Almanya’da 2025’in ilk 7 ayında iltica başvuruları %50 azaldı. Bakan Dobrindt, sıkı sınır kontrolleri ve geri çevirme politikalarının etkili olduğunu savunuyor.
2025 yılının ilk yedi ayında Almanya’da yapılan iltica başvurularının sayısı, geçen yılın aynı dönemine kıyasla yarı yarıya azaldı. Ocak ile Temmuz ayları arasında sadece 70.011 kişi ilk kez sığınma talebinde bulundu. 2024’te bu sayı 140.783’tü.
İçişleri Bakanı Alexander Dobrindt, bu düşüşü “mülteci politikamızdaki değişimin açık bir işareti” olarak nitelendirdi.
Dobrindt, özellikle sınır kontrollerinin artırılması, iltica başvurularına daha hızlı yanıt verilmesi ve ülkeyi terk etmek zorunda kalanların gönülsüz de olsa gönderilmesi gibi uygulamaların etkili olduğunu savunuyor.
“Kimlerin ülkemize geldiğine artık insan kaçakçıları değil, devlet karar veriyor” sözleriyle yeni yaklaşımın altını çizdi.
Mayıs ayında yürürlüğe giren ve bazı sığınmacıların sınırdan geri çevrilmesini öngören uygulama ise hukuki tartışmaların odağında. Berlin İdare Mahkemesi, bu uygulamanın Dublin Protokolü’ne aykırı olduğuna ve Avrupa hukukuna uymadığına karar verdi. Ancak Dobrindt, mahkeme kararını “tekil bir örnek” olarak değerlendirip uygulamaya devam ettiklerini belirtti.
Eski İçişleri Bakanı Nancy Faeser’in 2025 için yaptığı öngörü gerçekleşmek üzere. Faeser, yıl genelinde Almanya’daki iltica başvurularının 100 binin altında kalacağını belirtmişti. Dobrindt’in liderliğinde yürütülen politikalarla bu hedefe ulaşılması bekleniyor.
Hükümet, iltica süreçlerini hızlandırmak ve sınır güvenliğini artırmak için yeni yasal düzenlemeler üzerinde de çalışıyor.
İnsan hakları örgütleri ve muhalefet partileri, Dobrindt’in politikalarını Avrupa Birliği hukukuna ve insan haklarına aykırı buluyor. Geri çevirmelerin hukuki temeli olmadığı, sığınma hakkının zedelendiği ve uygulamaların giderek daha sert hale geldiği yönünde eleştiriler yoğunlaşıyor.
Ancak Dobrindt ve destekçileri, Almanya’nın göç yükünü hafifletmek ve sistemin sürdürülebilirliğini sağlamak adına bu politikaların gerekli olduğunu savunuyor.
