Almanya’da Vatandaşlıkta Yeni Şart Tartışması: “İsrail’in Varoluş Hakkı” Gündemde

Almanya’da Vatandaşlıkta Yeni Şart Tartışması: “İsrail’in Varoluş Hakkı” Gündemde

Almanya’da vatandaşlık başvurusunda bulunan yabancılardan, İsrail’in varoluş hakkını kabul ettiklerine dair açık bir beyan alınması önerisi ülkede tartışma yaratıyor.

PANORAMA - NEWS 03 Ağustos 2025 GÜNDEM

 Uygulamanın arkasındaki tek eyalet şu anda Saksonya-Anhalt olurken, ülkenin diğer 15 eyaleti mevcut yasal düzenlemelerin yeterli olduğunu savunuyor.

Saksonya-Anhalt’tan Yazılı Taahhüt Şartı

Kasım 2023’te Hamas’ın İsrail’e saldırısı sonrası harekete geçen Saksonya-Anhalt, vatandaşlık başvurusunda bulunanlardan, İsrail’in var olma hakkını açıkça kabul ettiklerine dair yazılı bir beyan talep etmeye başlamıştı. Mart 2025’e kadar bu beyanı vermeyen en az on başvuru sahibine vatandaşlık verilmedi; bir başvuruda ise vatandaşlığın geri alınması süreci başlatıldı.

Diğer Eyaletlerde Farklı Yaklaşımlar

Brandenburg Eyaleti, Temmuz ayında benzer bir uygulamayı gündeme alsa da, yazılı beyan şartı henüz yürürlükte değil. Diğer birçok eyalet ise Federal İçişleri Bakanlığı’nın Mayıs 2024’te yayımladığı ve vatandaşlık öncesi bağlılık beyanını düzenleyen talimatları esas alıyor. Bu talimatlarda, Almanya’nın Nazi geçmişine karşı taşıdığı özel sorumluluğa ve ülkedeki Yahudi yaşamını koruma ilkesine vurgu yapılıyor.

İsrail’in adı bu metinlerde açıkça geçmese de, “İsrail ile Almanya arasındaki özel ve yakın ilişki” ve “İsrail’in güvenliğinin Alman devlet siyasetinin temel bir parçası olduğu” ilkesi kapsamında değerlendiriliyor. Mecklenburg-Vorpommern, Thüringen ve Schleswig-Holstein eyaletleri mevcut düzenlemeleri yeterli görürken, Bremen’de başvuru sahiplerine sürecin içeriği hakkında açık bilgi sunuluyor.

Ahmad Mansour: “Sembolikten Öteye Geçmeli”

Arap kökenli Alman-İsrailli psikolog ve yazar Ahmad Mansour, konuyla ilgili olarak epd haber ajansına yaptığı açıklamada, vatandaşlık sürecinde İsrail’in varoluş hakkının gündeme getirilmesini doğru bulduğunu ancak uygulamanın sembolik olduğunu savundu. “Antisemitik düşünen birinin, sırf bu beyanı vermesi gerektiği için vatandaşlıktan vazgeçeceğine gerçekten inanıyor musunuz?” sorusunu yönelten Mansour, esas hedefin, entegrasyon süreçlerinde bu hassas konuların anlamlandırılması olması gerektiğini söyledi.

NRW: Yazılı Beyan Öneriliyor

Almanya’nın en kalabalık eyaleti olan ve göçmen nüfusun yoğun yaşadığı Kuzey Ren-Vestfalya (NRW) ise vatandaşlık sürecinde İsrail’in varoluş hakkına bağlılığın açıkça yazılı olarak belirtilmesini öneriyor.Bu tartışma, Almanya’da antisemitizmle mücadele, entegrasyon politikaları ve vatandaşlık sürecine dair hukuki-etik sınırların yeniden tanımlandığı bir dönemde öne çıkıyor. İsrail’e yönelik tutum, sadece dış politika meselesi değil, aynı zamanda Almanya’nın tarihi sorumluluğunun günümüzdeki yansıması olarak değerlendiriliyor.

Bu tartışma, Almanya’da antisemitizmle mücadele, entegrasyon politikaları ve vatandaşlık sürecine dair hukuki-etik sınırların yeniden tanımlandığı bir dönemde öne çıkıyor. İsrail’e yönelik tutum, sadece dış politika meselesi değil, aynı zamanda Almanya’nın tarihi sorumluluğunun günümüzdeki yansıması olarak değerlendiriliyor.