Beratımızı alabilme fırsatı, Berat Gecesi

Beratımızı alabilme fırsatı, Berat Gecesi

Bu gece ikinci bir Kadir gecesi hükmünde ve kıymetinde olan Berat Kandiline kavuşmuş olacağız. Gölgesi üzerimize düşen bu mübarek gecede bir rahmet rüzgarı esip, geçecek. Müminlerin günah kirlerinden kurtulup Rabbin af ve mağfiretine nail olmaları ümit edildiği için bu geceye Berat gecesi denmiştir. Bu gece gelecek seneye kadar başımıza gelmesi takdir olunan her şey (kaderimiz)

ÇELEBİ EFENDİ 19 Nisan 2019 ÇELEBİ EFENDİ

Bu gece ikinci bir Kadir gecesi hükmünde ve kıymetinde olan Berat Kandiline kavuşmuş olacağız.

Gölgesi üzerimize düşen bu mübarek gecede bir rahmet rüzgarı esip, geçecek. Müminlerin günah kirlerinden kurtulup Rabbin af ve mağfiretine nail olmaları ümit edildiği için bu geceye Berat gecesi denmiştir.

Bu gece gelecek seneye kadar başımıza gelmesi takdir olunan her şey (kaderimiz) yazılır. Bu gece, kader ve takdir gecesidir.

Hakkımızda karar verilirken heyecan duymamak mümkün değil. Ancak bu heyecan, inanmakla doğru orantılıdır. Ne kadar inanıyorsak o kadar heyecan duyarız. Berat Kandilinin varlığından haberdar değilsek hiç heyecan duymayız.

İnsanların bir sene içerisindeki rızıkları, zengin veya fakir olacakları ve ecelleri gibi mühim hususlar bu gece meleklere bildirilir. Bu geceyi dua ibâdetle geçirmek ve nafile namaz kılmak sevaptır.

Ebu’s-Suud hazretlerine göre: “Kader zaten yazılmıştır. Levh-i mahfuzdadır. Levh-i mahfuzdan yazılmasına Berat gecesi başlanır, Kadir gecesi bitirilir. Rızıklar nüshası Mikail’e, savaşlar, zelzeleler yer çökmeleri, yıldırımlar nüshası Cebrail’e, ameller nüshası dünya semasının sahibi İsmail’e ki büyük bir Melektir, musibetler nüshası da ölüm meleğine verilir.” Onun için bu geceye “Kader gecesi” denilmiştir.

Berat Kandili hakkında yüce kitabımızda şöyle buyrulur:

“O apaçık kitaba yemin olsun ki, biz onu gerçekten mübarek bir gecede indirdik. Çünkü biz onunla insanları uyarmaktayız. Bütün hikmetli işler o gecede ayırt edilir.” (Duhan Suresi: 2-4)

Âlimlerin bazısı bu ayette kastedilen gecenin Kadir Gecesi olduğunu, bir kısmı ise Berat gecesi olduğunu belirtmişlerdir. İki açıklamayı birleştiren diğer bir görüşe göre de, hikmetli işlerin ayrımının yapılmasına Berat gecesinde başlanmakta ve bu işlem Kadir gecesine kadar devam etmektedir.

İbni Abbas’tan (r.a.) rivayet edildiğine göre, hikmetli işlerin birbirinden ayırt edilmesi şu anlama gelmektedir:

Bu seneden gelecek seneye kadar meydana gelecek olayların hepsi ayrı ayrı melekler tarafından defterlere yazılır. Rızıklar, eceller, zenginlik, fakirlik, ölümler, doğumlar hep bu esnada kaydedilir. O yılki hacıların sayısı bile bu devrede takdir olunur. Herkesin ve her şeyin o sene içindeki mukadderatı kaydedilir. (Hülâsâtü’l-Beyân, 13:5251)

Peygamber Efendimiz (Sav) bu geceyi anlatırken Hz. Aişe’ye (rha) şöyle buyurmuştur:

“Bu gece Şaban`ın onbeşinci gecesidir. Allah Teâlâ bu gecede Beni Kelb kabilesinin koyunlarının tüyleri sayısınca insanları Cehennem`den kurtarır. Ancak kendisine şirk koşanların, müslümanlara karşı kin ve düşmanlık besleyenlerin, akrabaları ile münasebeti kesenlerin, gururlu ve kibirlilerin, ana-babasına asî olanların ve içki içmeye devam edenlerin yüzüne bakmaz. ” (Buhârî, et-Tergîb ve`t-Terhib, II, 118)

Bu gece nasıl değerlendirilir?

