Frankfurter Rundschau: Erdoğan Avrupa’ya karşı

Frankfurter Rundschau: Erdoğan Avrupa’ya karşı

HABER MERKEZİ – HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın serbest bırakılmasına yönelik Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararı ve Erdoğan’ın bu karara tepkisi Alman basınında geniş bir şekilde yer bulmaya devam ediyor. Erdoğan’ın son muhtarlar toplantısında karara ilişkin eleştirilerinde Avrupa’yı hedef alması Frankfurter Rundschau gazetesi tarafından “Erdoğan Avrupa’ya karşı” şeklinde yorumlanıyor. Susanne Güsten imzalı haberde, Erdoğan’ın

PANORAMA - NEWS 23 Kasım 2018 GÜNDEM

HABER MERKEZİ – HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın serbest bırakılmasına yönelik Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararı ve Erdoğan’ın bu karara tepkisi Alman basınında geniş bir şekilde yer bulmaya devam ediyor.

Erdoğan’ın son muhtarlar toplantısında karara ilişkin eleştirilerinde Avrupa’yı hedef alması Frankfurter Rundschau gazetesi tarafından “Erdoğan Avrupa’ya karşı” şeklinde yorumlanıyor. Susanne Güsten imzalı haberde, Erdoğan’ın Avrupa’ya yönelik çıkışının da yerel seçimler öncesi bir kutuplaşma stratejisi olduğuna vurgu yapılıyor.

Haberde ayrıca, Almanya bağlantılı vakıfların temsilcilerinin Türkiye’de çoğu zaman hükumet kanadından gelen saldırıların hedefi halinde gelmesine de değiniliyor.

Haber şöyle devam ediyor:

“Türk Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Avrupa’yı yeniden düşman ilan etti. Muhtarlar toplantısında konuşan Erdoğan, Kürt siyasetçi Selahattin Demirtaş’ın serbest bırakılmasını talep ettikleri için Avrupalıları suçladı. Bu arada Alman bağlantılı kuruluşlar da Erdoğan yanlısı medya tarafından hedef gösterildi.

Salı günü Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, iki yıldır tutuklu bulunan Demirtaş’ın serbest bırakılması konusunda Türk makamlarına çağrıda bulundu. Erdoğan ise kararı görmezden geliyor. Gözlemciler bu tutumu, Erdoğan’ın 30 Mart’taki belediye seçimleri için bir kutuplaşma stratejisi olarak değerlendiriyor.

Erdoğan’ın Avrupa’ya yönelik eleştirel tutumunun altında yatan nedenlerden birisi de, birçok Türkün, darbe girişiminden sonra Avrupa’nın Ankara ile gerekli dayanışmayı göstermediği yönünde izlenime sahip olması. Böylece Erdoğan’ın Avrupa’ya karşı yaptığı suçlamalar birçok seçmen açısından mantıklı görülüyor.

Erdoğan, tutuklu bulunan akademisyen Osman Kavala davasıyla ilgili de sert konuştu. Amerika ve Avupa Birliği hafta sonu, Kavala için çalışan akademisyenlerin tutuklanmasını eleştirmişti.

Erdoğan, Kavala için, 5 yıl önce Gezi olaylarında ‘teröristleri’ finanse ettiğini ve haklı olarak hapiste olduğunu söyledi. Erdoğan ayrıca, Kavala’nın arkasında Macar Yahudisi Soros’un bulunduğunu da ekledi.

Erdoğan’ın konuşmasından birkaç saat önce hükümet yanlısı Sabah gazetesi, SPD’ye bağlı Friedrich Ebert Vakfı’nı, Kavala’ya Gezi protestoları sırasında finansal destek sağlamakla suçladı.

Gazete, haberini Kavala’nın sözde savcılık ifadesine dayandırdı. Ancak Kavala’nın avukatı İlkan Koyuncu, FR’ye, müvekkilinin bugüne kadar savcılık tarafından sorgulanmadığını söyledi. Ebert Vakfı’nın İstanbul temsilcisi Felix Schmidt de Sabah’ın haberini yalanladı.

Öte yandan Almanya bağlantılı vakıfların temsilcileri de çoğu zaman hükumet kanadından gelen saldırıların hedefi konumuna geldi.  Eylül ayında, Yeşiller’den Heinrich Böll Vakfı, PKK’nın destekçisi olarak Erdoğan’a sadık basın tarafından hakarete uğradı. Son yıllarda bazı vakıflar da Erdoğan’ın ezeli düşmanı Fetullah Gülen’e destek vermekle suçlanıyor.

Erdoğan’ın çatışma stratejisi, en azından Mart seçimlerine kadar, Türkiye ile Avrupa arasındaki ilişkilerde süregelen krizleri çözmek için her türlü çabayı da felce uğrattı.

Bütün iddialara rağmen, Ankara aday ülke bağlamında AB mali desteğini kabul etmeye devam ediyor. Erdoğan’ın muhtarlara hitaben yaptığı konuşma sırasında, Avrupa Birliği’nin (AB) Türkiye’ye yaptığı mali yardımların 2017 yılı için olan 123 milyon Avro’luk bölümüne ilişkin anlaşma Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan imzalanıp Resmi Gazetede yayımlandı. Genel olarak AB, 2014’ten 2020’ye kadar Türkiye’ye yaklaşık 4,5 milyar avroluk yardımda bulundu.”