Alman Fizikçi Werner Heisenberg’in hayatı

Almanya‘nın en önemli fizikcilerinden biri olan Heisenberg, çok genç yaşta, 1932’de nobel ödülünü aldı. Nils Bohr’un zamanında bulduğu keşif, o zamanlarda her ne kadar da devasa birşey olsada, birçok fizikçi, tarafından eksik ve anlaşılmaz bulundu. Daha 24 yaşındayken Heisenberg, yaptığı araştırma ile, atom fiziğine yeni bir bakış açısı kazandırdı. Arkadaşları tarafından‚ ”sezgi gücü” kuvvetli olarak

PANORAMA - NEWS 01 Ocak 2018 YAŞAM

Almanya‘nın en önemli fizikcilerinden biri olan Heisenberg, çok genç yaşta, 1932’de nobel ödülünü aldı. Nils Bohr’un zamanında bulduğu keşif, o zamanlarda her ne kadar da devasa birşey olsada, birçok fizikçi, tarafından eksik ve anlaşılmaz bulundu.

Daha 24 yaşındayken Heisenberg, yaptığı araştırma ile, atom fiziğine yeni bir bakış açısı kazandırdı. Arkadaşları tarafından‚ ”sezgi gücü” kuvvetli olarak tanınıyordu, ayrıca ders kitaplarında bulunan gördellere kuşkuyla bakıyordu.

Heisenberg, çok istediği birşey vardı, o da Bohr ile karşılaşıp onunla tartışmak. Bu fırsatı yakalayınca da München Üniversitesi’ndeki öğretimi yarıda kesti, konuk öğretim üyesi olarak Göttingen Üniversitesi‘nde bulunan Bohr’un yanına gitti. Bu ikili karşılaştıktan sonra, Heisenberg’in yeteneğini gören Bohr, onu Kopenhag Teorik Fizik Enstitüsüne katılmasını tavsiye etti. Bu enstitü seçkin fizikçilerin toplandığı bir yerdir.

Heisenberg, üniversitesini bitirir  bitirmez oraya gitti. Daha sonraları birçok bilim insanı gibi, Heisenberg’de nazilerle sorun yaşamaya başladı. Onlarla aynı ideolojide olmadığı için ve yahudi olan Meitner ve Einstein gibi bilim insanlarını savundu. Münih’te öğretim görevlisi olacaktı ama bu tutumu yüzünden verilmedi. O da Leipzig’de kalıp araştırmalarına devam etti. İkinci Dünya Savaşı başladığında, diğer bilim insanları gibi ordunun, silah ofisinde çalışmak zorunda kaldı.

Kendisine askeri nükleer enerjisinin kullanımını araştırması için Alman uranyum projesinin yönetimi verildi. 1941’de Heisenberg, Weizsäcker ile birlikte Kopenhagen‘a gitti. Orada bir zamanlar danışmanı olan Bohr ile, Almanya‘da olabilecek olan nükleer silah hakkında konuşmak istedi. Bu proje hakkında, Bohr’a bilgi vermek istiyordu.

Bu görüşme, Heisenberg için ümit vadeden bir konuşma olmadı. Bohr yarı yahudi kökenliydi ve eşide yahudiydi, Heisenbergin anlatıklarından sonra hayret içinde kaldı. 15 yıllık samimi dostlukta bir kopuş meydana geldi. Heisenberg’in ziyaretinden sonra Bohr, isveç üzerinden ingiltere‘ye kaçtı ve sonra Amerikaya göç edip, orada atom bombası gelişiminde yardım etti. Heisenberg ve diğer uranyum projesinde görevli olan bilim insanları savaş bittikten sonra, geçici olarak ingiliz Farm Hall malikanesinde birkaç ay boyunca dinlendi.
1948’de kısa bir süre olarak konuk öğretim görevlisi olarak Cambridge’de ders verdi. 1958’e kadarda Max-Planck Enstitüsü‘nün direktörlüğünü yaptı. Bu süre zarfında kozmosdaki nükleer sistem ve onun sonucunda ortaya çıkan radyasyon üzerinde araştırmalar yaptı.

Ayrıca Konrad Adenauer’ya bilimsel danışmanlık yapmış, ve ona nükleer enerjinin  askeri güç olarak kullanılmamasını şiddetle tavsiye etti. Bu tutumunu hayatının sonuna kadarda devam ettirmiştir.  Ayrıca 1957’de Göttinger Deklerasyonunu imzalayan atom bilimciler arasında o da vardır. 50’ler ve 60’larda değişik üniversitelerde öğretim görevlisi olarak çalışatrak, birçok dernek başkanlık yaptı.

Birçok kez Nazi’ler tarafından “beyaz yahudi” ve düşman  olarak hedef gösterildi. Heisenberger, Nazi politikasını reddettiği ve hiçbir zaman NSDAP’a  katılmadığı halde o dönemde Almanya’da ayakta kalan az fizikciden birtanesidir.

Ve her ne kadar da zorla Almam ordusunda yaptığı araştırmalarda, Bohr ile olan dostluğunun arasına girsede, elde ettiği positif birşey oldu, o da Albert Speer’in Alman bir nükleer bomba yapını engellemek oldu.

Werner Heisenberg, Profesör olarak çalışmalarını sürdürürken Almanya’nın Münih şehrinde 1 Şubat 1976 yılında, 75 yaşında safra kesesi ve böbrek kanserinden hayatını kaybetti.

HABER: MERVE TUNA