Şehit çocuğu, WhatsApp grubunda "Bütün ülke genelindeki üniversite arkadaşlarımız yapılan haksızlıklara karşı direnirken, burada böyle oturmak benim kanıma dokunuyor" yazdığı için KYK yurdundan atıldı
Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi’nde İngilizce Öğretmenliği bölümünde okuyan 3’üncü sınıf öğrencisi Görkem Akşit, öğrencilerin bulunduğu bir WhatsApp grubuna “Arkadaşlar, bütün ülke genelindeki üniversite arkadaşlarımız yapılan haksızlıklara karşı direnirken, burada böyle oturmak benim kanıma dokunuyor” yazdığı için şikayet edildi ve kaldığı Kredi ve Yurtlar Kurumu’na (KYK) bağlı erkek öğrenci yurdundan atıldı.
Şehit çocuğu olan Görkem Akşit’in yurttan çıkarken çekilen ve kamuoyuna yansıyan bir videoda şunları söylediği görüldü:
“AKP’li vatan hainleri beni yurttan atıyor! Ben şehit çocuğuyum, benim babam polisti şehit oldu bu vatan için. AKP’li vatan hainlerini görün! Şehit çocuğunu yurttan atıyorlar.”
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Murat Bakan, konuyu TBMM gündemine taşıdı. Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak tarafından yanıtlanması istemiyle yazılı soru önergesi verdi.
Şehit çocuğu Görkem Akşit’in KYK yurdundan atılmasının gerekçesini, bu kararda siyasi saik olup olmadığını ve yurt hakkının iptalinin hukuki dayanağını irdeleyen Bakan, KYK yurt müdürü Murat Artar’ın geçmişte güvenlik görevlisi olarak çalıştığı ve kısa sürede yurt müdürü yapıldığı iddialarını da sordu.
CHP’li Murat Bakan, konuyla ilgili şunları söyledi: “Bir şehit çocuğu deprem bölgesinde üniversite okuyor, ülkesindeki haksızlarla, hukuksuzluklarla ilgili bir yurttaş olarak duyduğu rahatsızlığı arkadaşlarıyla paylaşıyor ve devletin yurdundan atılıyor.
Bir tarafta farklı düşüncelere sahip yüz binlerce öğrenci insanlığın üzerine inşa edildiği ortak değerler üzerinde buluşup birlikte o haklı sesi yükseltirken; diğer yanda aynı yurdu, aynı odayı, aynı sırayı paylaşan bazı öğrenciler sırf kendi fikrinin karşısında diye arkadaşının sokakta kalmasına, eğitim hayatının sekteye uğramasına neden olabiliyor.
Bir üniversite öğrencisinden muhbir yaratan da bu kötülüğü örgütleyen de ülkemizi bu çıkmaz ve zor hale getiren de aynı siyaset. Bunu hep birlikte değiştirmek zorundayız. Ya hep beraber ya hiçbirimiz.”