HABER MERKEZİ – Tat ve dayanıklılıktan ödün vermeden, gıda endüstrisini rahatsız etmeden bir değişiklik yapmak mümkün mü? Gıda Bakanı Julia Klockner (CDU), ‘Ulusal Azaltma ve Yenileme Stratejisi’ni denemek istiyor. Almanya’da her 10 erkekten 6’sı, kadınların neredeyse yarısı, her 7 çocuktan biri aşırı kilolu. Vatandaşlar, uzmanların tavsiye ettikleri sınırın üstünde şeker, tuz ve yağ tüketiyor. Sonuçta
HABER MERKEZİ – Tat ve dayanıklılıktan ödün vermeden, gıda endüstrisini rahatsız etmeden bir değişiklik yapmak mümkün mü? Gıda Bakanı Julia Klockner (CDU), ‘Ulusal Azaltma ve Yenileme Stratejisi’ni denemek istiyor.
Almanya’da her 10 erkekten 6’sı, kadınların neredeyse yarısı, her 7 çocuktan biri aşırı kilolu. Vatandaşlar, uzmanların tavsiye ettikleri sınırın üstünde şeker, tuz ve yağ tüketiyor. Sonuçta fazla kilo, yüksek tansiyon ve kandaki yağ oranında artış diyabet ve kalp hastalıkları riskini arttırıyor. Bu da devlete yüklü maliyet getiriyor.
HÜKÜMET NE YAPMAK İSTİYOR?
Yeni strateji hazır gıdaları hedef alıyor. Bakanlığa göre hazır gıdalar Almanya’da tüketilen gıdaların yarısını oluşturuyor. Hazır gıdaların gelecekte daha sağlıklı ve daha az kalorili olması, ayrıca paket boyutlarının küçültülmesi hedefleniyor. Bakanlık hazır gıdalar ile sadece klasik dondurulmuş pizza, lazanya değil, içine tuz, şeker ve yağ eklenerek üretilen bütün gıdaları hedef alıyor.
Örneğin 2025 yılına kadar alkolsüz içeceklerdeki şeker oranının düşürülmesi bekleniyor. Aynı şey süt ürünleri ve kahvaltılık mısır gevreği için de planlanıyor. Berliner, donut gibi unlu mamullerdeki donmuş yağ oranının nasıl azaltılabileceği üzerinde çalışma yapılıyor.
Margarin ve donmuş yağların daha sağlıklı olanlarla değiştirilmesi amaçlanıyor. Ayrıca ekmek ve diğer bütün unlu mamuller ile sosis ve pizza gibi dondurulmuş gıdalardaki tuz oranının azaltılması hedefleniyor.
Peki bu ürünleri tadı aynı kalacak mı? Sadece tüketiciler değil, satışlarının azalmasını istemeyen üreticiler de bu soruyu soruyor. Stratejide tarif değişikliklerinin tüketici tarafından kabul edilen iyi sonuçları sağlaması gerektiği belirtiliyor. Ürünlerin kalitesi ve geleneğin korunması da göz önünde bulunduruluyor.
KONTROL NASIL OLACAK?
Temel, yeni yasalar değil, üreticilerle yapılacak anlaşmalar olacak. Daha sonra kapsamlı bilimsel izleme ve tüketiciler için şeffaflık amaçlı bir internet platformu öngörülüyor. İzleme, uzman bir ekip tarafından yürütülecek. Başlangıç noktası Max-Rubner-Institut’un verileri.
Stratejide olası yaptırımlardan söz edilmiyor. Gıda endüstrisi kendi isteğiyle stratejiye katılmalıdır, buna zorlanmamalıdır. Tüketici hakları savunucuları ve muhalefet ise bu nedenle modeli çok bağlayıcı olmadığı için eleştiriyor. Stratejinin 2025 yılına kadar bitirilmesi öngörülüyor.
Bakanlık tüketicinin bilinçlendirilmesi için çocuklar ve gençler, göçmen kökenliler, gelir durumu düşük kesimler gibi belirli hedef kitlelerine yönelik farkındalık oluşturma kampanyalarına güveniyor.
Beslenme değerlerinin daha basit etiketlenmesine önümüzdeki yıl başlanması düşünülüyor. Tuz, şeker ve yağ bakımında zengin gıdalar için çocuklara yönelik reklamların gönüllü taahhütlerle AB çapında kısıtlanması hedefleniyor.
Muhalefet, planın yetersiz olduğunu, bağlayıcı hedefler, vergi teşviki gibi kanunlar sunulması gerektiğini iddia ederken Gıda ve İçecek Endüstrisi Derneği BLL, stratejide “tüm tarafların işbirliği” içerisinde olduğunu belirtiyor.
