Terim’in açıklamalarından satırbaşları şu şekilde:
– Mükemmel bir 45 dakika, mükemmel bir 2. yarı başlangıcı. Eğer orta sahadaki Henry’nin aldığı top faulse, ki temiz dokunmuş topa. 2. golden önce top Belhanda’dan çıkıyorsa ben özür dilemeye hazırım.
– Benim camiamın, kulübümün hakkını kimse yiyemez. Hakkımı helal etmiyorum.
– VAR’da Barış Şimşek var, bu hafta da o var. VAR’ın profesörü demek ki Barış Şimşek. Bizi geçen sene ofsayttan dolayı kupadan eleyen Barış Şimşek. Hiç kimse kalmayacak, yine o gelecek.
– 2 takımın futbolcularına da söyleyecek hiçbir şey yok. Çok iyi oynadılar. Fırat tek başına, arkadaşlarıyla beraber, Yusuf Namoğlu ile beraber, daha da üstleriyle beraber maçı bu hale getirdiler.
– Çok farklı kazanmamız gereken maçı az daha mağlup tamamlıyorduk. Hadiseler olduysa, tek sebebi bunlardır.
– Fırat Aydınus’un eğer utanması varsa onun, iyi seyreder. Biz şimdi böyle diyoruz ya, hemen ceza. Peki size kim ceza verecek? Halledemiyorsunuz diye VAR koydular, onu da beceremediler.
– Anlamakta zorluk çekiyorum. ‘Allah aşkına bırak oynayalım’ dedim ilk yarıda, bekçi gibi düdük çalıyor. İki taraf da oynuyor zaten. 8 kişi taç göremiyorlar. En ufak detayları göremeyecekseniz orada ne işiniz var?
– Hakemlik bu kadar kolay mıdır? Bundan sonra her maçtan sonra hakem konuşacağım, karar verdim. İyiyi de kötüyü de konuşacağım.
– Biz çok şey oynadık, muhteşem oynadık ama diyorum, rahat edemezler. Veya yetenekleri bu kadar. Galatasaray-Fenerbahçe maçı 1 saat boyunca daha ne kadar centilmence, ne kadar futbol dolu geçebilir? Berbat ettin maçı ya.
– Geçen hafta Malatya’da Muğdat’ın pozisyonu penaltı dedi herkes. VAR’da Barış Şimşek var. O yetmedi şimdi buraya mı verdiniz? VAR hakemleri artık sabit midir? VAR böyle, yok zaten sizsiniz. Burası VAR, orası yok.