Dünya Çocuk Hakları Günü’nde Herne’de yüzlerce balon uçuruldu

HABER MERKEZİ – Unicef, her yıl Çocuk Haklarına Dair Sözleşmenin imzalandığı gün olan 20 Kasım’ı Dünya Çocuk Günü olarak kutluyor. Bu yıl sözleşmenin 30. yılı kutlanıyor. Bu kapsamda Herne’de Europaplatz’da Lotus Eğitim Merkezi, GFH Gemeinsam für Herne ve Kijulo dernekleri tarafından bir program düzenlendi. Çocuk haklarına dikkat çekilen programda yüzlerce balon uçuruldu. 20 Kasım 1989

DAVUT UÇAR 22 Kasım 2019 GÜNDEM

HABER MERKEZİ – Unicef, her yıl Çocuk Haklarına Dair Sözleşmenin imzalandığı gün olan 20 Kasım’ı Dünya Çocuk Günü olarak kutluyor. Bu yıl sözleşmenin 30. yılı kutlanıyor.

Bu kapsamda Herne’de Europaplatz’da Lotus Eğitim Merkezi, GFH Gemeinsam für Herne ve Kijulo dernekleri tarafından bir program düzenlendi. Çocuk haklarına dikkat çekilen programda yüzlerce balon uçuruldu.

20 Kasım 1989 yılında Birleşmiş Milletler tarafından kabul edilen ve 193 ülke tarafından onaylanan Dünya Çocuk Hakları Günü’nde dünyadaki her çocuğun hakkı olan eğitim, sağlık, yaşama ve barınma gibi haklarının önemine vurgu yapıldı.

Birleşmiş Milletler (BM) Çocuk Haklarına Dair Sözleşme’sinin kabulünün 30’uncu yılına dair bir rapor yayımladı. Yayımlanan ‘Özgürlüklerinden Mahrum Bırakılan Çocuklar Üzerine Küresel Çalışma’ adlı raporda dünya çapında 7,2 milyon çocuğun özgürlüğünden mahrum bırakıldığı açıklandı.

18 yaşın altındaki çocukların 5,4 milyonu çeşitli çocuk kurumlarında, 1,4 milyonu gözaltında merkezlerinde, 330 bin çocuk göç merkezlerinde, 35 bini çocuk çatışma bölgelerinde, 19 bini tutuklu bulunan aileleriyle birlikte cezaevinde bulunuyor.

Bin 500 çocuk ise ulusal güvenlik gerekçesiyle özgürlüğünden mahrum bırakılmış durumda ve BM’de kayıtlı verilere göre bu çocukların yüzde 10’dan fazlası Türkiye’de.

BM, raporu hazırlarken tüm üye ülkelere çocukların koşullarıyla ilgili anketler gönderdiğini, 92 ülkenin yanıt verdiğini açıkladı. Yanıt vermeyen ülkeler arasında ise Türkiye de var.

Raporda çocukları özgürlüklerinden alıkoymanın bir şiddet türü olarak görülebileceği aktarılırken göç merkezlerinde ve savaş bölgelerindeki kamplarda tutulan çocukların sayısı artıyor.

YÜZLERCESİ ANNESİYLE CEZAEVİNDE

Türkiye’de Adalet Bakanlığı’nın Temmuz 2018 verilerine göre cezaevlerinde annesiyle birlikte yaşayan 0-6 yaş arası çocuk sayısı 743. Raporda Türkiye’deki akademisyenlerin yürüttüğü bir araştırmaya da yer verildi. 2018 yılında Scientific Reports dergisinde yayımlanan bu araştırmada, Türkiye’de cezaevinde bulunan 27 çocuk incelendi. Bu çocukların yüzde 27’sinin uyum bozukluğu, yüzde 12’sinin ayrılık kaygısı bozukluğu, yüzde 8’inin de davranım bozukluğu gösterdiği tespit edildi.

2017 itibarıyla dünya çapında 19 bin çocuğun, cezaevindeki ailelerinin yanında kaldığı aktarıldı. Türkiye, 6 yaşa kadar bu uygulamaya izin vererek dünyada yaş sınırını en yüksek tutan ikinci ülke oldu. Türkiye’nin üzerinde yalnızca 7 yaş ile Brezilya yer alıyor.

ÇOCUK HAKLARI SÖZLEŞME MADDELERİ NELERDİR?

1- Her birey on sekiz yaşına kadar çocuk olarak kabul edilir. Her çocuk vazgeçilmez haklara sahiptir.

