Mavi kartlı Türkiye’de devlet memuru olabilir mi?

Bilindiği gibi Almanya ve Avusturya gibi çifte vatandaşlığa izin vermeyen ülkelerde yaşayan Türk vatandaşlarımız Türk devletinin teşviki ile bulundukları ülke vatandaşlığına geçmişler ve Türkiye’de yabancı muamelesine tabi tutulmuşlardı. Türk devleti de ara bir çözüm olarak doğumla Türk vatandaşı olan ancak Türk devletinden izin alarak yabancı ülke vatandaşlığına geçen bu insanlarımıza “Sizin hiçbir kaybınız yok, sizin

AVUKAT ŞERİF YILMAZ 03 Şubat 2018 YAZARLAR

Bilindiği gibi Almanya ve Avusturya gibi çifte vatandaşlığa izin vermeyen ülkelerde yaşayan Türk vatandaşlarımız Türk devletinin teşviki ile bulundukları ülke vatandaşlığına geçmişler ve Türkiye’de yabancı muamelesine tabi tutulmuşlardı.

Türk devleti de ara bir çözüm olarak doğumla Türk vatandaşı olan ancak Türk devletinden izin alarak yabancı ülke vatandaşlığına geçen bu insanlarımıza “Sizin hiçbir kaybınız yok, sizin Türkiye’deki tüm haklarınız saklı” denilerek pembe/mavi kart imkanı vermişti.

Bu uygulamaya göre mavi kartlıların seçme ve seçilme, muafken araç veya ev eşyası ithal etme hakları ellerinden alınmış ancak askerlik hizmeti zorunlulukları da kaldırılmıştır.

Mavi kartlıların Türkiye’de çalışma imkanları ile ilgili olarak başlarda yabancı statüsünde tutulmuş iseler de daha sonra uygulamada Türk vatandaşları gibi SGK’dan çalışma izni almadan özel sektörde çalışmaları sağlanmıştı.

En son 2012 yılındaki kanun değişikliği ile 5901 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanununun 28. maddesinde çalışma hakları yönünden yenilikler getirilmiştir. Buna göre mavi kartlılar kamu kurum ve kuruluşlarında işçi, geçici veya sözleşmeli personel olarak çalıştırılabilirler, ancak kadroya dayalı ve kamu hukuku rejimine tabi olarak asli ve sürekli kamu hizmeti görevlerinde  bulunamazlar. Kısacası devlette işçi, geçici veya sözleşmeli personel olarak çalışmaları mümkünken devlet memuru olarak çalışma hakları yok. (md. 28/3)

Hatta Türkiye’de kamu alanında ancak taşeron bir firmaya bağlı olarak çalışan ve kanundaki diğer tüm şartları yerine getiren bir mavi kartlı 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname gereğince “Sen Türk vatandaşı” değilsin denilerek daimi kadroya alınmıyor.

Peki bu adil bir uygulama mı? Elbette değil. Her şeyden önce Avrupa’da yaşayan ve mavi kartlı olan insan sayımız belki milyona dayandı. Bunların çocukları hatta torunları bile mavi kart hakkı sahibi. Birçok gencimiz Türkiye’de ilahiyat, eğitim, tıp, hukuk gibi alanlarda üniversite eğitimi alıyor. Veya yurtdışında üniversiteyi bitiriyor ve diplomalarının Türkiye’de kanunlar dairesinde YÖK’te denkliğini alıyor.

Lâkin eğitim hayatları bittiği halde öğretmen, avukat, müftü, vaiz, doktor, mühendis gibi devlet memurluğuna has işlere girmiyorlar. O halde bu eğitimlerin ne önemi kalıyor?

Oysa devletimiz bu insanlarımıza “Siz bulunduğunuz ülke vatandaşlığına geçin biz sizin Türkiye’de her türlü hakkınızı koruyacağız” demedi mi? Bu söz havada kalmamalı.

Bütün bunlara rağmen kanaatimize göre 5901 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanununun 28. maddesindeki bu devlet memurluğu yasağına rağmen bu insanlarımızın istihdamı yine de kanunen mümkün. Nasıl mı?

2527 sayılı Türk Soylu Yabancıların Türkiye’de Meslek ve Sanatlarını Serbestçe Yapabilmelerine, Kamu, Özel Kuruluş veya İşyerlerinde Çalıştırılabilmelerine İlişkin Kanun  buna imkan vermektedir.

Bu kanunun amacı 1. maddesinde Türkiye’de ikamet eden Türk soylu yabancıların ihtiyaç duyulan meslek ve sanatları serbestçe yapabilmelerine, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) ve Güvenlik Teşkilatı hariç olmak üzere kamu, özel kuruluş veya işyerlerinde bu meslek ve sanat dallarında çalıştırılabilmelerine olanak sağlamak olarak belirlenmiş, 3. maddesinde ise Türk soylu yabancıların, kanunlarda Türk vatandaşlarının yapabileceği belirtilen meslek, sanat ve işlerde çalışabilmelerine ve çalıştırılabilmelerine imkanı verilmiştir.

Yani Türkiye’de 4817 sayılı Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Kanun gereğince çalışma izni alan Türk soylu bir yabancı (ör: bir Bosna-Hersek vatandaşı) TSK’da ve MİT gibi güvenlik kuruluşlarında çalışamaz ama diğer tüm devlet memurluklarında istihdam edilebilir.

Hatta hiç mavi kart hakkı olmayan Türkiye’de hukuk fakültesini bitiren Makedonya uyruklu olan ve Türk soylu bir soydaşımız Türk vatandaşı olmadığı gerekçesiyle kendisini avukatlık stajına başlatmayan Türkiye Barolar Birliğine karşı idare mahkemesinde dava açmış ve kazanmıştır.

Doğumla Türk vatandaşı olan, 4817 sayılı Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Kanun gereğince ikamet tezkeresi ve çalışma izni almaktan muaf, T.C. Kimlik numarası bile olan mavi kartlı insanımız bu kanuni düzenlemeden yararlanarak aynı Türk vatandaşları gibi daimi olarak devlet memuru olması daha kolay ve adil bir uygulamadır. Mavi kart hakkı sahibinin devlet memuru olarak çalışması konusunda herhangi bir kanuni düzenleme yapılmasa dahi bu imkanı kullanmalarını öneririm.

Ancak daha kolay ve pratik çözüm devletimizin mavi kart hakkını düzenleyen 5901 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanununun 28. maddesinin üçüncü fıkrasını değiştirerek bu insanlarımızın önünü açmasıdır. Bundan hem mavi kartlı insanımız hem de kalifiye yetişmiş bu insanlarımızı istihdam edecek devlet ve milletimiz kazançlı çıkacaktır.

ÖNE ÇIKANLAR