Diş tedavisinde bütüncül tıp

Diş tedavisinde bütüncül tıp

Geleceğin sağlık ve tedavi yöntemi vücuda zihin/beden/ruh olarak bakmak ve fiziksel olarak da bir hastalığı iyileştirmek için sonuca değil, sebeplere inip hastalığı tetikleyen etkenleri bulmakla olacak. Son yıllarda bu konuyla alakalı tıp biliminde çok iyi gelişmeler var. Birçok doktor da bu yöntemle hastalarını tedavi ediyor. Kapitalist sistem maalesef insanların iyileşmesini istemediği için, bu konuyu medya

MELEK KANDİLLİ 02 Eylül 2022 MELEK KANDİLLİ

Geleceğin sağlık ve tedavi yöntemi vücuda zihin/beden/ruh olarak bakmak ve fiziksel olarak da bir hastalığı iyileştirmek için sonuca değil, sebeplere inip hastalığı tetikleyen etkenleri bulmakla olacak.

Son yıllarda bu konuyla alakalı tıp biliminde çok iyi gelişmeler var. Birçok doktor da bu yöntemle hastalarını tedavi ediyor. Kapitalist sistem maalesef insanların iyileşmesini istemediği için, bu konuyu medya ve diğer mecralarda çok dillendirmiyor. Sağlık sigortaları da bu tarz tedavilerin ücretlerini ödemiyor.

Dolayısıyla bütüncül tıp ile tedavi eden doktorlar ise, çoğunlukla özel hastane veya muayehanelerinde bu tedavileri sürdürüyorlar. Bu tarz tedavileri uygulayan ve  bütüncül tıp anlayışı ile diş tedavisi yapan diş hekimi Dr. Johann Lechner’e kulak verelim.

Lechner, diş çürükleri, amalgam dolguları, çene kemiğinde bulunan bakteriler, diş etlerinde bulunan mikroplar genellikle ağrı yapınca insanlar diş tedavisine gitmekte. Ya da estetik amaçlı diş protezleri arzulanınca diş tedavilerinde fark ediliyor ve temizleniyor.

Oysa dişlerde ve diş eti, çene kemiğindeki toksinler Hydrogensulfid, Mercaphan gibi diş eti iltihabında oluşan mikroplar, dolgulardan vücuda dağılan ağır metal zehirler insanın tüm hücrelerine yayılır. Bu mikroplar, vücudu zehirler ve toksinleştirir.

Kronik yorgunluk, romatizma, gıda alerjisi ve burada sayamayacağım birçok tedavisi zor veya mümkün olmayan hastalıklar ağızda oluşan anaerob bakteriler+mantarlar ile vücuda giriyor.

Tek sebep bu bakteriler olmayabilir. Ama bazen sadece diş tedavisi veya çene kemiği tedavisi ile bile bu rahatsızlıkları iyileşebilir. Özellikle çene kemiğinde oluşan Zytokineler röntgende çıkmaz. Hekimler röntgende çıkmıyorsa o zaman birşey yok anlayışına sahiptir. Bu yanlış bir anlayıştır. Zytokineler röntgende çıkmaz ama çene kemiğinde vardır. Kanser hastalarının büyük çoğunlugunda rantes isminde Zytokine rastlanmıştır.

Rantes ve kanser ilişkisi bilimsel tıp alanında birçok araştırmaya konu olmuş ve bu alanda makaleler yayınlanmıştır. Google Scholar, Google’nin bilimsel makalelerin yayınladığı uygulamasıdır. İngilizce bilenler Kanser+Rantes aramasında konuyla ilgili birçok makale bulacaklardır. Ama neden bilinmez bu konu tıp dünyasında bilinmesine rağmen hiçbir diş hekimi bu konuyla ilgili araştırma/tedavi uygulamaz.

Oysa en yüksek Rantes oranı çene kemiğinde görülür. Tedavi edildiğinde kanser tamamıyla yok olabilir veya vücudun Rantes oranı azaldığından kanser hastalarında ciddi iyileşme görülür.

Dr. Johann Lechner, bu Zytokineleri kendi bulduğu CAVİTAU-Ultrason aleti ile (radyasyon dalgalari ile çalışmıyor, insana zarar vermeyen dalgalarla çalışıyor) tedavi ediyor. Çene kemiğinde ki Zytokineleri ve bunlardan en tehlikeli olan rantesi ve kemik yoğunluğunu ölçebiliyor ve buna göre tedavi uyguluyor.

Bütüncül tıp alanında sadece diş eti iltihabı, dolgu, dış doku çürümesi, çene kemiğinde görülmeyen bakterilerin doğru tedavisi bile listeye sığmayan birçok metabolik ve kronik hastalığı iyileştirmeye yarıyor.

Sağlığınızı klasik tıp hekimlerine ve sigortalara teslim etmeyin lütfen. Ekonomik tarafı olsa da yıllarca hastalığın iyileşmesine değil de ilaçlarla sadece baskılayarak vücudunuzu zehirlemeyin.

Sağlığımızı milyarları kazananlara kurban etmeyelim bence. Türkiye’de de az da olsa bu tarz bütüncül tıp tedavisi yapan doktorlar var, onları araştıralım. Sağlık iyi olmayınca hiçbir şeyin değeri de olmuyor.