Erdoğan İstanbul Sözleşmesi’ni neden feshetti?

HABER MERKEZİ – İstanbul Sözleşmesi doğrultusunda çıkarılan 6284 Sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun’a göre devlet, şiddetten şikâyetçi olan kadına, dilerse çocuklarıyla birlikte barınma imkânı veriyor. Süreç sona erene değin maddi yardım sağlıyor. İş ve hatta kimlik değişikliği yapmak isterse yardımcı oluyor. Şiddet uygulayan hakkında en az bir ay süreyle uzaklaştırma

PANORAMA - NEWS 20 Mart 2021 TÜRKİYE GÜNDEMİ

HABER MERKEZİ – İstanbul Sözleşmesi doğrultusunda çıkarılan 6284 Sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun’a göre devlet, şiddetten şikâyetçi olan kadına, dilerse çocuklarıyla birlikte barınma imkânı veriyor.

Süreç sona erene değin maddi yardım sağlıyor. İş ve hatta kimlik değişikliği yapmak isterse yardımcı oluyor. Şiddet uygulayan hakkında en az bir ay süreyle uzaklaştırma kararı alınıyor.

Sözleşmenin getirdiği 6284 Sayılı Kanun’da muallaklıkta olan bir şiddet tanımı var. Şiddet görme ihtimalini hissettiren her şey fiziksel şiddet ile eşdeğer tutuluyor. Bu da şiddet görülmediği takdirde şiddet uygulandığı söylenerek yetkililerle irtibata geçip baba, eş, abiyi polis eşliğinde evinden aldırtabiliyor.

Bu da her hangi bir fiziksel şiddetin veya tehdidin söz konusu olmadığı durumlarda, aile arasındaki en küçük anlaşmazlık adli bir vakaya dönüştürülüyor. Devlet direkt mahrem alana girerek evin erkeğini suçlu buluyor. Bunun da pek sağlıklı sonuçlar doğurmadığı medya yansıyan haberlerden görülüyor.

İstanbul Sözleşmesinin iptal edilme isteklerinden biri de eşcinsel evliliklerin meşrulaştırılmaya çalışılması.

Sözleşmenin, aile yapımıza “dinamit” niteliğinde olduğunu belirten uzmanlar, “Femi-faşist zihniyetle” hazırlanan ve eşcinsel evliliklere yasallık getirmeyi hedefleyen sözleşmenin iptal edilmesi istiyor. Sözleşmede yer verilen “Toplumsal Cinsiyet Eşitliği” kavramı bugün Türkiye’de LGBT lobilerinin nasıl rahatça çalıştığını gözler önüne seriyor.