NSU 2.0 sanığından Almanya’yı sarsacak itiraflar

HABER MERKEZİ – Almanya’da NSU 2.0 imzalı tehdit mektuplarının faili olduğu iddiasıyla tutuklanan sanık Alexander M.’nin yargılanmasına 16 Şubat’ta başlanmıştı. Duruşmanın ilk gününde savcılık zanlının tek başına hareket ettiğinden ve polisten destek almadığı yönünde kurguladığı yaklaşık 120 sayfalık iddianameyi 3 saatte okumuştu. Duruşmanın ikinci gününde hakkındaki suçlamalara yanıt veren sanık, savcılığın iddianamesindeki suçlamaları reddederken, “Hiçbir

PANORAMA - NEWS 18 Şubat 2022 GÜNDEM

HABER MERKEZİ – Almanya’da NSU 2.0 imzalı tehdit mektuplarının faili olduğu iddiasıyla tutuklanan sanık Alexander M.’nin yargılanmasına 16 Şubat’ta başlanmıştı.

Duruşmanın ilk gününde savcılık zanlının tek başına hareket ettiğinden ve polisten destek almadığı yönünde kurguladığı yaklaşık 120 sayfalık iddianameyi 3 saatte okumuştu. Duruşmanın ikinci gününde hakkındaki suçlamalara yanıt veren sanık, savcılığın iddianamesindeki suçlamaları reddederken, “Hiçbir durumda suç işlemedim” dedi. Sanık hem polis içindeki aşırı sağcılara hem de olayın üstüne gitmeyen savcılığa ağır suçlamalarda bulundu

YAZIŞMALAR ŞİFRELİ DOSYA PAYLAŞIMI ÜZERİNDEN

Sanık, savunmasında internette düzenli olarak aralarında aşırı sağcıların da bulunduğu tartışma platformlarına katıldığını belirtti. Zanlı, 2019 yılının yaz aylarında Darknet ortamındaki bir aşırı sağcı sohbet platformundan davet aldığını ve buraya katılmaya başladığını söyledi. Buradaki tartışmaları ilginç ve zaman zaman eğlenceli bulduğunu kaydeden Alexander M., özellikle Avukat Seda Başay Yıldız’a yönelik yüksek derecede şiddet ve nefret söylemlerinin olduğunu ifade etti. Burada paylaşılan enformasyon ve fotoğrafların, gizlilik gerektirecek bilgiler olduğunu ve sadece güvenlik birimlerinden elde edilebileceğini de söyledi. Bu nedenle aşırı sağcı bu platformdaki bazı katılımcıların polis olduklarını, o zaman da tahmin ettiğini ifade etti. Bu sitedeki yazışma ve yüklenen fotoğrafların şifreli dosya paylaşım programı üzerinde gerçekleştiğini kaydetti.

‘MAKSİMUM DÜZEYDE ETKİ GÖSTERECEK’ MEKTUPLAR

Alexander M., zaman içinde buraya katılanların, ‘maksimum düzeyde etki’ gösterecek tehdit mektupları yazmaya karar verdiklerini söyledi. Sanık, yazışmalarda kullanılan ifade biçiminin, resmi yazışma dili olduğunu ve ‘hayal kırıklığı yaşayan polisler’ tarafından kaleme alındığını iddia etti. Alexander M. kendisi ve platformdaki diğer katılımcılara da, bu ise destek vermesi ve tehdit mektuplarını göndermeleri çağrısında bulunulduğunu ifade etti ve tehdit mektupları ile ilgili girişimin buradan koordine edildiğini kaydetti. Alexander M., ancak bu sitede bazı aşırı düşüncelere karşı çıktığını hatta ‘Yahudilerin dünyayı yönettiği’ yönündeki iddiaları abartılı bulduğunu söylediği için istihbaratçı olmakla suçlandığını ve 2020 Mayıs ayında tartışma platformundan atıldığını belirtti.

SUÇUN ÖRTBAS EDİLMESİ İÇİN KURBAN SEÇİLMİŞ

Tutuklanmasından kısa bir süre önce sokakta ve metroda gözlenmeye başladığını fark ettiğini kaydeden sanık, bu süre içinde defalarca e-mail şifresinin hacklenmeye çalışıldığını kaydetti. Bu gelişmelerden sonra evine baskın yapılacağı ve bilgisayarlarının aranacağını tahmin ettiğini ancak tutuklanmayı hesap etmediğini söyledi. Sanık, kendisini ‘kullanışlı bir ahmak’ olarak nitelerken, suçun örtbas edilmesi için kendisinin kurban seçildiğini belirtti.

SAVCILIĞA YÖNELİK SUÇLAMA

Savcılığın gizli bilgilerin verilmesiyle ilgili polise yönelik detaylı soruşturma yapmamasını sürecin en gizemli yönlerinden biri olduğunu ifade eden sanık, burada davacılarla, suçlanan zanlı olarak kendi çıkarlarının örtüştüğünü vurguladı. Sanık, mağdurların kişisel bilgileri ve adreslerini kimler tarafından verildiğinin ortaya çıkarılmasının hem kendisinin hem de müdahil olan davacıların ortak hedefleri olduğunu ifade etti.

‘AKIL ALMAZ SAÇMALIK…’

Savcının iddia ettiği gibi polisin kişisel gizli bilgileri telefonda başka birine vermesinin mümkün olmadığını kaydeden Alexander M., “Bu akıl almaz saçmalık, Alman hukuk tarihinde benzersizdir“ dedi. Alexander M., kişisel bilgilerin nasıl elde edildiğiyle ilgili açıklamaları, düzenlenen basın toplantısında öğrendiği zaman duyduklarına inanamadığını ifade etti. Zanlı, polislerin, meslektaşları olsa bile telefonda tanımadığı birine reşit olmayan bir çocukla ilgili bilgiler vermesinin düşük bir ihtimal olduğunu vurguladı. Sanık, sorgulanan hiçbir polisin, telefonda kandırıldıkları yönünde ifade vermediğini sadece susma hakkını kullandıklarını da hatırlattı.

İNTİKAM KORKUSU YAŞIYOR

Avukat Seda Başay Yıldız’ın adresinin yanı sıra o zamanlar iki yaşında olan çocuğunun ismi de tehdit mektubunda yer almıştı. Alexander M., bir polis memuru tarafında tesadüfen bir satranç platformunda izine rastlandığı için yakalandığı yönünde kamuoyuna bilgi verildiği ancak böyle bir satranç platformunda hiçbir zaman profilinin olmadığını ifade etti. Zanlı mahkeme başkanının suçlamaları ispat edecek verileri olup olmadığına yönelik sorusuna, isimler verebileceğini ve şifreli yazışmaları açabileceğini ancak daha sonra bu kişilerin kendisinden intikam alacağı korkusu taşıdığını söyledi. Zanlı tanık koruma programına dahil edilmesi durumunda isimleri açıklayabileceğini ifade etti. (HÜRRİYET)