HABER MERKEZİ – Dr. Aile Danışmanı Hulusi Yavaş, çocuk yetiştirme konusunda önemli bilgiler verdi. Yavaş, ebeveynlerin sadece çocuğun hayatı anlamasına ve öğrenmesine yardımcı ve rehber olacak kişiler olduğunu belirtti. Yavaş ‘Şımarık çocuklar hep kendi dedikleri olsun isterler. Bir şey olmayınca ağlarlar bağırırlar çağırırlar. Geceleri yatağa gitmezler. Ben sizinle kalacağım derler bu bir nevi söz dinlememedir. Bunun
HABER MERKEZİ – Dr. Aile Danışmanı Hulusi Yavaş, çocuk yetiştirme konusunda önemli bilgiler verdi. Yavaş, ebeveynlerin sadece çocuğun hayatı anlamasına ve öğrenmesine yardımcı ve rehber olacak kişiler olduğunu belirtti.
Yavaş ‘Şımarık çocuklar hep kendi dedikleri olsun isterler. Bir şey olmayınca ağlarlar bağırırlar çağırırlar. Geceleri yatağa gitmezler. Ben sizinle kalacağım derler bu bir nevi söz dinlememedir. Bunun temel sebebi çok koruyucu yaklaşmamız.’ dedi.
Doktor Yavaş şu önemli tespit ve değerlendirmelerde bulundu:
‘Aşırı koruyucu kollayıcı tutum normal bir tutum değildir. Bunun altında yatan bu dünya da firavunlar gibi kalıcı olacakmışız gibi sanki her şey bu dünyada ibaretmiş gibi olması. Güzel bir söz var Allah’a ait olan şeyleri Allah alsa bize ne kalır? Hiç bir şey kalmaz. Ne gözümüz ne kulağımız ne burnumuz ne dilimiz ne şuurumuz ne bilincimiz ne benliğimiz ne vücudumuz hiç bir şey bize ait değil.’
Aşırı koruma bağımlılığı artırıyor
‘Çocuklar da bize ait değil. Anne babanın sınırlarını koruyamamasıyla da alakalı bir durum. Peki çok koruyucu kollayıcı davranınca ne oluyor? Çocuk gittikçe anne babaya bağımlı hale geliyor.
Evin kraliçesi oluyor evin kralı oluyor, sınırları bilemiyor. Annenin ödü kopuyor güzel yiyeceklerle besliyor. Vitaminlerle besliyor. Aman şunu yemesin bunu yemesin. Şu gıdaları almasın. Çocuğa karşı annede yada babada bağımlılık artıyor. Çocuk daha şımarık söz dinlemez agresif tavırlar sergiliyor. Kardeşlerini dinlemiyor. Bunu bilenler bilir anne baba değişebilirse çocukta değişir bizim attığımız adımları izler.’
Çocukla sınırlar konuşulmalı
‘Çocuğu özgürlüğüyle baş başa bırakmak gerekiyor tabi başkasının kuralarını çiğnemeden. Bir piknik yerinde mesela başkasının alanına doğru gittiğinde ‘dur’ sorunu ona anlatmak lazım. Üç yaşındaki çocuklara da konuşulur.
Her çocukta kendi dilinde konuşulur. Bir aylık bebekle de konuşulur asıl konuya gelirsek sınırlama getireceğiz yani sınırlayacağız. Yerine göre davranışlarını engelleyeceğiz yerine göre frenleyeceğiz.Durmadı gereken yeri bilecek peki durmazsa ne olacak durmazsa ağlayacak.’
Anne baba kararlı olmalı
‘Başını yere vurunca vuracak. Bir buçuk saat ağlayacak. Ağlasın ağlaya ağlaya uyusun. Eğer bir şey yapılmayacaksa yapılmayacak. İşte biz buna kararlılık diyoruz. Kararlılık iki türlü. Kendi içimizde kararlılık.
Bir gün öyle bir gün başka türlü olmaz. Kendi içimizde kararlılık anne baba arasında kararlılık tutarlılık olacak. Çocuğun her istediği yapılmayacak yapılması gereken yapılacak. Yemek yedirmek için peşinde koşulmayacak. Yerse yiyecek yemezse aç kalacak. İnat etti aç kaldı çıktı gitti 5 dakika sonra geldi ben sandviç istiyorum deyince verilmeyecek öğüne kadar.’
Yatak ne zaman ayrılmalı?
‘Beraber yatılmayacak. 1 yaşında yatak ayrılmalı. Belli bir yaştan sonra yatağı ayırmak gerek. Kendi sorumluluklarını almasına müsaade edeceğiz. Korkmayacağız. Çocuğa karşı hem samimiyet hem ciddiyet olmalı.
Çocukların yapacağı işleri anne baba yaparsa çocuk yeterince hayata hazırlanamaz. Kıyafetini kendisi giysin. Çocuklarımız hata yapabilir yanlış yapabilir. Hata yaptıkça yanlış yaptıkça her şeyi daha iyi öğrenecekler.’
Bağımlılık değil bağlılık
‘Dozunda bırakılmayan sevgi fayda değil zarar verir. Tıpta ‘şu zehirlenmesi’ diye bir şey vardır. Şu zehir midir? İnsan üç gün susuz kalsa olur ama suyun bile bir ölçüsü var. Bağımlılık değil bağlılık olmalı. Özetle çocuklar sizin attığınız adımları izler. Çocukların kişilik yapıları bize göre şekillenir’
