturma izni veriliyor.

Her iki ikamet oturum hakkı da aynı yasal sonuçlara sahiptir. Oturma izni üç yıl için veriliyor

ve oturma izniyle birlikte bu mültecilere uluslararası bir seyahat belgesi olan “Mülteci Pasaportu” da düzenlenerek veriliyor.

Üç yıldan sonra, Federal Göç ve Mülteciler Dairesi yabancılar dairesine bu tanınan mülteci statüsünün iptal edilmesi veya geri alınması için gerekli şartların oluştuğunu bildirmediği sürece, bu süreli oturum izni süresiz oturum iznine çevriliyor.

Alman İltica İşlemleri Hakkındaki Yasasının 26. maddesine göre bu sığınma başvurusunda bulunan sığınmacıların veya mülteciliği tanınmış olan kişilerin eşleri ve çocukları da mülteci statüsünü alabiliyorlar ve aynı tanınmış mülteci için verilen oturuma izni onlara da veriliyor.

İşte Almanya’da yasal bir ikamet sahibi olan bu mülteci statüsünü alan yabancılar da Alman Vatandaşlık Yasasının 10. maddesine göre Alman vatandaşlığını idari makam kararıyla yani takdir yolu ile alabiliyorlar.

Bunlar da Alman vatandaşlığına kabulde diğer yani mülteci olmayan yabancılar gibi aynı şartlara tabiler. Fakat bunlar için mevcut düzenlemeye göre başvuru tarihinde Almanya’da 8 yıl ikamet şartına tabi değiller.

Zira Mültecilerin Hukuki Statüsü Hakkında 28.07.1951 tarihli Cenevre Sözleşmesinin 34. maddesi sözleşmeye taraf ülkelere mültecilerin bulundukları ülke vatandaşlığına geçişlerinin kolaylaştırılması ve hızlandırılması yükümlülüğünü vermektedir. Bu nedenle bu mülteciler için Alman vatandaşlığında kabulde aranan 8 yıldan beri Almanya’da ikamet etme süresi vatandaşlık dairesinin takdirinde olmakla birlikte 6 yıl olarak uygulanmaktadır.

Yani mülteci statüsü almış bir yabancı Almanya’da 6 yıldan beri ikamet ediyorsa sosyal yardım almama, dil gibi diğer şartları yerine getiriyorsa Alman vatandaşlığını alabiliyor.

Bu 6 yıllık asgari süre sığınmacının (Asylbewerber) kesin olarak mülteci statüsünü (Asylberechtiger) aldığı tarihten itibaren hesaplanmıyor. Almanya’da ilk sığınma talebinin verilmesinden itibaren başlıyor.

Örneğin Cenevre Sözleşmesi gereğince Almanya’ya kaçak yolla Şubat 2019’de gelip Haziran 2019’de iltica talebinde bulunan yabancının iltica işlemleri Haziran 2020’da bitiriliyor, iltica talebi kesin kabul edilerek kendisine ve ailesine 01.07.2016 tarihinden itibaren oturum izni veriliyor. Bu durumda bu yabancı için asgari ikamet süresi Şubat 2019’dan veya Haziran 2020’den değil, Haziran 2019’dan itibaren hesaplanacak ve kendisi asgari 6 yılı Haziran 2025’de doldurup diğer şartları da yerine getirirse ailesiyle birlikte Alman vatandaşlığına kabul için başvurabilecektir.

Alman federal koalisyon hükümetinin kabul ettiği “Vatandaşlık Kanununun Modernizasyonu Hakkında Kanun Tasarısı”nda mülteci statüsü dışında olanlar için mevcut yasada aranan Almanya’da 8 yıldan beri yasal olarak ikamet etme süresi 5 yıla düşürülüyor. Vatandaşlığa kabul için başvuran yabancının özel gayretlerine göre mevcut yasadaki 7 ve 6 yıllık kısaltılmış süreler de yürürlükten kaldırılarak bunlar için kısaltılmış süre 3 yıla düşürülüyor.

Tasarının değişiklik maddelerinde ve hükümetin tasarı gerekçelerinde tanınmış bu mülteciler için sürenin ne kadara düşürüleceği düzenlenmemiş ve açıklanmamıştır.

Görünen o ki, tasarıya göre mülteci statüsü almış bu yabancılar için de aynı kuralların uygulanacağı söylenebilir. Bu mülteci statüsündeki yabancılar için zaten mevcut uygulamada asgari ikamet süresi 6 yıldan 5 yıla, özel gayretleri halinde 3 yıla düşürülmüş oluyor.