Alman Türkiye uzmanı: Türk-Yunan savaşı Atina’ya bağlı

HABER MERKEZİ – Doğu Akdeniz ve Ege’de Türkiye ile Yunanistan arasında gerilimin artması, bölgede yeni bir askeri çatışma endişelerini gündeme getirdi. Türkiye’nin Meis adası çevresinde doğal gaz arama çalışmaları yapacağını Navtex ile duyurması sonrasında iki ülke donanmalarında yaşanan hareketliliğin Almanya Başbakanı Angela Merkel’in telefon diplomasisiyle yatıştırılabildiği yönünde haberler kamuoyuna yansıdı. Almanya’nın önde gelen Türkiye uzmanlarından

PANORAMA - NEWS 25 Temmuz 2020 GÜNDEM

HABER MERKEZİ – Doğu Akdeniz ve Ege’de Türkiye ile Yunanistan arasında gerilimin artması, bölgede yeni bir askeri çatışma endişelerini gündeme getirdi.

Türkiye’nin Meis adası çevresinde doğal gaz arama çalışmaları yapacağını Navtex ile duyurması sonrasında iki ülke donanmalarında yaşanan hareketliliğin Almanya Başbakanı Angela Merkel’in telefon diplomasisiyle yatıştırılabildiği yönünde haberler kamuoyuna yansıdı.

Almanya’nın önde gelen Türkiye uzmanlarından Günter Seufert, bölgede askeri çatışma ihtimalini, Almanya’nın ve uluslararası güçlerin rolünü değerlendirdi:

“Bay Erdoğan’ın askeri anlamda iğne batırma politikalarını sürdüreceğinden yola çıkabiliriz. Kıbrıs’ın Münhasır Ekonomik Bölgesi’ni (MEB) dikkate almayıp sondaj çalışmaları yürüttüğü gibi muhtemelen bir sonraki adım Yunan MEB’inde sondajlar başlatacaktır.”

“Ama bu nedenle bir savaş çıkıp çıkmayacağı, Yunanistan’ın nasıl davranacağına, Türkiye’ye müzakere teklif edip etmeyeceğine bağlı. Ayrıca AB ve özellikle de ABD’nin takınacağı tutuma bağlı. Sonuçta Yunanistan da Türkiye de NATO üyeleri ve büyük NATO ülkelerinin bu noktada arabulucu olarak devreye girmesi gerekir.”

“Ancak şimdiye kadar ABD de NATO da büyük ölçüde anlaşmazlığın dışında kalmaya özen gösterdi. AB ise birkaç açıklamayla yetindi.”

“AB gerçi yeni yaptırımlar getirme tehdidinde bulundu ama şimdiye kadar hiçbir şey olmadı. AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell iki tarafı da müzakereye çağırdı.”

“Müzakere edecek çok şey var. Şu an Türkiye de Yunanistan da maksimalist tutum sergiliyor. Atina BM Deniz Hukuku Sözleşmesine dayanarak, küçük Yunan adalarının da kıta sahanlığı olduğunu savunuyor.”

“Örneğin Türk ana karasının hemen bitişiğinde bulunan Meis adası gibi. Yunanlar, en uzun kıyı şeridine sahip olmasına rağmen Türkiye’nin çok küçük bir MEB’e sahip olabileceği görüşünde. Ankara ise adaların kıta sahanlığının bulunmadığını ve bu nedenle MEB’inin de olamayacağını savunuyor. Bu çıkmazdan kurtulmanın tek yolu, müzakereler.”

“Diğer yandan ABD de zor bir konumda. Bir yanda Türkiye ile Rus S-400 füze savunma sistemleri gibi bir dizi konuda anlaşmazlık yaşıyor, diğer yanda Rusya’nın Doğu Akdeniz ve Libya’daki etkisini Türkiye yardımıyla azaltmaya çalışıyor.”

“Washington Rusya’ya karşı  konumlanmaya mı, yoksa Türkiye’yi disipline etmeye mi öncelik vereceğine henüz karar verebilmiş değil. ABD’nin bu sallantıdaki durumunu da AB’deki kararsızlığı da Erdoğan çok büyük bir beceriyle kullanıyor.”