Türkiye Avrupalı Türk’ün malvarlığını bildirecek mi?

Avrupalı Türk’ler “Yurt dışında yaşadıkları ülkede sosyal yardım alan gurbetçiler 1 Ocak 2018’den itibaren mercek altına alınacak. Türkiye’de parası bulunan, gayrimenkulü ya da arabası olan gurbetçiler artık sosyal yardımlaşma kapsamında yardım alamayacak” şeklinde haberlerle şok oldu. Her ne kadar Türk hükümet yetkilileri “Henüz birşey belli değil, biz gurbetçiyi koruyacak şekilde bilgi paylaşacağız” dedilerse de özellikle

AVUKAT ŞERİF YILMAZ 26 Ağustos 2017 AVUKAT ŞERİF YILMAZ

Avrupalı Türk’ler “Yurt dışında yaşadıkları ülkede sosyal yardım alan gurbetçiler 1 Ocak 2018’den itibaren mercek altına alınacak.

Türkiye’de parası bulunan, gayrimenkulü ya da arabası olan gurbetçiler artık sosyal yardımlaşma kapsamında yardım alamayacak” şeklinde haberlerle şok oldu.

Her ne kadar Türk hükümet yetkilileri “Henüz birşey belli değil, biz gurbetçiyi koruyacak şekilde bilgi paylaşacağız” dedilerse de özellikle yatırımlarını Türkiye’ye yapan Avrupalı gurbetçimizin korkusunu dindiremediler.

Nihayetinde AK Parti İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu kendi resmi web sitesinde özetle “Bilgi paylaşımında vatandaşlarımızın menfaati esas alınacak, özellikle menfaatlerine aykırı bir paylaşım söz konusu olmayacaktır” diyerek bir nebze gurbetçinin içine su serpti. Ama içlerindeki yangını söndüremedi. Bunu halen bize gelen mesaj ve telefonlardan biliyoruz.

PEKİ OLAYIN KÖKENİ VE HUKUKİ ALT YAPI NASIL OLDU?

Ülkelerindeki vergileri takip edemeyen ve vergi cenneti ülkelere kaçan vergilerinin takibi için 2011 yılında OCED üyesi ülkeler kendi aralarında oturup “Biz birbirimize bu konuda yardımcı olalım.

Vergi mükelleflerini takip için aramızda anlaşalım” diyerek Vergi Konularında Karşılıklı İdari Yardımlaşma Sözleşmesi adında çok taraflı bir uluslararası sözleşme yaptılar.

Bu sözleşmeye Türk hükümetinden Maliye Bakanı Mehmet Şimşek de imza koydu. Şuana kadar sözleşmeye 111 ülke imza koydu.

Ancak Türkiye sözleşmeye imza koyarken bazı itirazlarla sözleşmeyi kabul ettiğini yazdırdı. Kardeşim ben bunu imzalıyorum ama sadace finansal kurumlardaki  (Vergi Dairesi, Bankalar, Özel Sigorta v.b.) gelir, kurumlar ve katma değer vergisi konularında bilgi veririm, emlâk, veraset, tüketim vergisi, zorunlu sigorta primleri, motorlu taşıt vergileri gibi menkul ve gayrımenkuller üzerinden alınan vergi bilgilerini paylaşmayabilirim, her bilgiyi vermem dedi.

Sözleşme imzalandıktan yaklaşık 5,5 yıl sonra TBMM Mayıs 2017’de sözleşmeyi kanunla onayladı ve Resmi Gazetede yayınlandı. Avrupalı Türk’ü paniğe sokan haberlerde bunla birlikte başladı.

Lâkin sözleşmenin TBMM tarafından kabul edilmesi yürürlüğü için yeterli değil. Buna ilişkin Bakanlar Kurulu Kararı’nın da yayımlanması ve yetkili otoritenin (Gelir İdaresi Başkanlığı-GİB) de otomatik bilgi değişimine ilişkin üye ülkelerle otorite anlaşmasını imzalaması gerekir.

Şuana kadar Bakanlar Kurulu kararı yayınlanmadı, ancak yıl sonuna kadar yayınlanacağı bekleniyor. Haziran 2017 itibarıyla da GİB, Nisan 2017 tarihinde OECD’ye vergi mükellefleri için finansal bilgilerin 1 Ocak 2018 tarihinden itibaren otomatik olarak değişime tabi tutacağını taahhüt etti. Ama hangi ülkelerle bilgi paylaşımı yapacağını bildirmedi.

Gelir İdaresi Başkanlığı ÜLKE ve AVRUPALI TÜRK’LERİN HASSASİYETLERİNİ DE dikkate alarak hangi ülkelerle otomatik bilgi değişimi yapacağını yine OECD’ye bildirmesi gerekiyor. Yani Türkiye’nin her ülke ile bilgi paylaşımına girme zorunluluğu bulunmuyor.

Kısacası şu aşamada Türkiye’nin hangi ülke ile bilgi paylaşımına gireceği, sözleşmenin tam yürürlüğü için Bakanlar Kurulu kararının ne zaman yayınlanacağı bilinmediğinden bilgi paylaşımının tam olarak gerçekleşmesi için hukuki süreç tamamlanmış değil. Bu konuda süreç daha devam ediyor.

GURBETÇİMİZİN BUNDAN ANLAYACAĞI ŞUDUR

Yapılan ve 01.01.2018 tarihinde yürürlüğe girecek sözleşmede bilgi paylaşımı tamamen vergiye dayalı bilgileri içermektedir. Bu vergi bilgilerinden de tamamını Türkiye paylaşmayacağını, sadece gelir, katma değer ve kurumlar vergisi ile ilgili bilgileri paylaşabileceğini, sözleşmenin yürürlüğünden önceki döneme ait vergi alacakları ile ilgili de bilgi vermeyebileceğini açıkça beyan etmiştir.

Yani sayın Yeneroğlu’nun da açıkladığı gibi vergi bilgilerini içeren banka, vergi dairesi v.b. bilgiler dışında  gayrimenkul, emeklilik fonları, emeklilik ya da emekli maaşı hesapları ve emeklilik dışı tasarruf hesapları bilgileri kesinlikle paylaşılmayacaktır.

Elbette bu Türk hükümeti adına hareket eden Gelir İdaresi Başkanlığının üye ülkelerle yapacağı ikili sözleşmelerde ülke ve Avrupalı Türk’ler konusunda göstereceği hassasiyete bağlı olacaktır.

Ayrıca şunu da bilmekte yarar var ki, sözleşme ve hukuki düzenlemelere göre; Türkiye’den kapsam dahilindeki finansal bilgiler verilse bile bu bilgilerin gizliliği sebebiyle bilgiyi alan ülke sadece vergi ile ilgili işlemlerde kullanacaktır.

Örneğin bir vatandaşımızın Türkiye’deki ticari bir işinden dolayı elde ettiği gelir vergisi ile ilgili bilgileri alan Almanya sadece vergi mevzuatına göre kullanabilecek diğer kurum işlemlerinde kullanamayacaktır.

Buna aykırı hareket eden Alman vergi dairesi (Finanzamt) bilgiyi İş Ajansına (Arbeitsamt) verirse sözleşmeye aykırı hareket etmiş olacak ve zarar gören gurbetçi vatandaşımız Alman devletine dava açma hakkı elde edecektir.

Sözün özü hemen paniğe gerek yok.