Katkı maddeleri vücuda girdikten sonra vücut şu dengesi ve içeriğini değiştirerek, alerjik ve otoımmun hastalıklara eğilimi arttırarak ve tam olarak sindirilemediği için birikerek damar tıkanıklıkları ve farklı birçok hastalığa neden olur. Bu maddeler genetik yapıya zarar verdiği gibi, bağışıklık sistemi ve metabolizmayı da olumsuz yönde etkiler. Tüm bu olumsuz yan etkiler yaşlanma sürecini hızlandırır ve
Katkı maddeleri vücuda girdikten sonra vücut şu dengesi ve içeriğini değiştirerek, alerjik ve otoımmun hastalıklara eğilimi arttırarak ve tam olarak sindirilemediği için birikerek damar tıkanıklıkları ve farklı birçok hastalığa neden olur.
Bu maddeler genetik yapıya zarar verdiği gibi, bağışıklık sistemi ve metabolizmayı da olumsuz yönde etkiler. Tüm bu olumsuz yan etkiler yaşlanma sürecini hızlandırır ve doğumundan beri katkı maddesi tüketen bir çocuk ergenlik yaşlarından itibaren yaşlı bir bireyin sağlık özelliklerini göstermeye başlar.
Katkı maddeleri olarak en bilinenleri; renklendirici, beyazlatıcı, tatlandırıcı, kıvam arttırıcı, koruyucu, kıvam arttırıcı gibi çok sayıdadır.
Yediğine içtiğine dikkat etmeyen biri günde yaklaşık 2000 den fazla katkı maddesi alabilir. Amerika’da yapılmış bir çalışmada ise sık sık hazır yemek tüketen bir bireyin yılda kendi ağırlığı kadar katkı maddesi tükettiğini saptamıştır.
Birçok ülkede hazır satılan ürünlerde kullanılan malzemeler belirtilir. Ancak burada sayılanlar üreticinin kendi üretiminde kullandığı maddelerdir. Kullandığı malzemelerin içerdiği katkı maddelerini belirtmek mecburiyeti yoktur.
Etiket okuyarak sağlıklı beslendiğimizi zannetsek de aslında tam olarak ne tükettiğimizi bilmeden, bol miktarda katkı maddesini farkında olmadan vücudumuza alıyoruz.
Eskiden doğal kaynaklardan elde edilen Karoten (E160) ve Betanın (E162) gibi maddelerin yerini artık maalesef rekombinant DNA yöntemi ile üretilen maddeler almakta ve giderek katkı maddeleri daha tehlikeli hale gelmektedir.
Gerçek şu ki ürün paketli veya açıkta satılsın içerdikleri katkı maddelerini tam olarak tespit etmek mümkün olmadığı gibi evde üretmeye çalıştığımız ürünlerde kullandığımız hammaddelerin güvenilirlikleri de ayrı bir tartışma konusudur.
Katkı maddeleri tek başına bile zararlıyken bazıları bir arada veya vücutta depolandıktan sonra daha zarar verici olabilir.
Bahsedilen katkı maddeleri günlük gıda tüketiminde sıkça kullanılan ürünlerdeki maddelerdir. Bir de rutinde herkesin tüketmediği ancak giderek yaygınlaşan ve maalesef zararları her geçen gün daha çok öğrenildiği halde tüketiminin azaltılamadığı maddeler vardır.
Örneğin alkollü içecekler, sigara, gazlı içecekler gibi. Bu ürünler keyif verici etkilerinin kat be kat fazlası oranında vücutta tahribat ve bağımlılık yapıcı potansiyeli taşır.
Çağımızın hastalıklarından olan Obezite, sigara ve madde bağımlılıklarının da katkı maddelerinin potansiyel tehlikeleri bir arada düşünüldüğünde sağlıklı kalabilmek ve bunu sürdürebilmenin ilerleyen zamanlarda daha da güç hale geleceği muhakkaktır. PANORAMA- NEWS SAĞLIK YAYIN EKİBİ