2- Çocuk Hakları, bütün çocuklar içindir. Doğum yerleri, konuştukları dil ne olursa olsun fark etmez. Büyüklerinin inançları ya da görüşleri nedeniyle hiçbir çocuğa ayrım yapılmaz.

3- Çocuklarla ilgili bütün yasa ve uygulamaları oluşturanlar, önce çocukların yararını düşünmek zorundadır. Devlet, çocukların koruma ve bakımını üstlenenlerin sorumluluklarını yerine getirmeleri için önlemleri alır ve onların sorumluluklarını yerine getirip getirmediklerine bakar.

4- ÇHS’de yazılı olan hakların uygulanması için gereken her türlü çabanın gösterilmesi gerekir. Devlet çocukların bu haklardan yararlanmasını sağlar.

5- Devlet, hakların uygulanması konusunda çaba gösterirken başta anne baba olmak üzere çocuktan sorumlu olan kişilerin haklarına karşı saygılı olur.

6- Yaşamak, her çocuğun temel hakkıdır ve herkesin ilk görevi çocukların yaşamını korumaktır.

7- Her çocuğun bir isme ve vatandaşlığa sahip olma hakkı vardır. Devlet, çocuk doğduğunda bu ismi kaydeder ve çocuğa bir kimlik verir.

8- Çocuklara verilen isim, vatandaşlık hakkı ve aile bağları korunmalıdır. Tüm bunlar zorla değiştirilemez ve alınamaz, değiştirilmek istenir ya da çocuğun elinden bu haklar alınırsa devlet bu duruma karşı çıkmalıdır.

9- Her çocuğun ailesiyle birlikte yaşama hakkı vardır. Anne baba çocuğa bakamıyorsa, çocuk bu durumdan zarar görmesin diye ona başka bir bakım sağlanmalıdır. Bu durumda da her çocuğun, anne ve babasıyla düzenli olarak görüşebilme hakkı vardır.

10- Anne babası ayrı ülkelerde yaşayan çocukların aileleriyle birlikte olabilmeleri için devletler kolaylık gösterir.

11- Anne ve babalarının izni olmadan hiçbir çocuk başka bir ülkeye götürülemez. Çocukları bu şekilde başka yerlere götüren kişilere karşı mücadele edilmesi gerekir.

12- Her çocuk, görüşlerini serbestçe ifade etme, kendisini ilgilendiren her konuda görüşlerinin dikkate alınmasını isteme hakkına sahiptir. Herkesin çocukları dinleme, onların fikirlerini öğrenme ve onlara saygı gösterme sorumluluğu vardır.

13- Her çocuğun duygu ve düşüncelerini istediği şekilde açıklama hakkı vardır. Çocukların da başka kişilerin zarar görmemesi için gerekeni yapmaları gerekir.

14- Her çocuğun, kendi düşüncesini geliştirme ve istediği dini seçme hakkı vardır. Bu konularda çocukları büyüten yetişkinlerin de onlara yol gösterme hakkı ve sorumluluğu vardır.

15- Çocukların arkadaşlarıyla barış içinde toplanabilme, dernek kurabilme ya da derneklere üye olma hakkı vardır.

16- Hiç kimse çocukların onurunu kıramaz, onları küçük düşüremez, özel hayatına karışamaz. Çocukların bu hakkı yasalarla korunur.

17- Devlet, kitle iletişim araçlarının, çocuğun gelişimi açısından önemini kabul eder. Çocuğun bunlarla çeşitli bilgi ve belgelere ulaşmasını sağlar, kendi kültürü ve dili bakımından bu araçlarla alabileceği gereksinimleri karşılar. Ayrıca kitle iletişim araçlarının verebileceği her türlü zarardan çocukları korur.

18- Çocukların yetişmesinden ve gelişmesinden sorumlu olan büyükler, bu sorumluluklarını en iyi biçimde yerine getirirler.

19- Hiç kimse, çocuklara karşı olan sorumluluklarını onlara zarar verecek şekilde kullanamaz. Devlet çocukların hiçbir zarara uğramaması için her türlü önlemi almakla yükümlüdür.

20- Her çocuğun ailesinden yoksun kaldığında ya da aile ortamı onun için uygun olmadığında devletten özel koruma ve yardım alma hakkı vardır. Anne babasıyla birlikte yaşayamayacak çocuklar için özenli bir araştırmayla iyi aileler bulunur.

21–22- Yaşadığı ülkenin dışında bir başka ülkeye gitmek zorunda kalan her çocuğun, gittiği ülke tarafından korunma hakkı vardır.