Borçlusu Almanya’da olan nafaka alacağımızı nasıl alabiliriz?

Borçlusu Almanya’da olan nafaka alacağımızı nasıl alabiliriz?

Alacaklısı Türkiye‘de borçlusu Almanya’da bulunan nafaka alacaklarının nasıl tahsil edilebileceğini bu köşe yazımızda genel olarak izah etmeye çalışacağız. Türkiye’de bir mahkeme kararıyla nafaka alacağı olan alacaklıları (ki, bunlar genellikle kadınlardır) nafaka borçlusu Türkiye’de ise bu nafaka alacaklarını şayet borçlunun ekonomik durumu iyi ise icra yolu ile rahatlıkla alabilirler. Lâkin elimizde bir mahkemeden kesinleşmiş bir kararla

AVUKAT ŞERİF YILMAZ 07 Ağustos 2021 AVUKAT ŞERİF YILMAZ

Alacaklısı Türkiye‘de borçlusu Almanya’da bulunan nafaka alacaklarının nasıl tahsil edilebileceğini bu köşe yazımızda genel olarak izah etmeye çalışacağız.

Türkiye’de bir mahkeme kararıyla nafaka alacağı olan alacaklıları (ki, bunlar genellikle kadınlardır) nafaka borçlusu Türkiye’de ise bu nafaka alacaklarını şayet borçlunun ekonomik durumu iyi ise icra yolu ile rahatlıkla alabilirler.

Lâkin elimizde bir mahkemeden kesinleşmiş bir kararla veya henüz kesinleşmemiş bir ara kararıyla tedbir nafakası alacağı olan ancak borçlusunun Türkiye’de mal varlığı olmayan ve Almanya’da ikamet eden nafaka borçlusundan bu alacağın nasıl tahsil edebileceği Türkiye’de bulunan ve zaten o nafaka ile geçimini veya ihtiyaçlarını sağlayan nafaka alacaklısı için sorun olmaktadır.

Çünkü borçlunun Türkiye’de bir malvarlığı yok. İcraya verse bile alacağa kavuşamayacak. İkincisi ise borçlu Türkiye’de değil, Almanya’da ve belki de Almanya’da bir malvarlığı veya geliri var. Ama ondan bunu nasıl tahsil edecek? Zira Türk icra dairesinin doğrudan Almanya’daki nafaka borçlusunun varsa malvarlığına veya gelirine haciz koyma yetkisi yok.

Bir örnek verelim; Artvin’de yaşayan Sacide hanım eşinden boşanmış ve mahkeme kendisine ve çocuklarına belirli bir miktar nafaka bağlamış. Bu karar da kesinleşmiş. Fakat boşandığı eşi ve nafaka borçlusu Yahya bey Almanya’da yaşıyor. Nafaka borcunu da ödemiyor. Sacide hanımın Almanya’da alacağını takip ettirmek için parası da yok. Sacide bu durumda ne yapacak?

İşte burada nafaka alacaklarıyla ilgili 1956 tarihli Birleşmiş Milletler Sözleşmesi devreye girmektedir. Bu sözleşmeye New York Sözleşmesi de denilir ve sözleşmeye Türkiye ile birlikte Almanya da taraftır.

Ayrıca “Nafaka Alacaklarının Yabancı Devletlerde Tahsili” ile ilgili Adalet Bakanlığı Uluslararası Hukuk ve Dış İlişkiler (Şimdi Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler) Genel Müdürlüğünün 16.11.2011 tarihli 64/2 sayılı genelgesi de halen yürürlükte ve uygulamada bize yol göstericidir.

Sözleşmeye taraf ülkeler kendi ülkelerinde bulunan borçlular hakkındaki diğer taraf ülke tarafından gelecek talepleri takip için “Aracı Makam”, diğer ülkelere gönderilecek talepler için ise “Gönderici Makam” belirlemişlerdir. Örneğin Türkiye için bu makam Adalet Bakanlığı Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğünün “Nafaka Bürosu”nun koordinasyonunda yerel Cumhuriyet Başsavcılıkları, Almanya için ise Federal Adalet Dairesidir. (Bundesamt für Justiz Bundesrepublik Deutschland),

Buna göre Sacide hanım elindeki mahkeme kararıyla birlikte Artvin C.Başsavcılığına müracaat edecektir. C.Başsavcılığı 64/2 sayılı genelge hükümlerine göre Sacide hanıma maktu Almanca/Türkçe talep formunu doldurtacaktır. Bu form kesinlikle elle doldurulmamalı, daktilo veya bilgisayar ile doldurulmalı.

Ayrıca mahkeme kararının kesinleşme ve icra edilebilme şerhini içeren aslı veya yeniden yazılmış aslına uygunluğu onaylı sureti Bakanlığa gönderilecektir. Karar veya ara kararın ilgili mahkemenin başlığını, hâkimin imzasını ve mahkeme mührünü ihtiva etmesi de gerekiyor.

Kararda kesinleşme ve icra edilebilir şerhi bulunmalı, şayet Sacide hanımın elinde bir ara kararla nafaka bağlandığına dair bir ara kararı varsa bunlara sadece icra edilebilir şerhi “İşbu karar icra edilebilir” şeklinde verilerek aslına uygunluğu yazı işleri müdürü tarafından onaylanmalıdır. Ayrıca ara kararının; davaya bakan mahkemenin ismini, davanın esas numarasını, taraflarını ve varsa vekilleri ile dava tarihini içermesi de diğer şartlardan.

