Soru: Henüz üç aylık çiçeği burnunda taze bir anneyim. Bebeğimi büyütürken yanlış yapmak istemiyorum. Her anne-baba çocuğunu en iyi şekilde yetiştirmek istemesine rağmen bazı geriye dönüşü olmayan yanlışlıklar yapabiliyor. Acaba çocuklarımız henüz bebeklik dönemindeyken dikkat edilmesi gereken ve asla yapmamamız gereken ebeveyn davranışları nelerdir? Cevap: Çocuk eğitiminde yaş dönemleri dikkate alınmadan yapılacak her uygulama onu
Soru:
Henüz üç aylık çiçeği burnunda taze bir anneyim. Bebeğimi büyütürken yanlış yapmak istemiyorum. Her anne-baba çocuğunu en iyi şekilde yetiştirmek istemesine rağmen bazı geriye dönüşü olmayan yanlışlıklar yapabiliyor. Acaba çocuklarımız henüz bebeklik dönemindeyken dikkat edilmesi gereken ve asla yapmamamız gereken ebeveyn davranışları nelerdir?
Cevap:
Çocuk eğitiminde yaş dönemleri dikkate alınmadan yapılacak her uygulama onu alınmaz hatalar doğurur. Bebeklik gelişim dönemlerinin ilk basamağını oluşturur ve doğumdan yürümeye başladığı dönem olan bir yaşına kadar devam eder.
Anne-baba bebeğin ağlamasına asla kayıtsız kalmamalı: Bebek, isteklerini çevresine anlatabilmek için ağlamaktan başka dil kullanamaz. Ebeveyn bilmeli ki bebek ağladığı zaman “lütfen benimle ilgilenin size söyleyeceğim çok önemli bir şey var“ demek ister. Acıkmıştır, altı değişmelidir, üşüyordur, hastadır ya da ilgiye, sarılmaya, okşanmaya ihtiyacı vardır. Ağladığında bebekle ilgilenilmezse ” ne yapsan boş, neye yarar “ çaresizlik felsefesi gelişir. İleri yaşlarda kendi aleminde, herşeyi boş vermiş, güven problemi olan, inisiyatif almaktan korkan tipler olurlar. Oysa annenin yapması gereken ağlamasının nedenini araştırmak olmalıydı. Hiç bir sebep bulamayan anneler bebeklerin yanlızlıktan sıkılıp ağlayabileceklerini unutmamalılar.
Bebeği bu dönemde tuvalet eğitimine alıştırmaya zorlamayın: tuvalet eğitimi iki yaşından sonra başlanması gereken bir süreçtir. Beş yaşından yukarı olup da yatağını ıslatan çocuklar genelde erken tuvalet eğitimine başlama hatasının ve zorlamaların bir sonucudur. Tuvalet eğitiminin erken yaşlarda verilmesi ileri yaşlarda bir çok psikolojik problemi tetiklediği akıldan çıkarılmamalı.
Bebeğinizi “şımartmaktan“ çekinmeyiniz; Bir şeyi tutturan, isteği yerine getirilmeyince avaz avaz ağlayıp bağıran, tepinen ” hayırdan ” anlamayan, arsız, sınırlı çocuklar” “şımarık“ olarak ifade edilir. Çocuklar sekiz ve daha ileri yaşlarda ise şımarıklık ifadesi anlamlı olur. Yoksa sekiz yaş ve altındaki çocuklar için şımarıklık söz konusu değildir. Bir çocuğa bebeklikte fazla ilgi gösterildiğinde şımartılmış olmaz, bu bir ilgidir. Bebeğin özlük duygusunun gelişmesi, ebeveynle duygusal bağların kurulması, çevresine güven duyabilmesi ve zeka gelişimi gibi sebeplerle bebekleri şımartmaktan korkmamalıdır.
Babanın bebeğe ilgisiz kalmasına izin vermeyeceksiniz: Bir çok anne eşlerinden bebek bakımı konusunda yakınır: “Bebek çok ufakmış da, tutmaya korkuyormuş” “Bebeğin bakımıyla ilgili herşeyi benim üzerime yıkıyor, hiç yardımcı olmuyor” derler. Baba, bebekten uzak durmakla, ikisi arasında oluşacak yakın, sıcak, sıkı bağların gerçekleşmesini engeller. Oysa ki baba ile bebek arasında iyi ilişkilerin temeli, bebeklik döneminde atılır ve bu günler bir daha geri gelmez.
Baba, çocuğuyla bebeklik döneminde ilgilenmediği için, çocuk da büyüdüğü zaman babasının söz ve davranışlarıyla ilgilenmeyecektir. Baba ile gençlik dönemindeki çocuğu arası arasında gelişecek sıcak ilişkinin temeli, büyük ölçüde okul öncesi yıllardaki ilişkiye bağlıdır.
Unutmayın! Çocuğunuz hangi yaşta olursa olsun ebeveyn olarak yapacağız her eğitim ve terbiye ihmali sizin karşınıza o büyüp ileri yaşlara geldiğinde mutlaka çıkacaktır.