İmam Hüseyin’in örnek ahlakı

İmam Hüseyin’in örnek ahlakı

HABER MERKEZİ – Bir gün sokaktan geçerken yolda bir grup fakirin yere serdikleri bir abanın üzerinde kuru ekmek parçaları yediklerini gördü. İmam Hüseyin’i görünce onu sofralarına davet ettiler. Hazret kabul ederek oturup onlarla birlikte kuru ekmek yedi ve “Allah Teala kibirlenenleri sevmez.” buyurdu. Sonra da “Ben sizin davetinizi kabul ettim, siz de benim davetime icabet

PANORAMA - NEWS 02 Eylül 2019 MUHARREM AYI ÖZEL

HABER MERKEZİ – Bir gün sokaktan geçerken yolda bir grup fakirin yere serdikleri bir abanın üzerinde kuru ekmek parçaları yediklerini gördü. İmam Hüseyin’i görünce onu sofralarına davet ettiler.

Hazret kabul ederek oturup onlarla birlikte kuru ekmek yedi ve “Allah Teala kibirlenenleri sevmez.” buyurdu. Sonra da “Ben sizin davetinizi kabul ettim, siz de benim davetime icabet edin.” buyurarak onları evine davet etti.

Eve vardıklarında İmam Hüseyin evdekilere ne varsa getirilmesini ve misafi rlerin iyi ağırlanmasını hatırlattı. Böylece hem bu yoksul insanları evinde ağırlamış hem de bir İslam büyüğü olarak gerçek bir alçakgönüllülük ve yardımseverlik örneği vermişti.

İmam Hüseyin’in mazlumlara nasıl destek olduğunu Ureyneb’le kocası Selamoğlu Abdullah arasında geçen şu hadise çok iyi anlatmaktadır: Yezid babasının yerine veliaht olduğunda onca güç, iktidar, makam ve cariyelere sahip olduğu halde evli bir kadına göz dikmişti.

Bu güzel kadın Selamoğlu Abdullah’ın eşi Ureyneb’di. Muaviye bu iğrenç tekliften dolayı oğlu Yezid’i kınayacağı yerde, Abdullah’ı kandırıp karısını boşattırdı; eğer karısını boşayacak olursa kendi kızını ona vereceğini söylemiş, İslâm topraklarından bir kısmını da ona hediye edeceği vaadinde bulunmuştu.

Bu durum İmam Hüseyin’e bildirilince, Hazret, hemen harekete geçip Ureyneb’e evlenme teklifi nde bulundu, böylece Muaviye’nin Ureyneb’i Yezid’e alma planını suya düşürmüştü. İmam Hüseyin Ureyneb’i öylece bekletti ve kocası Abdullah Medine’ye geldiğinde onu boşayarak yine Abdullah’a nikahladı.

Böylece İmam Hüseyin Müslüman ve iffetli ailelerin namusuna göz diken Yezid’in tecavüzkâr elini kesmiş oluyordu. Bu ilginç olay Muhammed evlatları olan Ehl-i Beyt’in övünç kaynağı, Ümeyyeoğullarının ise iffetsizliğini anlatan bir destan olarak tarihe geçmiş oldu. Allah cümlemize onların ahlakıyla ahlaklanmayı nasip etsin… ALLAH ALLAH…

İmam Zeynülâbidîn Hazretlerinin Duaları

TEVBEKÂRLARIN DUASI

Rahman ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

İlahi! İşlediğim hatalar ve günahlar ruhuma zillet elbisesi giydirdiler. Sayısız ve kocaman kocaman günahlar kalbimi simsiyah yaptılar.
Bahtına düştüm ey biricik Rabbim; ne olur tevbemi kabul et ve kalbime de hayat ver.

Andolsun ki günahlarımı affedebilecek ve kalbime hayat verecek senden başka kimse bilmiyorum. İşte yüce dergâhına geldim; boyun büküyor huzurunda el pençe divan duruyor, affına sığınıyorum. Eğer beni kapından uzaklaştırırsan gidip hangi kapıya sığınabilirim.

Rabbim! Günahlara tevbe etmenin karşılığı gönüllerde duyulan pişmanlıklarsa şayet, Sana yemin olsun ki yapıp ettiklerimden bin kere, yüz bin kere pişmanım. Allahım! Kudretin hakkı için tevbemi kabul buyur. Sen Halim’sin, affetmeyi seversin; beni de affet. Acizim, zayıfım, çaresizim; halime merhamet et!
Rabbim! Günahlar çok çirkin ve bize yakışmadığı muhakkak; fakat, affın Sana çok yakıştığı apaçık bir hakikat. En yüceler yücesi Allahım! Huzuruna sermayesiz geldim; senin cömertliğine ve keremine sığınıyor, Rahman denizlerinden bende hissedar olmak istiyorum. Dualarıma karşılığı ver ve beni ümit ve hislerimde yanıltma! Tevbe kapından eli boş çevirme!