Almanya’yı bırakıp Nevşehir’e yerleşti

HABER MERKEZİ – Almanya’nın Bavyera eyaleti Würzburg şehrinde doğan 40 yaşındaki Oral Akköse’nin doğaya duyduğu özlem, 2015’te Nevşehir’de katıldığı dağ maratonuyla arttı. Bölgedeki Aladağlar Milli Parkı’na hayran kalan Akköse, 2016’da bu dağların eteğindeki Çamardı ilçesi Çukurbağ köyünde, önünde bahçesi olan küçük bir ev satın alıp köyde yaşamaya başladı. Çok sevdiği aşçılığı da geride bırakan Akköse,

PANORAMA - NEWS 14 Kasım 2019 GÜNDEM

HABER MERKEZİ – Almanya’nın Bavyera eyaleti Würzburg şehrinde doğan 40 yaşındaki Oral Akköse’nin doğaya duyduğu özlem, 2015’te Nevşehir’de katıldığı dağ maratonuyla arttı.

Bölgedeki Aladağlar Milli Parkı’na hayran kalan Akköse, 2016’da bu dağların eteğindeki Çamardı ilçesi Çukurbağ köyünde, önünde bahçesi olan küçük bir ev satın alıp köyde yaşamaya başladı. Çok sevdiği aşçılığı da geride bırakan Akköse, şimdi bahçesindeki meyve ağaçlarıyla ilgileniyor, odun kırıp, soba yakıyor.

Aynı zamanda bölgenin tanıtımına da katkı sağlayan Akköse, evinin altında açtığı pansiyonda, gelen dağcıları ağırlıyor ve onlara rehberlik yapıyor.

Önceden aşçılık yaptığını belirten Akköse, şunları kaydetti: “Koşu yarışı için Nevşehir’e gelmiştim. Ondan sonra da burayı aldım. Doğada olma hayalim vardı. Annem babam da sürekli doğadaydı, bahçede çalışmayı çok severlerdi.”

“Sanırım oradan kaynaklanıyor bendeki doğa özlemi. Böyle bir düşüncem olduğu için bir şeyler denemek istiyordum. Bu düşünceyle de bir adım attım, aşçılıktan ayrıldım, önceki hayatımı geride bıraktım.”

“Köy hayatına alışmak biraz zorladı. Avrupa’da değişik bir sistem var ve oraya alışmışız. Türkiye’nin de farklı bir sistemi var. Bazı şeyler burada zor ve yavaş gidiyor. Bu da beni zorladı. Ayrıca dili de tam bilmemek o da işimi zorlaştırdı.”

Aynı zamanda dağ maratonlarına hazırlandığını belirten Akköse, Aladağların, bu tarz sporlar için çok uygun olduğuna dikkati çekti.

Herkese doğa ile iç içe yaşam tavsiyesinde bulunan Akköse, “Ben artık büyük şehirde yaşamak istemem. Burada kuş sesiyle uyanıyorum.”

“Kapıyı pencereyi açtığımda kuşları dinliyorum. İsterim daha fazla insan gelip burayı keşfetsin, buraya yerleşsin veya doğal yaşamaya çalışsın. Bu tabii ki çok özel bir şey. Zaten bu anlatılmaz yaşanır. Burada yaşamak benim için çok özel bir hayat. Eski hayatıma dönmek istemem.”