Daha temiz ve güvenli bir yılbaşı herkesin hakkı

Geçmiş yıllardaki yılbaşı gecelerini kadınlar ve aileler için kâbusa çeviren sahneleri hepimiz hatırlıyoruz. ‘Yasal’ magandalar kendi zevkleri için ortalığı gürültüye, toza dumana boğarken; yılbaşı tacizcilerinin devreye girmesiyle çoğu aile ve kadın için sokakta yeni yıl coşkusu yaşamak neredeyse imkânsız hâle geldi. Havai fişek, kız kaçıran, maytap, torpil, gök bombası, roket, füze gibi adlarla anılan piroteknik

DR. ÜNAL BİLİR 29 Aralık 2019 PANORAMA-NEWS PAZAR

Geçmiş yıllardaki yılbaşı gecelerini kadınlar ve aileler için kâbusa çeviren sahneleri hepimiz hatırlıyoruz. ‘Yasal’ magandalar kendi zevkleri için ortalığı gürültüye, toza dumana boğarken; yılbaşı tacizcilerinin devreye girmesiyle çoğu aile ve kadın için sokakta yeni yıl coşkusu yaşamak neredeyse imkânsız hâle geldi.

Havai fişek, kız kaçıran, maytap, torpil, gök bombası, roket, füze gibi adlarla anılan piroteknik maddeler belirli zaman aralıklarında yasal olarak satılırken, çoğu AB ülkesi bu patlayıcıların yılbaşı gecesinde serbestçe veya özel izne tabi şekilde kullanılmasına müsaade ediyordu. Ancak birçok Avrupa ülkesinde artık bu ürünlerin toptan yasaklanması tartışılıyor. Gerekçesi gayet açık: Bu fişeklerin kullanımı insana, çevreye ve hayvanlara zarar veriyor.

Yılbaşı gecesinin ‘vur patlasın, çal oynasın’ havası içinde belki yeterince gündeme gelmiyor. Ancak bu patlayıcıların yaraladığı insanların, kararttığı hayatların sayısı hiç de az değil. Almanya’daki Umweltbundesamt’ın (UBA) verilerine göre havai fişekler nedeniyle her yıl 4.200 ton partikül (PM10) soluduğumuz havaya karışırken; Almanya’da 8.000 insan yanma, işitme kaybı, göz yaralanması gibi şikâyetlerle hastanelerin yolunu tutuyor. Hatta bazı insanlar canından oluyor.

Çocuk ve yaşlıları tedirgin eden bu küçük patlayıcılar ses ve toz kirliliğine sebep olurken, yaydıkları yüksek ses ve ışık nedeniyle başta kuşlar olmak üzere birçok evcil/yabani hayvan türünün biyolojik ritmi altüst oluyor. Yeni yılın ilk günü çöp yığınları oluşturan, çevreye gelişigüzel saçılan ambalaj atıkları da işin cabası.

 Havai fişeğin icat edildiği Çin’de bile yasak

2000 yıldır insanların kutlama amaçlı olarak ateşlediği havai fişekler kabul etmek gerekiyor ki birçok insanda heyecan ve coşku uyandırıyor. Geçenin karanlığını yaran ışık çağlayanlarını insanlar ilgiyle, hayranlıkla izliyor.

Ancak havai fişekler de çoğu icat gibi artık günümüz koşullarında yararından çok zararı ile gündeme geliyor. Kaldı ki havai fişeklerin oluşturduğu görsel şölenin çevreci alternatifleri de yok değil. Örneğin bir zamanlar havai fişeği icat eden Çin bile bu tür gösteriler için artık dronları kullanırken, büyük kentlerinde bu fişeklerin kullanımını çoktan yasakladı.

Havai fişeklerin insanlara, çevreye ve hayvanlara zarar veren bir eğlence aracı olduğunun farkında olan AB kamuoyu konuya ilişkin örnek bir tartışma süreci yaşıyor. Siyasal parti ve sivil toplum kuruluşlarının gündeme getirdiği yasak çoğu AB ülkesinde henüz yasalaşmış değil.

Ancak bu konuda toplumsal düzeyde yaşanan bilinçlenme ve tabandan yükselen yasak talebi hükûmetlerin işini kolaylaştırıyor. Örneğin bugüne değin bu patlayıcıların en yaygın kullanıldığı ülkelerden biri olan Almanya’da halkın tepkisi oldukça dikkat çekici.

Londra merkezli araştırma kuruluşu YouGov’un RND (RedaktionsNetzwerk Deutschland) için yaptığı anket sonuçlarına göre Almanların %57’si yılbaşı gecesi bu patlayıcıların yasaklanması gerektiğini düşünürken, sadece %36’sı böyle bir yasağa karşı çıkmış. Vatandaşlardaki bu duyarlı yaklaşımı fark eden birçok iş yeri de bu ürünleri kendi isteği ile raflardan indirmeye başlamış. Görünüşe bakılırsa havai fişeklerin önümüzdeki birkaç yıl içinde Avrupa semalarından silinip gitmesi işten bile değil.

Avrupa’da havai fişek, Türkiye’de ise silah magandalığı

Gelgelelim dünyanın diğer coğrafyalarında aynı bilinçten söz etmek pek olası değil. Çünkü havai fişeklerin illegal kullanımı yaygın ve yılbaşı geceleri ile sınırlı değil. Örneğin Türkiye. Memlekette güya ‘piroteknik maddelerin piyasada serbest dolaşımının sağlanmasına ilişkin usul ve esaslar’ ile ‘kişilerin huzur ve sükûnunun, beden ve ruh sağlığının bozulmaması için gerekli tedbirlerin alınmasını’ düzenleyen yönetmelikler var.

Lakin havai fişeklerin neredeyse standart program hâline geldiği sokak arası düğünlerde, sosyete partilerinde yasal düzenlemenin aksine önüne gelen roket ve füzeleri ateşliyor. Tıpkı ‘meskûn mahalde silah atma’ yasağına rağmen düğünlerde, kutlamalarda magandaların ‘mermileri takır takır saydırması’ gibi.

Olur olmaz yerde havaya kurşun sıkanların önünü alamayan, hâlâ maganda kurşunuyla ölümlerin yaşandığı bir memleket nasıl olacak da gecenin bir vakti uykusu bölünen yaşlıları ve bebekleri, yuvalarından kaçan kuşları düşünüp havai fişek magandalığına engel olacak?