Almanya ve Dünya’da maden ocakları

Türkiye’de maden ocakları Türkiye’deki  maden ocaklarında  iş sağlığı ve güvenliği ilk akla gelenlerin başını çekiyor. Yeterli olsa, iş kazaları ve ölümlerin yaşanması çok düşük seviyede kalırdı. Ne yazık ki madencilerin çalışma koşullarının iyileştirildiği pek söylenemez. Mevzuatlar hazırlanırken üniversitelerin ilgili bölümleriyle, sendikalarla, meslek odaları beraber  masaya oturmuyor. İşçinin, işverenin görüşlerine başvurmuyorlar. Mevzuat değişikliği yaptık, oldu-bitti diyorlar. İnsan hayatını ilgilendiren

MEHMET DEMİR 13 Kasım 2017 GÜNDEM

Türkiye’de maden ocakları

Türkiye’deki  maden ocaklarında  iş sağlığı ve güvenliği ilk akla gelenlerin başını çekiyor. Yeterli olsa, iş kazaları ve ölümlerin yaşanması çok düşük seviyede kalırdı. Ne yazık ki madencilerin çalışma koşullarının iyileştirildiği pek söylenemez.

Mevzuatlar hazırlanırken üniversitelerin ilgili bölümleriyle, sendikalarla, meslek odaları beraber  masaya oturmuyor. İşçinin, işverenin görüşlerine başvurmuyorlar. Mevzuat değişikliği yaptık, oldu-bitti diyorlar. İnsan hayatını ilgilendiren böylesine önemli bir konuda bilimi ve tekniği hiçe sayarak karar almak ne kadar doğru olabilir? Maden kazalarını önleyecek tedbirler yok denecek kadar az.

Hükümet kömür politikasında yılda 1 milyon ton kömür üretimi planlaması isteğini, “az işçi çok ton üretim” ile  başarılı olabilmesi çok zor. İş kazaları ve ölümlere varan sonuçlar ortaya çıkar. Geçmişte tarihlerde  Soma ve Zonguldak’ta yüzlerce madencimiz hayatını kaybetti.

Dünya da Maden ocakları

Söz konusu Maden ocağındaki tünellerde zehirli metan gazı sıkışması yaşandığı için kurtarma operasyonu güçlükle yürütüldü. Aynı İran’da 2013’te meydana gelen iki ayrı maden kazasında 11 kişi ölmüştü. 2009’daki bir başka patlama ise 20 işçinin hayatına mal olmuştu.
Yılda 1 milyon ton kömür çıkaran İran’da madenci ölümlerinin nedeni, sıkı denetim yapılmaması ve acil müdahale ekiplerinin yetersizliği gösterildi.

Çin’de her yıl yüzlerce kişi hayatını maden ocaklarında kaybediyor. Kazaların çoğunluğuna güvenlik önlemlerinin dikkate alınmaması ya da kurallara yeterince uyulmaması neden oluyor. 2014’te Çin’de meydana gelen kazalarda hayatını kaybeden madencilerin sayısı 931’i buldu. 12 yıl önce bu rakam yaklaşık 7 bindi.

Almanya’da nasıl

Almanya’nın Ruhr Havzası’nda çok sayıda  Maden ocakları bulunmaktadır. Yer altındaki Kömür damarlarının düz olması, yer altı üretim koşullarında kullanılan otomasyon sistemi sayesinde kömür üretimi artışını sağlıyor. İş güvenliği son derece önemli olan maden ocaklarını devlet kurumu olan maden polisi dedikleri (Bergbehörde) tarafından çok sıkı denetim altında tutulmaktadır. Maden işçisinin güvenliği çok önem taşır.

Zonguldak’ta yaşananlar Almanya’dan da izlendi. Yıllar önce 14 yaşında henüz orta okulu bitirmeden talebe olarak Almanya’ya gelmiş, bu ülkede Maden Yüksek Mühendisi  Zonguldaklı hemşehrimiz Adil Burnaz, maden ocaklarımızın durumunu ” berbat” olarak nitelemekte. Burnaz, ile konuşmamızda sohbet ister istemez Zonguldak’ta yaşananlara yöneldi.

İçi çok dolu. Anlattıkça anlattı. Hatta şunu söyledi. ” Bir madenci olarak memleketinde yaşananlara ve duyduklarım karşısında  içim yanıyor. TTK’da üst düzey tanıdıklarım ile defalarca irtibata geçerek, teknik bilgiler konusunda ücret bile istemeden yardımcı olmak istedim. Duyan olmadı.”

Burnaz ile daha geniş söyleşi yapmak üzere sözleştik.

Ne gariptir ki, bu gün Alman maden ocaklarında yıllarca çalışmış, tecrübe sahibi olan uzman maden teknikerlerimizden yararlanılmıyor.

Maden benim içimde, ben madenin dışındayım

Bir madenci babanın oğluyum. 44 yıldır Almanya’dayım. 16 yaşında Alman Maden Taşkömürü (Ruhr Kohle AG) İşletmelerinde madenci çırağı olarak işe başladım. 18 yaşıma geldiğimde 1000 metre yerin altında zor koşullarda hayatımı kazanmaya başlayıp sonlandırdığımda ömrümün 26 yılı yeraltında geçti.

Bana bir daha dünyaya gelseniz madenci olmak istermisin? diye sorsalar, onca yıl yer altı madenlerinde çalışmama rağmen “hayır” derim. Allah, o zor koşullarda çalışan madencilerimizin yardımcısı olsun.

Çünkü maden çok zor bir iş kolu. Yeraltında en ufak dikkatsizlik ölümle sonuçlanabilir.

Ne zaman Zonguldak’a gelsem, 19 yıl 7 ay Üzülmez’de maden ocağında çalışmış, 1974 yılında  Almanya’da vefat eden babamın haftalık izninde getirdiği “tahin helvasını” hatırlarım.

Rahmetli babam, yol ve araçların olmadığı bir dönemde, yoksulluktan ve çaresizlikten  dağları ve dereleri aşarak saatler süren yaya yolculuğun ardından, Üzülmez’e ulaşırmış. O yıllarda ev izinleri haftada bir gün olduğu için, babam da yeraltına inerken yanına yiyecek olarak aldığı tahin helvasını yemez, bana getirirdi. Ben, TTK’nın tahin helvası ve somun ekmeğini  yiyerek büyüdüm.