Alman vatandaşlığında kabulde 5 yıl ikamet şartı nasıl hesaplanıyor?

Almanya’da mutat ikamet ve bunun nasıl hesaplanacağı Alman Vatandaşlık Kanunu’nun 12b maddesine göre belirlenir.

AVUKAT ŞERİF YILMAZ 14 Eylül 2024 YAZARLAR

Çifte vatandaşlık hakkı veren yeni Alman Vatandaşlık Kanunu 27.06.2024 tarihinden itibaren yürürlüğe girdi. Kanunun yürürlüğe girmesiyle Türk vatandaşlarının Alman vatandaşlığına geçme başvuruları da oldukça arttı.

Bu köşe yazımızda Alman vatandaşlığına kabulde 8 yıl olan yasal ikamet sürelerinin 5 yıla indirilmesinde aranan “yasal ikamet etme” şartı ile bu 5 yıllık sürenin nasıl hesaplandığını izah etmeye çalışacağız.

Bilindiği gibi yabancı anne veya babadan Almanya’da 01.01.2002 tarihinden sonra dünyaya gelen çocukların doğum yeri esasına (ius soli) göre Alman vatandaşlığını almasında anne babadan en az birinin çocuğun doğumundan geriye doğru Almanya’da en az 8 yıl yasal olarak ikamet etme şartı 5 yıla indirilmiştir. (Alman Vatandaşlık Kanunu md. 4/3, 1 nolu alt bent).

Diğer yandan Alman vatandaşlığına alınmak üzere başvuran Türk vatandaşımız da diğer şartların yanında başvuru tarihinden geriye doğru en az 8 yıl yasal ikamet ediyor olma şartı da 5 yıla indirilmiştir. (Alman Vatandaşlık Kanunu md. 10/1).

Görüldüğü gibi bu iki halde de birinci şart “Almanya’da yasal ikamet etme”, ikinci şart ise “5 yıldan beri ikamet etme”dir.

Peki kimler Almanya’da yasal ikamet ediyor sayılır?

Kanunun gerek 4 gerekse 10. maddesinde aranan yasal olarak Almanya’da ikamet, Alman kanunlarına ve uluslararası anlaşmalara göre kendilerine verilen bir ikamet iznini ve mutat meskenlerinin devamlı olarak Almanya olmasını ifade eder.

Vatandaşlığa kabulde yasal ikamet izinlerini şu şekilde sıralayabiliriz:

  • Serbest dolaşım hakkına sahip bir Avrupa Birliği (AB) veya bir Avrupa Serbest Ticaret Bölgesi ülkesi (İzlanda, Lihtenştayn, Norveç) vatandaşı ya da aynı statüye sahip bir aile üyesi olarak veya AET-Türkiye Ortaklık Konseyi’nin 1/80 sayılı kararının 6. veya 7. maddesi uyarınca verilen ikamet izinleri,
  • Avrupa Topluluğu ve Üye Devletleri ile İsviçre Konfederasyonu arasında kişilerin serbest dolaşımına ilişkin 21 Haziran 1999 tarihli Anlaşma (2. Federal Hukuk Gazetesi 2001 s. 810) temelinde İsviçre vatandaşı veya aile üyesi olarak alınan oturma izinleri,
  • Süresiz ikamet izinleri (Niederlassungserlaubnis), AB süresiz ikamet izinleri (Erlaubnis zum Daueraufenthalt-EU), AB Mavi Kartı (Blaue Karte EU) veya İkamet Yasası kapsamında verilen ikamet izinleri (Aufenthaltserlaubnis),
  • Mülteci statüsü kesin olan (Asylberechtigter) ve İkamet Yasası’nın 60. maddesinin 1. fıkrasının şartlarının Federal Göç ve Mülteciler Dairesi tarafından kesin bir şekilde belirlendiği durumlarda, İltica İşlemleri Yasası uyarınca verilen ikamet izinleri (İltica İşlemleri Kanunu md. 55),
  • İkamet izni almaktan muaf veya Alman vatandaşı veya statü Alman statüsünde olması,
  • Vatansız bir yabancı olarak ikamet etmesine kanunen izin verilmiş olunması,
  • Eski Demokratik Almanya Cumhuriyeti kanunlarına göre ikamet hakkına sahip olması.

Bu hallerde yabancı yasal olarak Almanya’da ikamet etmiş sayılır ve bu izinlere veya durumlara sahip olanlar başvuru anında süresiz ikamet izni almış olmak kaydıyla Alman vatandaşlığına kabul için başvuru yapabilirler.

Fakat Tahammül (Duldung) izni ile Almanya’da bulunanlar yasal ikamet etmiş sayılmıyorlar. Yani bunların başvuruları kabul olmaz.

5 yıl buluma süresi nasıl hesaplanıyor?

Yukarıda saydığımız yasal ikamet iznine sahip olanların çocuğun doğumu anında veya Alman vatandaşlığına kabul başvurusu tarihinden geriye doğru 5 yıl (eski düzenlemede bu süre 8 yıl idi) ikamet ediyor yani mutat meskenlerinin Almanya olması gerekiyor.

Diğer bir anlatımla son 5 yıldan beri yasal olarak Almanya’da bulunmaları ve yaşamaları gerekiyor.

Almanya’da mutat ikamet ve bunun nasıl hesaplanacağı Alman Vatandaşlık Kanunu’nun 12b maddesine göre belirlenir.

Kural olarak, gerekli ikamet süresinin yarısından fazlası yurtdışında geçirilmişse, artık Almanya’da mutat ikametin olduğu kabul görmez. Bu gibi durumlarda, Almanya’da yasal bir mutat ikametgahın yeniden tesis edilmesiyle birlikte ikamet süresi şartı (örneğin 5 yıllık süre) yeniden işlemeye başlar.

