Alman ekonomisi resesyon riskiyle karşı karşıya! Araştırmacılar, Nisan ayına kadar bu riskin arttığını belirtiyor. Ekonomistler, canlanma için politikacıları harekete geçiriyor. Hükümet ise düşük büyüme öngörüyor. 2024 için %0,2, 2025 için %1,0 büyüme bekleniyor.
Ekonomi araştırmacıları, Alman ekonomisinin Nisan ayına kadar resesyon riskiyle karşı karşıya olduğunu belirtiyor. Bu durum, pek çok ekonomisti, ekonomiyi canlandıracak adımlar atılması için politikacıları harekete geçirmeye teşvik ediyor.
Hans Böckler Vakfı’nın ekonomi araştırmacıları tarafından hazırlanan rapora göre, Makroekonomi ve Ekonomik Araştırma Enstitüsü’nün (IMK) ekonomik göstergesi, Alman ekonomisinde resesyon riskinin arttığını gösteriyor. Bu artışın temel sebebi, Aralık ayındaki verilere göre imalat sektöründeki üretimin yeniden düşmesi olarak açıklanıyor. Zayıf perakende satışları ve artan kurumsal iflas sayıları da riski tetikleyen diğer unsurlar arasında.
Sanayi siparişlerindeki artışa rağmen, IMK ekonomi uzmanı Thomas Theobald, bu durumun fazla abartılmaması gerektiğini vurguluyor. Theobald, artışın temel sebebinin uçak yapımındaki büyük siparişler olduğunu ve bunun genel ekonomik dinamikleri yansıtmadığını belirtiyor.
IMK direktörü Sebastian Dullien ise, “Birkaç çeyrektir yaşadığımız ekonomik çöküşün büyümede kronik bir zayıflığa dönüşme riski her ay artıyor” ifadelerini kullanıyor. Dullien, bu riskin önüne geçmek için hem Avrupa Merkez Bankası’ndan faiz indirimi hem de federal hükümetten hızlı ve etkili önlemler beklediklerini dile getiriyor.
Federal hükümet ise mevcut yıl ve gelecek yıl için düşük büyüme öngörüsünde bulunuyor. 2024 yılı için sadece %0,2’lik bir büyüme beklenirken, 2025 yılında ise bu oranın %1,0’a yükselmesi öngörülüyor.
Ekonomistler, bu tablo karşısında siyasetten daha fazla çaba bekliyor. Ifo Enstitüsü Başkanı Clemens Fuest, tüketicilerin huzursuz olduğunu ve şirketlerin işlerinin yılın başında “son derece kötü” gittiğini belirtiyor. Fuest, kamu yatırımlarının pekiştirilmesi için trafik ışığı hükümeti ve muhalefetin birlikte çalışması gerektiğini savunuyor.
Berlin DIW Başkanı Marcel Fratzscher da, politikacıların daha iyi çerçeve koşulları yaratması gerektiğini vurguluyor. Fratzscher, etkin ulaşım, dijital ve eğitim altyapısına acilen daha fazla kamu yatırımı yapılmasını talep ediyor.
