Bremen'de bir adam kardeşini öldürdü ve suçu 'şeytanın etkisi' olarak savundu. Mahkeme, onurunu geri kazanmak için işlediğini iddia ettiği 'kontrollü cinayet'i ciddiye aldı ve adamı ömür boyu hapis cezasına çarptırdı.
Bremen’de, 24 yaşındaki bir adam, kız kardeşini mutfak bıçağıyla bıçakladığı için cinayetten ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme başkanı, adamın kendisinin ve ailesinin onurunu geri kazanmak için kardeşini öldürmeyi bir gereklilik olarak gördüğünü açıkladı. Mahkeme, suçun ciddiyetini vurgulamıştır.
Sanık suçunu itiraf etmiş ve pişmanlık göstermiştir. Son sözlerinde, “Kız kardeşimi öldürdüğüme pişmanım. Her şeyimi kaybettim. Hayatta olan kız kardeşlerimden özür dilerim. Şeytanın etkisi altındaydım, uyuşturucuya başlamamalıydım” demiştir. Cinayetten sonra, kız kardeşini kurtarmak istemiştir.
Savunma avukatı, adamın on yıl hapis cezası almasını talep etmiştir ve olayı bir cinayet olarak reddetmiştir. Adamın kız kardeşini sahte bir namus duygusuyla değil, yaşam durumuna duyduğu öfke nedeniyle bıçakladığını savunmuştur.
Mahkeme başkanı, “namus cinayeti” teriminin uygun olmadığını belirterek, “kontrollü cinayet” teriminin daha uygun olduğunu vurgulamıştır. Ayrıca, sanığın kız kardeşleriyle sevgi dolu bir ilişkisi olduğunu ve bu kadar vahşice bir eylemin anlaşılabilir olmadığını belirtmiştir.
Sanığın, suçtan önce hapishane için bir çanta hazırladığı ve kız kardeşini öldürmek için plan yaptığı ortaya çıkmıştır. Sanık, suçtan önce yazdığı mektuplarda, namusunu kurtarmak için kız kardeşini öldürdüğünü duyurmuştur.
Mahkeme başkanı, öldürülen kız kardeşin iki dünyada bir hayat yaşadığını ve ailesinin kurallarına uyduğunu, ancak sınırları test ettiğini belirtmiştir.