Bu düzenlemeye göre Almanya’ya dışında 6 aya kadar bulunmalar yani 6 aya kadar Almanya dışında ikametler bu 5 yıllık mutat ikametin hesabında nazara alınmaz (Örneğin tatil gezileri, akraba ziyaretleri, miras veya işle ilgili konular gibi). 5 yıl mutat ikamete bu süreler dahil edilir.

Almanya dışında 6 aydan fazla kalınması durumunda ise, yabancının yabancılar dairesi tarafından belirlenen bir süre içinde ülkeye yeniden giriş yapmış olması halinde (örneğin, öğrenim amacıyla kalınması veya izinli olarak okula devam edilmesi durumunda) mutat ikamet devam eder, kesintiye uğramaz. Bu süreler 5 yıl mutat ikamet sürelerine dahil edilir.

Yasal ikamet iznine sahip bir Türk vatandaşının Türkiye’de fiili askerlik hizmetini yerine getirmesi durumda, vatandaşımızın fiili askerlik hizmetinden veya çürük raporu alması sebebiyle askerlik hizmetten terhis edildikten sonraki üç ay içinde Almanya’ya yeniden giriş yapma halinde de mutat mesken süresi devam eder, kesintiye uğramaz. Bu askerlik hizmeti süreleri ve arkasından 3 aya kadar olan süreler 5 yıl mutat ikamet sürelerine dahil edilir.

Bunların dışında daha uzun süre Almanya dışında bulunmalarda hesaplanacak bu 5 yıllık süreyi kesintiye uğratır.  Böyle bir durumda Alman vatandaşlığına kabul başvurusu incelenirken Almanya’daki önceki yasal ikametgahın ikamet kesintisinden sonra ne ölçüde dikkate alınabileceği, Almanya’daki önceki ikametgahın kesintiye rağmen bütünleştirici bir etkiye sahip olarak kabul edilip edilemeyeceği vatandaşlığa kabul dairelerinin takdirine bağlıdır.

Örneğin İkamet Kanunu’nun 37. maddesi uyarınca 18 yaşından önce Almanya’da yaşamış ancak Türkiye’ye kesin dönüş yapan çocuğun şartları yerine getirerek geri dönüş hakkından faydalanıp oturma izni almış olması halinde Almanya’da daha önce yasal olarak ikamet ettiği sürenin azami 3 yıla kadar olan kısmı 5 yıllık sürenin hesabına dahil edilebilir. 27.06.2024 tarihinden itibaren yürürlüğe giren Alman Vatandaşlık Kanunundan önce bu nazara alınacak 3 yıllık azami süre 5 yıl idi.

Almanya’daki yasal ikamete ara verilmesi halinde de 12b maddesi hükümleri uygulanır. Buna göre ikamet izni veya ikamet izninin uzatılması için zamanında başvuruda bulunulmaması nedeniyle yasal ikametin kısa süreli kesintiye uğraması, ikamet iznine ilişkin kararda nazara alınmamış ise 5 yıllık yasal ikamet süresinin hesabında da dikkate alınmaz.

Mülteci veya sığınmacı statüleri kabul edilenlerin 5 yıllık yasal ikamet süreleri mülteci veya sığınmacı statülerinin kabul edildiği değil, iltica başvurusu yaptıkları tarihten itibaren hesaplanır.

Görüldüğü gibi 4. maddeye göre sadece 01.01.2000 sonrası Almanya’da doğan çocukları ve bu çocukların anne-babasından birinin yeni kanuna göre en son 5 yıldan beri Almanya yasal ikamet ediyor olması gerekir. Bu nedenle anne babası Almanya’da 1970’li, 80’li veya 90’lı yıllarda 15, 20 veya 30 yıl yasal ikamet etmiş ve daha sonra Türkiye’ye kesin dönüş yapmış Almanya’da doğan çocukların Alman vatandaşlık hakkı yoktur.

Çünkü birincisi anne-baba en son 5 yıldır Almanya’da yasal olarak ikamet etmiyor, ikincisi bu çocuklar 01.01.2000 tarihinden önce doğmuşlardır. Hatta bu anne babaların bir şekilde Almanya’ya geri geldiklerini ve en son 5 yıldır Almanya’da ikamet ettiklerini kabul etsek bile durum yine değişmez, vatandaşlık alamazlar.

Almanya’ya dışında ikamet edenler de Alman vatandaşlığına başvurabilir mi?   

Alman vatandaşlığına kabul için Almanya’da yasal olarak ikamet ana kural ve şart olmakla birlikte istisnaen Alman Vatandaşlık kanununun 14. maddesi gereğince Almanya dışında çeşitli sebeplerle ikamet edenler de Alman vatandaşlığına kabul başvurusu yapabilir.

Ancak bunun şartları normal Almanya’da ikamet edenlere göre çok ağırdır ve başvuru üzerine Alman vatandaşlığına kabul tamamen Federal İdare Dairesinin (Bundesverwaltungsamt) takdirindedir. Maddedeki düzenleme özellikle Almanya’nın dışı temsilciliklerinde veya uluslararası resmi organizasyonlarda Alman vatandaşlarının yabancı eşleri veya kayıtlı hayat arkadaşları için getirilmiştir.

Bu madde gereğince başvuru yapılsa bile mutlaka Alman vatandaşlığı hakkı verileceği garantisi yoktur.

Böyle bir başvuru üzerine Federal İdare Dairesinin diğer bütün şartların (dil sertifikası, vatandaşlık testi, sosyal yardım almama, sabıkasızlık gibi) yanında başvurucunun Almanya ile bağların ispatlanması ve Alman vatandaşlığına alınmasında bir kamu yararı olduğunu takdir etmesi gerekir ki, bu kavram çok esnek bir kavramdır.