Almanya, Afgan göçmenlere yönelik dikkat çekici bir politika değişikliğine gidiyor.
Federal hükümet, Almanya’ya yerleşmek için başvuru yapan ya da üçüncü ülkelerde bekleyen Afgan vatandaşlarına, ülkeye giriş haklarından gönüllü olarak vazgeçmeleri karşılığında 10 bin Euro ödeme teklifinde bulunmayı planlıyor.
Bu girişim, Almanya’nın göç politikalarında “yeni bir dönemin başlangıcı” olarak yorumlanırken, insan hakları savunucuları tarafından “ahlaki açıdan tartışmalı” bir adım olarak değerlendiriliyor.
Reuters ve Al Jazeera’nin aktardığı bilgilere göre, teklif özellikle Pakistan’da bekleyen yaklaşık 2 bin Afgan için hazırlanmış durumda. Almanya, bu kişilere önce 2 bin 500 Euro’luk geçici destek, ardından da ülkelerine ya da üçüncü bir ülkeye dönmeleri halinde 10 bin Euro’luk “yeniden başlangıç ödemesi” yapılmasını öngörüyor.
Alman İçişleri Bakanı Alexander Dobrindt, kararın gerekçesini şöyle açıkladı: “Kabul edilme ihtimali düşük olan başvuru sahipleri için gönüllü geri dönüşü teşvik etmek, hem insani hem de güvenlik açısından rasyonel bir çözümdür.”
Almanya, Taliban’ın 2021’de Afganistan’da yönetimi ele geçirmesinin ardından binlerce Afgan için “yeniden yerleştirme programı” başlatmıştı. Ancak program, artan güvenlik riskleri ve bürokratik tıkanıklıklar nedeniyle Mayıs 2025’te askıya alındı.
Bu karar sonrası, çoğu Pakistan’da kamplarda veya geçici barınma merkezlerinde yaşayan binlerce Afgan belirsizlik içinde beklemeye başladı. Yeni teklif, bu bekleyişi azaltmak ve iltica başvurularını düşürmek amacıyla gündeme getirildi.
Sivil toplum kuruluşları ve insan hakları örgütleri, Almanya’nın bu adımına sert tepki gösterdi. Eleştiriler, teklifin “gönüllü bir geri dönüşten ziyade, çaresizlikten doğan bir kabul” anlamına geldiği yönünde yoğunlaşıyor.
Afgan insan hakları aktivisti Hameeda Khadem, Al Jazeera’ye yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: “Bu, insanları parayla vazgeçmeye zorlayan bir politika. İnsanların hayatları parayla ölçülemez.”
Öte yandan, hükümet yetkilileri planın zorlayıcı değil, “alternatif bir seçenek” sunduğunu savunuyor. Kabul edenlerin, gelecekte yeniden yerleşim başvurusu yapamayacağı da bildirildi.
Almanya’nın bu politikası, Avrupa genelinde göç tartışmalarını yeniden alevlendirdi. Uzmanlar, Berlin’in bu yaklaşımının diğer AB ülkeleri için örnek teşkil edebileceğini belirtiyor.
Ancak, Avrupa Konseyi Mülteci Komiseri’nin ofisinden yapılan açıklamada, “geri dönüşlerin gerçekten gönüllü olması ve güvenli koşulların sağlanması gerektiği” vurgulandı. Afganistan’da hâlen istikrarsız güvenlik ortamı bulunduğu için bu teklifin uluslararası hukuk açısından riskli olabileceği ifade edildi.
Alman hükümeti, tekliften yararlanmak isteyen Afgan vatandaşlarının 17 Kasım 2025’e kadar karar vermesi gerektiğini açıkladı. Kabul edenlere ödemelerin yıl sonuna kadar yapılması planlanıyor.
Ancak Afganistan’a geri dönenler için güvenli yaşam koşullarının bulunmaması, programın sürdürülebilirliği konusunda ciddi soru işaretleri doğuruyor.
Uzmanlara göre, bu girişim Almanya’nın “sınırlı göç” anlayışına geçişinin işareti. Berlin yönetimi, bir yandan göçü azaltmayı hedeflerken, diğer yandan kamuoyundaki göçmen karşıtı tepkileri yumuşatmaya çalışıyor.
Siyasi analist Katrin Schuster, durumu şöyle özetledi: “Bu politika, Almanya’nın insani sorumluluklarını ekonomik teşviklerle dengeleme girişimi. Ancak uzun vadede bu yaklaşım Avrupa’nın mülteci yükümlülükleriyle çelişebilir.”
Almanya’nın Afganlara yönelik 10 bin Euro teklifi, göçmen politikalarında yeni ve tartışmalı bir sayfa açtı. Hükümet, bu adımı göç baskısını azaltma stratejisi olarak savunurken, insan hakları örgütleri bunun etik ve insani boyutlarının sorgulanması gerektiğini vurguluyor.
Önümüzdeki haftalarda Afganların vereceği kararlar ve Almanya’nın uygulamayı nasıl yöneteceği, Avrupa’nın göç politikalarının geleceği açısından belirleyici olacak.