Peygamber Efendimiz (sav) Hadis-i şeriflerinde Berat gecesinin feyiz ve bereketini çeşitli şekillerde nazara vermiştir:

“Şaban’ın on beşinci gecesi geldiğinde geceyi uyanık hâlde ibadetle, ertesi günü de oruçlu olarak geçirin. O gece güneş battıktan sonra Allah rahmetiyle dünya semasına tecelli eder ve şöyle seslenir:

‘İstiğfar eden yok mu, affedeyim ve bağışlayayım. Rızık isteyen yok mu, hemen rızık vereyim. Başına bir musibet gelen yok mu, hemen sağlık ve afiyet vereyim.’ Böylece tan yerinin ağarmasına kadar bu şekilde devam eder.” (İbn-i Mâce, İkâme: 191)

İşte böyle manevi gecede cemaat halinde ve ev halkıyla beraber bu çağrıya: “Evet, evet, evet…ver  Allah’ım dememiz gerekir.

Beraatını alamayacak olan 8 sınıf

Berat gecesi, Rabbimiz tövbe, istiğfar ederek pişmanlık duyan günahkârların cümlesini affedeceğini bildiriyor. Ancak şu sekiz sınıfın kesin tevbe etmedikçe bu aftan istifadelerinin olamayacağını da işaret ediyor:

  1. Allah’a şirk koşanlar.
  2. Ana-babalarına isyan eden, onların kalplerini kırıp gönüllerini yıkanlar.
  3. İçkiye devam edenler.
  4. Falcılık edip gelecekten haber verenler.
  5. Din kardeşine besledikleri kinden vazgeçmek istemeyenler.
  6. Adam öldürmekten pişmanlık duymayanlar.
  7. Nikâhsız aile ile yaşayanlar.
  8. Akrabalarıyla alâkayı kesip ihmal edenler.

Şüphesiz ki bu günahların sahipleri bu gecede derin bir tövbe, istiğfarda bulunur da, kesin pişmanlık haline girerlerse İlahî aftan yararlanırlar. Aftan istisna edilmelerinin sebebi kesin, bir dönüş yapmayışları, ciddi bir tövbe, istiğfar haline girmemeleridir.  (Ahmed Şahin-Dualarımız)

Bu gecede neler yapmalıyız?

Bu sorunun cevabı 14 cü Şua’da şöyle geçiyor:

“Bu gelen gece olan Leyle-i Berat, bütün senede bir kudsî çekirdek hükmünde ve mukadderat-ı beşeriyenin programı nev’inden olması cihetiyle, Leyle-i Kadrin kudsiyetindedir.

Her bir hasenenin Leyle-i Kadirde otuz bin olduğu gibi, bu Leyle-i Beratta her bir amel-i salihin ve her bir harf-i Kur’an’ın sevabı yirmi bine çıkar. Sair vakitte on ise, şuhûr-u selâsede yüze ve bine çıkar. Ve bu kudsî leyâli-i meşhurede on binler, yirmi bin veya otuz binlere çıkar.

Bu geceler elli senelik bir ibadet hükmüne geçebilir. Onun için, elden geldiği kadar Kur’an’la ve istiğfar ve salâvatla meşgul olmak büyük bir kârdır. Leyle-i Berat, elli senelik bir ibadet ömrünü ehl-i imana kazandırabilir.”

Berat Gecesi Duası
Hz. Aişe validemiz, Efendimiz’in (sav), Berat gecesi kıldığı namazın secdesinde şöyle dua ettiğini anlatıyor:

“Allah’ım! Gazabından rızana sığınıyorum. Cezandan affına sığınıyorum. Allah’ım! Senden, yine sana iltica ediyorum. Sana yaptığım senâyı (övgüyü), senin kendine yaptığın senâ ölçüsünde yapmaktan âciz olduğumu itiraf ederim. Senin komşuluğun ve yakınlığın, azizliktir.

Senin senâ ve övülmen yücedir. Senin ordun mağlup edilemez. Sen, vaat ettiğin şeyde, vaadinden dönmezsin. Senden başka ilah, senden başka ma’bud yoktur.” (Müslim, salât, 222)”

Bazı mâna büyüklerinin de şöyle bir duası vardır

Allah’ım, şayet ismimi saîdler defterine yazdıysan, orada sabit kıl. Şayet ismimi şakiler defterine yazdıysan oradan sil. Çünkü Sen buyurdun ki, ‘Allah dilediğini siler yok eder, dilediğini de sabit bırakır, Levh-i Mahfuz O’nun katındadır.”

Bu idrak ve şuur içinde ihya edeceğimiz Berat Gecesinin hepimiz için hayırlara vesile olmasını Cenab-ı Haktan niyaz edelim.

Rabbim dualarımızı kabul eylesin. Sıhhat ve afiyet içerisinde nice kandillere ulaşmayı ve Beratımızı almayı nasip etsin. Âmin

ÖNE ÇIKANLAR