Şok bulgu: Avrupa’da yaşam süresi neden düşüyor?

Şok bulgu: Avrupa’da yaşam süresi neden düşüyor?

Avrupa'da yaşam beklentisi düşüşe geçti, sağlık riskleri ve kötü yaşam tarzı bu gerilemeyi hızlandırıyor.

PANORAMA-NEWS 21 Şubat 2025 GÜNDEM

Avrupa’da yaşam beklentisi, uzun yıllar boyunca artış göstermişti. Ancak artık bu büyüme eğrisinin yavaşladığı ve hatta düşmeye başladığı görülüyor. Bu değişimin arkasında yalnızca Korona salgını değil, başka sebepler de yer alıyor.

ALMANLARIN ORTALAMA YAŞAM SÜRESİ 81 YIL

Almanya’da ortalama yaşam süresi 81 yıl olarak belirlenmiş durumda. İskandinav ülkeleri gibi bazı Avrupa ülkelerinde ise bu oran daha yüksek. 2023 verilerine göre, Fransa ve İspanya gibi ülkelerde de yaşam beklentisi çok daha fazla. Ancak son yapılan bir araştırma, yaşam beklentisinin eskisi gibi artmadığını ve bir süre önceki dönemdeki hızın artık yavaşladığını ortaya koyuyor.

İNGİLİZ ARAŞTIRMACILAR 16 AVRUPA ÜLKESİNDEN VERİ TOPLADI

İngiltere merkezli araştırmacılar, 16 Avrupa ülkesinin verilerini inceledi. Bu ülkeler arasında Belçika, Danimarka, Finlandiya, Fransa, Almanya, Yunanistan, İrlanda, İzlanda, İtalya, Lüksemburg, Hollanda, Norveç, Portekiz, İsveç, İspanya ve Avusturya yer aldı. Ayrıca İngiltere, Kuzey İrlanda, İskoçya ve Galler de araştırmaya dahil edilen bölgeler arasında bulunuyor.

KORONADAN ÖNCE DE BÜYÜME HIZI DÜŞMÜŞTÜ

Araştırmanın bulguları, Avrupa’da yaşam beklentisinin artış hızının zaten 2011 yılı itibarıyla düştüğünü gösteriyor. 1990 ile 2011 yılları arasında yaşam beklentisi yılda ortalama 0,23 yıl artarken, 2011 ile 2019 yılları arasında bu oran yalnızca 0,11 yıl oldu. Korona salgını ise genel olarak yaşam beklentisini düşürdü. Avrupa genelinde yaşam beklentisi 0,18 yıl azaldı ve Almanya’da bu azalma 0,14 yıl oldu.

KORONANIN ÖTESİNDE BİR DURUM VAR

Koronavirüs salgını, yaşam beklentisinde önemli bir düşüşe yol açtı, ancak asıl sorun bu değil. Araştırmalar, salgın öncesinde de yaşam beklentisindeki artışın yavaşladığını gösteriyor. Peki, bu gerilemenin arkasında ne yatıyor?

KALP DAMAR HASTALIKLARI VE KANSERİN ETKİSİ

Nicholas Steel’in yaptığı açıklamalara göre, 2011 ile 2019 yılları arasındaki dönemde yaşam beklentisindeki yavaşlamanın başlıca nedeni kalp damar hastalıklarından kaynaklanan ölümlerdi. Özellikle bazı ülkelerde, Almanya dahil olmak üzere kanserin de bu düşüşte etkili olduğu görülüyor.

OBEZİTE, YÜKSEK TANSİYON VE SAĞLIKSIZ BESLENME NEDENİYLE YAVAŞLAMA

Araştırmacılar, yaşam beklentisindeki bu düşüşün arkasında obezite, yüksek tansiyon, sigara kullanımı, alkol tüketimi, sağlıksız beslenme ve egzersiz eksikliği gibi risk faktörlerinin arttığını vurguluyor. 2011’den bu yana bu sağlıksız yaşam tarzının ya artış gösterdiği ya da değişmediği belirlendi.

SAĞLIK POLİTİKALARINDAKİ EKSİKLİKLER DE BİR ETKEN

Bunun yanı sıra, artan yoksulluk ve eşitsizlik gibi sosyal faktörler de yaşam beklentisinin yavaşlamasında rol oynuyor. Çalışmanın yazarları, 2010 yılından itibaren sağlık, sosyal bakım ve refah alanlarındaki fon kesintilerinin, toplum sağlığı üzerinde olumsuz etkiler yarattığını belirtiyor. Bu kesintilerin, ölüm oranlarının iyileşmesinin yavaşlamasına neden olduğunu ifade ediyorlar.

İSKANDİNAV ÜLKELERİ BAŞARILI ÖRNEKLER SUNUYOR

Araştırmanın bulgularına göre, İskandinav ülkeleri, yaşam beklentisini 2011 sonrası dönemde artırmayı başaran ülkeler arasında yer alıyor. Norveç, İzlanda, İsveç, Danimarka ve Belçika, kalp hastalıkları gibi büyük sağlık risklerinden daha az zarar gördü ve bu ülkelerde yaşam süresi Korona yıllarında bile düşmedi.

İNGİLTERE’DEKİ DURUM ÇOK DAHA KÖTÜ

Öte yandan, İngiltere’nin bazı bölgeleri, 2011 sonrası dönemde ve koronavirüs salgını sırasında çok kötü bir performans gösterdi. Kalp hastalıkları ve kanser riskinin en yüksek olduğu bölgeler burasıydı. Bu durum, kamu politikalarının daha güçlü hale getirilmesi gerektiğini gösteriyor.

DAHA GÜÇLÜ SAĞLIK POLİTİKALARI ŞART

Steel, bu durumu değerlendirirken, obezite, kötü beslenme ve fiziksel aktivite eksikliğinin, toplum sağlığını olumsuz etkileyen önemli sağlık riskleri olduğunu vurguluyor. Uzun vadede toplum sağlığının iyileşmesi için bu risklerin azaltılması ve daha güçlü kamu sağlık politikalarının uygulanması gerektiğini belirtiyor.

SONUÇ OLARAK: POLİTİKALARIN VE YAŞAM TARZININ ÖNEMİ

Bu araştırma, sağlık politikalarının ve yaşam tarzı alışkanlıklarının yaşam beklentisi üzerinde büyük etkisi olduğunu bir kez daha ortaya koyuyor. Avrupa’da yaşam beklentisinin yeniden artabilmesi için, sağlıksız alışkanlıkların kontrol altına alınması ve sosyal eşitsizliklerin giderilmesi gerekmektedir.