Türk bilim kadınından meme kanserine karşı çığır açan buluş

Dr. Canan Dağdeviren, MIT Media Lab ekibiyle geliştirdiği giyilebilir ultrason cihazıyla meme kanserinin erken teşhisini sağlayacak. Cihaz, memelere takılarak kolayca tarama yapma imkanı sunuyor ve hayata tutunma oranını yüzde 98'e kadar çıkartabileceği düşünülüyor.

PANORAMA - NEWS 07 Ağustos 2023 GÜNDEM

Ünlü fizikçi ve bilim kadını Dr. Canan Dağdeviren MIT Media Lab ekibiyle, 6,5 yıl süren bir çalışmanın ardından sütyen içine takılarak kadınların kolaylıkla tarama yapmalarını sağlayan ve meme kanserinin erken teşhisini sağlayan giyilebilir ultrason tarama cihazı geliştirdi.

Giyilebilir bir ultrason cihazı olan aletin aile geçmişinde meme kanseri bulunan kadınlar veya memelerinde herhangi bir tümöre sahip olan kadınlar için tasarlandığını belirten Dağdeviren, doğadan esinlenilerek arıların peteklerini andıran, küçük ve esnek yapılmış bir ultrason arayüze sahip olduğunu söyledi.

Dağdeviren sözlerini şöyle sürdürdü: “Herhangi bir objeyle karşılaştığında yani tümör, kist ona benzer şeylerle karşılaştıklarında bu dalga geri yansıyor ve ultrason aleti tarafından toplanıyor. Beyaz ve siyah bir ultrason fotoğrafı elde ediliyor. Bu fotoğraf kullanılarak da 12 santimetreye kadar derinliğinden memenin bilgiler elde edilmiş oluyor. Herhangi bir bozukluğun koordinasyonu hızlı bir şekilde bu arayüz vasıtasıyla yakalanmış oluyor. Özellikle evde kullanılması için tasarlanmış bir sistem.

Hem hastaneye gidiş sayısını azaltmak hem de daha fazla radyasyona maruz kalmamak adına mamografi sayısının azaltılmasına sebep olmak adına yapılmış bir teknoloji. Bunu yapmamızın sebebi de her 8 kadından 1’i maalesef yaşam süreleri zarfında meme kanserine yakalanıyor. Yakalanan kadınların yarısı da maalesef yakalandıklarında artık çok geç oluyor ve hayata tutunma olasılıkları yüzde 22’lere kadar düşüyor. Bu teknoloji ile çok sık memeyi kontrol edeceğimiz için kansere yakalanma devresini erkenden teşhis edebileceğimiz için hayata tutunma oranını yüzde 98’lere kadar çıkartabileceğimizi düşünüyoruz.”

‘ŞU AN ALET MASS PRODUCT YAPMADAN YAKLAŞIK BİN DOLARA MAL OLUYOR’

Aletin geniş çapta kullanım aşamasına henüz geçilmediğini kaydeden Dağdeviren, ABD sağlık sisteminden kabul almaları için bin hasta üzerinde denemeleri gerektiğini belirtti. Bazı kadınlar üzerinde denediklerini ve deneme sürecinin yaklaşık 1,5-2 yıl sürmesinin beklendiğini söyledi. Dağdeviren onay aldıktan sonra markete sunmayı düşündükleri cihaz için, “Yakın zamanda, yaklaşık 4 yıl içerisinde, maksimum 5 yıl içerisinde bunun insanlar tarafından kullanılabilir duruma gelmesini planlıyoruz. Patentini de yaklaşık 2 hafta önce, uzun yıllar sonucunda yaptığımız mülakatlar sonucunda kabul edildi” diye konuştu.

Dağdeviren, maliyeti bin dolar olan cihaz için, “Bu serüvende bizimle birlikte olabilecek yatırımcılar arıyoruz. Finansal olarak maliyetleri yapabilmek açısından para topluyoruz. Bunun sonucunda da markete çıkabilmesini sağlayacağız. Şu an alet mass product yapmadan yaklaşık bin dolara mal oluyor. Fakat zaman içerisinde bu maliyetin çok çok daha aşağılara düşmesini bekliyoruz” ifadelerini kullandı.

‘HER YIL 12 MİLYON KADININ HAYATINI KURTARABİLECEK POTANSİYELE SAHİP’

Projenin ilham kaynağının 2015 yılında meme kanserine yakalanan ve yaşamını yitiren 49 yaşındaki teyzesi olduğunu söyleyen Dağdeviren şöyle devam etti:

“Teyzem 49 yaşında, memesini rutin bir şekilde kontrol ettirdiği hâlde meme kanserine yakalandı. Kansere yakalandıktan 6 ay hayata tutunabildi ve sonrasında maalesef vefat etti. Teyzemin son 12 gününü birlikte geçirdik. Aslında ilk başta teyzemi rahatlatmak ve geleceğe dair umudu olabilsin diye bir kağıt üzerinde rastgele çizilmiş bir elektronik sütyen aleti hatta onun da fikirlerini alarak çizdiğim bir sütyen aleti, 2015 yılında bir hayalken şu an 2023 yılında bir gerçeğe dönüştü. Artık elimize bu aleti tutabiliyoruz.

Teyzem gibi birçok kadına yardımcı olabilmek adına tasarladığımız ve hayata geçirdiğimiz bir proje. Yaklaşık 6,5 yıl sürdü. Bu yılın sonunda veya önümüzdeki yılın başlarında şirketleştirmeye gidip bu aleti marketleştirme aşamasına devam etmek istiyorum. Oldukça heyecanlıyım ve her yıl 12 milyon kadının hayatını kurtarabilecek potansiyele sahip bir alet bu. O nedenle çok mutluyum. Çünkü global bir etki de yaratabileceğimiz için büyük bir huzur içerisindeyim.”