Burada Sacide hanım için en önemli şeylerden biri de bu işlemler için parasının olmaması. Bu durumda Sadice hanım ikametinin bağlı olduğu muhtarlıktan fakirlik ilmühaberi alması gerekir.  Kırşehir C.Başsavcılığı, muhtarlıkça düzenlenecek bu fakirlik ilmühaberini esas alarak genelge ekindeki Almanca/Türkçe  adli müzaheret (yardım) belgesini düzenleyip onaylamalıdır. Bu adli müzaheret belgesi, Sözleşmenin uygulanması açısından altı ay süreyle geçerlidir.

Sacide hanımın nafaka alacağını Alman devletinin merkezî makamı yürüteceğinden nafaka alacağının tahsili için vekil tayin ettiğine dair vekâletname örneğini bizzat kendisinin imzalaması gerekiyor. Vekâletnamelerin noterlerce düzenlenmesi gerekmiyor.

Sacide hanımın ekleyeceği belgelerden nüfus kayıt örneğini, nüfus aile kayıt tablosu şeklinde ve nafaka talebinin dayanağı olan evlilik ve hısımlık bağları ile kişi hallerini tümüyle gösterecek şekilde nüfus müdürlüğünden iki suret temin edip ibraz etmelidir.

Sacide hanımın nafaka talebi bir mahkeme ilâmına dayandığından dava dilekçesinin, duruşma gününün ve kararın nafaka borçlusuna veya vekiline tebliğ edildiğini gösteren belgenin aslına uygunluğu onaylanmış örneği ile Almanca’ya tercümesinin de iki nüsha olarak düzenlenmesi gerekiyor.

Şayet varsa, bu belgelere nafaka alacaklısı Sacide hanımla Almanya’daki borçlu eşi Yahya beyin birer yeni fotoğrafı eklenmeli.

Başvuruda en önemli hususlardan biri de talep tarihinde, nafakaya hükmedilen mahkeme kararı çerçevesinde Almanya’daki borçlu Yahya beyin ödemesi gereken nafaka ile varsa Yahya beyin o güne kadar ödenmiş olduğu nafakanın aylık olarak gösterildiği ve formu da genelge ekinde olan bir listenin Sacide hanım tarafından düzenlenip verilmesi. Bu liste alacaklar yıllara göre ay be ay gösterilmeli ve sadece nafaka alacağına ilişkin olmalı. Aynı karardaki yargılama giderleri, avukatlık ücretleri ve tazminat alacakları maalesef bu yolla tahsil edilemiyor.

Nafaka alacağı tahsil edildiğinde yatırılacak Sacide hanımın banka bilgilerini içeren genelge ekindeki banka hesap formu yine Sacide hanım tarafından doldurulup bizzat imzalanması gerekmektedir.

Bu başvuru evraklarının hazırlanması konusunda Artvin C. Başsavcılığının Sacide hanıma yardım etmesi ve yönlendirmesi gerekmektedir. Zira yanlış doldurulan, yırtık, eskimiş veya eksik evrak sebebiyle gecikmeler olabiliyor.

Sacide hanımın bu talebini alan Artvin C. Başsavcılığı tüm evrakları tomarıyla Adalet Bakanlığı Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü Nafaka Bürosuna gönderir. Genel Müdürlük herhangi bir eksiklik görmez ise Almanca/Türkçe hazırlanan belgeleri Almanya’nın aracı makamı Federal Adalet Dairesine (Bundesamt für Justiz Bundesrepublik Deutschland) gönderir.

Sözleşme gereğince Alman aracı makamı bu Türk mahkemesi nafaka alacağına ilişkin ilâmın önce tanıtılması için Alman mahkemesine dava açar. Bu süreç genellikle asgari 1,5-2 yıl sürüyor. Şayet karar Alman mahkemesi tarafından tanınır ve tenfizine karar verilirse Almanya’daki borçludan tahsilat yapılır. Ancak bu süreç tamamlandıktan sonra Sacide hanımın hesabına düzenli nafaka paraları gelmeye başlayabilir.

Alman aracı kurumu borçlunun borç ödemekten aciz bir durumda olması nedeniyle tahsilat yapamazsa bunu tutanak haline getirir ve Adalet Bakanlığı Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü Nafaka Bürosuna bildirir.

Aynı durum Almanya’da yaşayan ancak nafaka borçlusu Türkiye’de olan bayan gurbetçimiz için de geçerlidir.

Anlattığımız bu sözleşme hükümlerinin uygulamasında kesinlikle ne Türkiye’deki Alman konsolosluklarının ne de Almanya’da bulunan Türk konsolosluklarının veya büyükelçiliklerinin görevleri bulunmamakta ve yazışmalar aracı kurumlar arasında doğrudan yapılmaktadır.

Sacide hanım gibi maddi durumu olmayanlar için biraz evrak temini zor olsa da bu yol kullanılabilir. Köşe yazımızın amacı da zaten bu. Lâkin yukarıdan beri sıraladığımız bürokratik işlemlerin de çok karmaşık ve zaman alan bir yol olduğu bir gerçek.

Bizim tavsiyemiz az bir masrafla örneğin Sacide hanımın Almanya’da bir avukata vekaletname vermesiyle belki de mahkemeye gitmeden de tahsilat imkânına kavuşabilecek olması. Zira Almanya’da kendisini rahat hisseden Sacide hanımın nafaka borçlusu Yahya bey Almanya’daki bir avukattan gelecek bir yazıyı ciddiye alıp hemen olumlu tepki vermesi her zaman mümkün.

Bunun tersi olarak Alman mahkemesinden bir nafaka alacağına ilişkin karar olan gurbetçimiz de Türkiye’de bulunan nafaka borçlusundan alacağını alabilmesi için Türkiye’de bir avukata az bir masrafla vereceği vekaletname sayesinde nafaka alacağına daha hızlı ve etkin bir şekilde ulaşabilir.

Elbette bu iki yoldan birinin tercihinin takdiri nafaka alacaklılarınındır.