Dünyayı değiştiren bitkiler

Pamuk Pamuk (gossypium cinsinden) bir çok çeşitleri ile dünyada tropik, subtropik bölgelerde yetişmektedir ve binlerce yıl önceden doğal yerli halkların dokuma ve kumaş üretimini bulmasını ve geliştirmesini sağlamıştır. Bitki örtüsünün çekici bitkilerinden ebegümeci familyasına giren Pamuğun ebegümecine benzeyen çiçeğinin meyve kapsülleri patlayınca rüzgarla birlikte savrulmak üzere uzun ve yoğun tüylü çekirdeği ortaya çıkar. Pamuğun teknik

MELEK KANDİLLİ 06 Mart 2018 TOPLUM-SAĞLIK

Pamuk

Pamuk (gossypium cinsinden) bir çok çeşitleri ile dünyada tropik, subtropik bölgelerde yetişmektedir ve binlerce yıl önceden doğal yerli halkların dokuma ve kumaş üretimini bulmasını ve geliştirmesini sağlamıştır. Bitki örtüsünün çekici bitkilerinden ebegümeci familyasına giren Pamuğun ebegümecine benzeyen çiçeğinin meyve kapsülleri patlayınca rüzgarla birlikte savrulmak üzere uzun ve yoğun tüylü çekirdeği ortaya çıkar.

Pamuğun teknik özellikleri diğer doğal bitkiler olan kenevir, keten, rami, sisal, manila keneviri, köyün yününden daha iyidir. Pamuk kendi içinden donuk olduğu için eğirmeye daha müsaittir ve içi boş olduğu için de daha kolay boyanabiliyor. Pamuk bu anlamda eğirmek, dokumak, dikmek, boyamak, yıkamak için (kaynar yıkanabilir) çok uygundur.

Amerika‘nın mavi kotları yani blue jeans

Avrupa‘da ilk zamanlar Asya‘dan ithal edilen pamuk tıpkı bir çok baharatlar gibi Venedig Limanı‘nda (Venedig limanı o dönem tek ithal merkezi ve dolayısı ile monopoldu) ticareti yapılan ve lüks bir ürün olarak soyluların alabileceği bir üründü. Üretimi elle toplanma ve çekirdeklerinden ayırma işleminden dolayı çok pahalıya mal oluyordu. Daha sonra Amerika ve özellikle güney eyaletide pamuk ekmeye ve üretmeye başladı. Pahalı olan pamuk üretimini Afrika‘dan getirdikleri köleler sayesinde ucuza mal ediyorlardı. Bu yüzden Afrika‘dan köle getirmek de zorunlu hale gelmişti.

Köle çalıştırmalarına rağmen yinede pamuk normal bir vatandaşın satın alamayacağı pahalı bir ürün olmaktan çıkmamıştı. Amerikalı pamuk üreticileri ancak 1793 yılında icat edilen çırçır dediğimiz (cotton gin) pamuğu çekirdeğinden ayıran makinalar ve pamuk toplama makinası sayesinde ekonomik atılımı gerçekleştirebildiler.

Pamuk ile üretilen ürünler ve bunların arasında blue jean yani kot pantalonı artık dünyanın tüm ülkelerinde karlı bir şekilde pazarlanmaya başladı.

Viyatnam savaşında kullanılan zehirli madde, Agent Orange

İcat edilen pamuk toplama makinalarının insan eli değmeden pamuk toplayabilmesi için pamuk tarlalarındaki pamukların yapraklarından temizlenmiş olması gerekiyordu.

Yaprakların dökülmesi için özel kimyasal bir zehir üretildi ve tarlaların üzerine serpildi. Bu en çok ‘‘Agent Orange‘‘ adı verilen yaprak ve tüm yeşil bitkileri yok eden daha sonra Viyatnam savaşında tonlarca kimyasalın Viyatnam ormanlarına uçaklarla dökülerek düşman olarak gördükleri vietkongların daha kolay görünmesini sağlamak üzere gündeme gelen ve bilinen en zehirli kimyasaldır.

Hala bugün bile Viyetnam halkı Dioxin içeren bu zehirin etkilerini atlatamamıştır. Özellikle de 3. generasyon da bile hala hamile kadınların yoğun olarak bebek düşükleri yaşanmaktadır. Laos ve Kamboçya‘da bu maddeden etkilenen ülkeler arasındadır. Ama sadece Viyetnamlı, Kamboçyalılar değil 2.8 milyon amerikan askeri ve personelide bu zehirin taşınmasında ve yayılmasında görev almalarından dolayı viyetnamdakilere benzeyen hastalıklara maruz kalması veya sakat çocuklar doğurmasına sebep olmuştur.

Tabiki bunda pamuğun bir suçu yoktur ama savaşlar ne başladıklarında ne de bittiklerinde insanlığa hiç bir zaman iyi bir şey getirmemişlerdir.

Kaynak: Wolfgang Stein