Almanya’da engellilerin iş hayatında özel ve istisnai hakları

Almanya’da sigortalıların engelliliği aynı Türkiye’de olduğu gibi yüzdelik sisteme göre derecelendirilmektedir. Bu konuda iki kavramı ayırmamız gerekiyor; Engelli (Behindert) ve Ağır Engelli (Schwerbehindert). Almanya sistemine göre bir kişiye engelli tabirini kullanabilmek için kişinin doktor raporuna göre engellilik durumu yüzde 20’yi geçmesi gerekiyor. Engellilik durumu yüzde 50’yi geçtiğinde ise bu kişi ağır engelli (Schwerbehindert) oluyor. Fakat

AVUKAT ŞERİF YILMAZ 22 Haziran 2019 AVUKAT ŞERİF YILMAZ

Almanya’da sigortalıların engelliliği aynı Türkiye’de olduğu gibi yüzdelik sisteme göre derecelendirilmektedir. Bu konuda iki kavramı ayırmamız gerekiyor; Engelli (Behindert) ve Ağır Engelli (Schwerbehindert).

Almanya sistemine göre bir kişiye engelli tabirini kullanabilmek için kişinin doktor raporuna göre engellilik durumu yüzde 20’yi geçmesi gerekiyor. Engellilik durumu yüzde 50’yi geçtiğinde ise bu kişi ağır engelli (Schwerbehindert) oluyor.

Fakat bu ayrımda özel bir durum söz konusu. Bazı şartlar yerine getirildiğinde normal engelli kişi ağır engelli sayılıyor ve onun yararlandığı haklardan istisnaen yararlanabiliyor. Biz buna „Ağır Engelliliğe Denklik“ diyoruz.

Alman Sosyal Sigorta Kanunu’nda denklik şartları şu şekilde sıralanıyor;

  • Engellilik oranı en az % 30 olmalı
  • Almanya’da yaşamalı veya çalışmalı
  • Bu denkliği almadan iş bulunamamalı veya mevcut iş koruyamamalı
  • Denklik Alman İş Ajansı tarafından tasdik edilmeli

Normal engelli olup denklik alanlar ağır engellilerin haklarından faydalanırlar ve kendilerine ağır engellilerle eşit muamele edilir. Bu eşit muamele denklik başvuru tarihinden itibaren başlar.

Engelli belgesini (Behindertenausweiss) alabilmek için mutlaka ilgili ve yetkili kuruma müracaat ile sağlık durumu hakkında detaylı bilgi vermek şart. Burada bahsedilen ilgili ve yetkili kurum eyaletten eyalete değişmektedir. (Ör: Hessen eyaletinde bu kurum Versorgunsamt’tır) Bunun araştırılması ve o kuruma başvurulması gerekir.

İlgili kurum ev veya diğer doktorlar ile irtibata geçer ve tüm tıbbî raporları inceleyip kararını verir. Ağır engellilik kabul edildiğinde ilgili kurumca kişiye ağır özürlü kimliği (Schwerbehindertenausweiss) verilir.

Engelli hakkını almış bir kişi iş hayatında engelinden dolayı aşağılayıcı veya ayrımcı muamele göremez. Özellikle işe alımlarda, meslekte yükselmede ve işten çıkma/çıkarılma hallerinde diğer normal işçilerle eşit muamele görmek zorundadır. Engellinin böyle bir ayrımcılığa veya aşağılanmaya maruz kalması halinde tazminat davası açma hakkı mevcuttur.

Ağır engellilerin hakları ise daha geniştir. Diğerlerinden farklı olarak en belirgin hakları ağır engelli çalışanın iş akdinin feshi ve işten çıkarılmasıdır. İşverenin ilgili kurumdan izin almadan ağır engelli çalışanı işten çıkarması mümkün değildir. Bu rağmen iş akdi feshedilmiş ve işten çıkarılmışsa bu fesih ve çıkarma hukuken geçersizdir.

Ancak burada dikkatli olunmalı. Ağır engelli olmak hiçbir şekilde işten çıkarılmaz anlamına gelmez. Yetkili ve ilgili kurum durumu inceledikten sonra iş akdinin feshi ve çıkışın engellilik durumu ile ilgili olup olmadığını inceler ve ona göre bir karar verir.

Böyle durumlarda mutlaka hak aranmalı ve kanuni sürelere dikkat edilmelidir. Zira ne kadar haklı olunursa olunsun üç haftalık itiraz ve dava açma süresine dikkat edilmez ve süre geçirilirse bu hak ölür, işverenin verdiği çıkış geçerli olur.

Burada bir ihtimalden daha söz etmek gerekir. Çıkış veren işveren belki kişinin engellilik durumundan haberdar değildir. Çıkışı bunu bilmeyerek vermiş olabilir. İşte bu durumda yine işten çıkıştan itibaren üç hafta içerisinde işveren detaylı ve belgelerle bilgilendirilmeli ve feshin geri alınıp işe iade talep edilmelidir.

Ağır engelli ile ağır engelliliğe denklik arasında yıllık izin konusunda bir fark vardır. Ağır engellilerin beş günlük fazla yıllık izin hakkı varken denklik alanlarda bu hak bulunmamaktadır.

Yazıma konu bilgiler Alman hukukunda uzman olan meslektaşlarımdan derlenmiş genel bilgilerdir ve bağlayıcılığı bulunmamaktadır. Vatandaşlarımız kendilerinin hukuki durumunlarına özgü daha ayrıntılı bilgileri Türk hukuku avukatı olarak bizden değil, kendilerine en yakın ve bu alanda uzman Alman hukuku avukatı meslektaşlarımızdan almalıdır.