Almanya Başbakanı Friedrich Merz, geçen hafta AB zirvesi öncesi, göç karşıtı hükümet başkanlarının hazır bulunduğu bir toplantıya katıldı. Bu toplantı, İtalya Başbakanı Giorgia Meloni’nin girişimiyle düzenlendi.
Süddeutsche Zeitung’un haberine göre Merz, toplantıya katılmakla kalmadı, grupta liderlik rolü üstlenme isteğini de ortaya koydu.
Zirvenin sonuç bildirgesindee şu hedefler öne çıktı:
• Göçmenlerin geldiği ve geçiş yaptığı ülkelerle ortaklıkların güçlendirilmesi,
• Mevcut AB kurallarının daha sıkı uygulanması,
• Düzensiz göçle mücadelede, AB ve uluslararası hukukla uyumlu, yeni yolların denenmesi
• İltica başvuruları reddedilen kişiler için üçüncü ülkelerde “geri gönderme merkezleri” kurulması.
Alman-Avusturya öncülüğü
Avusturya Başbakanı Christian Stocker, 27 Haziran’da Berlin’e yaptığı resmi ziyaretten önce, yani ilk ikili yurt dışı ziyaretinden önce, Politico’ya yaptığı açıklamada, “İltica işlemlerinin AB’nin sınırları dışında yapılması için bir çözüme ihtiyacımız var” ifadesini kullandı.
İltica başvurularının AB’ye üye ülkelerin sınırları içinde işleme tabii tutulamayacağını vurgulayan Stocker, Alman mevkidaşı Friedrich Merz’i “bu sorunlara kendisi gibi bakan bir ortak” olarak tanımladı. Her iki lider de sınır dışı etme süreçleri, AB dış sınırlarının korunması ile Avrupa Göç ve İltica Paktı’nın uygulanması konusunda daha yakın iş birliği yapmak istiyor.
Nisan ayında yapılan ortak bir çalışma toplantısında iki lider, “yasadışı göçe karşı yeni bir Alman-Avusturya öncülüğü” kurmak istediklerini vurgulamışlardı.
Stocker, Politico’ya verdiği demeçte, “Eğer gerekliyse AB içinde desınırları kontrol etmek meşrudur, biz bunu yaptık, başkalarına da bunu yapamazsınız diyemem.” şeklinde konuştu. Stocker’e göre asıl amaç, kalıcı iç sınır kontrolleri değil, bu önlem gerekli durumlarda alınabilir.
Almanya Başbakanı Merz ise bu politikaları ve sınırda geri çevirmeleri “zorunlu” bir uygulama olarak görüyor. Tagesspiegel’e yaptığı açıklamada Merz, “Bu sorunu birlikte çözmek istiyoruz. Sorunun büyük kısmının Almanya’ya yığılmasını kabul edemeyiz.” dedi. Merz, şu ana kadar alınan önlemlerin işe yaramaya başladığını, düzensiz girişlerin azaldığını da vurguladı.
Almanya Danimarka Modelini benimsiyor
Bir yandan Avusturya ile gücünü birleştirmek isteyen Friedrich Merz, öte yandan Avrupa göç politikası için daha sert bir politika güden Danimarka’yı örnek olarak alıyor.
Danimarka’da mülteciler sadece geçici olarak kabul ediliyor ve kalıcı entegrasyon yerine geri dönüş esas alınıyor. Danimarka’nın Sosyal Demokrat Başbakanı Mette Frederiksen de bu çizgiyi net şekilde sürdürüyor. Hedefi, iltica işlemlerini AB dışındaki üçüncü ülkelere kaydırmak, AB dışında sınır dışı merkezleri kurmak, yeni gelişlerin sayısını sert biçimde azaltmak olarak yorumlanıyor.
AB Komisyonu da 2024 Mart ayında Avrupa dışındaki ülkelerde iltica işlemlerinin hukuki temelini onaylamıştı. Merz ve ortakları bunu “Avrupa göç politikasını kalıcı olarak dönüştürmek için “kritik an” olarak değerlendiriyor. Avusturya Başbakanı Stocker, göç sorununu ele almak isteyen devletlerin sayısının hızla arttığına dikkat çekerek 27 ülkenin 21’inin bu grupta yer aldığını vurguladı. Stocker’e göre, Almanya ile yapılan yakın iş birliği bu eğilimi pekiştiriyor.